Kriter > Söyleşi |

FETÖ Maddi Manevi Bütün Varlığımızı Hedef Aldı


Vaktiyle Hamdi ağabey ile Musa Koçbüyük diye bir arkadaş İskenderun’da bir bahçeye gidiyorlar. Musa bahçede gezerken lif kabaklarını görüyor.

Fethullah Gülen’i nasıl bilirsiniz?

Vaktiyle Hamdi ağabey ile Musa Koçbüyük diye bir arkadaş İskenderun’da bir bahçeye gidiyorlar. Musa bahçede gezerken lif kabaklarını görüyor. Lif kabakları ağaçta bulunur, salatalık gibi görünür. Onlardan bir tane koparıp ısırıyor. Bakıyor ki içinden lif çıkıyor. Hamdi ağabey de uzaktan Laz şivesiyle, “Hamdiii, dışından bakıyorsun hıyar, içi dolu üstüpü yani iplik” diyor. Dışından bakıyorsun başka bir şey ama içi başka bir şey. Bu hadiselerde de bu göründü.

Akşam Genelkurmay Başkanı’nın başyaverinin savcılıktaki ifadesini gördüm. Çocukluktan beri alıp o insanı yetiştiriyorsun, kaç sene Genelkurmay Başkanlarının yaveri olarak hizmet ediyor ama nihayetinde Genelkurmay Başkanı’nın elini, ayağını bağlıyor. Bu nasıl düşünülebilir, nasıl olabilir? Ben vallahi çıldırıyorum bu hususta. İnsanları, memleketimizi, vatanımızı, milletimizi böyle bir şeyden Allah korusun. Biz Müslümanlar herhangi bir camide vaaz eden bir hocayı Allah rızası için, insanlara din-i İslam’ın hakikatlerini anlatmaya çalışan ve saadet-i ebediyeyi kazanmaları için nasihat eden biri olarak görürüz. Ama ortaya çıkan hadisede artık ne diyeceğimizi şaşırdık. Dehşetli bir terör örgütü ve her şeyi mahveden, maddi manevi bütün varlıklarımızı heder eden bir şey olarak ortaya çıktı.

“Gülen’in Nurculukla Alakası Yok”

Siz on yıllardır Nur cemaati içerisindesiniz. Tabii evvelden beri Fethullah Gülen’in gelişimini, cemaatinin nasıl büyüdüğünü de izlediniz. 70’leri, 80’leri, 90’ları, 2000’leri gördünüz. Bugüne nasıl gelindi?

Onu 1963’ten beri tanıyorum. Kırklareli’nde vaizdi, sonra Edirne’de oldu, sonra İzmir’e gitti. Daha ABD’ye yeni gittiği zamanda Tempo mecmuasına bir beyanat vermiştim. Çünkü 70’ten sonra tam belli etti kendisini. “Bir din adamı olarak onun tarzı ayrı, Said Nursi’nin bize verdiği terbiye ayrı bir şey. Nurculuk ayrı, o ayrı” diye belirtmiştim o zaman da. Dolayısıyla bu zatın 1972’den sonra farklı bir tavır içine girdiğini gördük. Ona Mehdi dediler, İsa dediler, şöyle dediler, böyle dediler. Biz onları hep reddettik. Peygamber olmayan birisine peygamber sıfatı yakıştırmak küfürdür. “Dinini, imanını heder edersiniz” diye bunları ikaz ettik. Ama bu son zamanlarda gördüğümüz manzarada çok daha farklı bir şey çıktı ortaya. Her Perşembe günü peygamberle görüşen falan böyle acayip şeyler. Bunları dile getirmek bile yanlış ama neyse. Yani böyle bir acayip, garaip, din-i İslam’ın ve hadis-i şerifin bize gösterdiği terbiyenin dışında böyle bir şey. İkiyüzlülük yani bir taraftan güya dine hizmet ediyor bir taraftan başka bir hedef, gaye peşinde olduğu ortaya çıkmış oldu.

“Takiyeci ve İkiyüzlüler”

Bir de 7 Şubat 2012’de MİT kriziyle beraber başlayan bir süreç var aslında. Sonra 17-25 Aralık gerçekleşti. Burada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Paralel Yapı’yla mücadelesini nasıl buluyorsunuz?

Yani onun bütün gücüyle bunlardan kurtulmaya çalıştığı bir vakıa ama tabii bu hukuk çerçevesi içindeydi. Mesela silahlı terör örgütü diye karar çıktı kırmızı kitapta. Bunlar takip edildi falan ama insanlara anlatamıyorsun. “Nasıl silahlı bunlar, gayet müsamahalı, şefkatliler. Bunlara nasıl silahlı diyeceğiz” diyorlar. Yani devlet burada bunların yaptığı şeylere karşı tedbir almakta zorlandı. Çaresiz kaldı adeta ama yapabildiği kadar yapmaya çalışırken işte önümüze gelen manzara malum. Yani insan hayret ediyor. E tabii bu takiyecilik ve ikiyüzlülük, dini, namazı terk etme hakkını veriyor, orucu bozma hakkını veriyor, içki içme hakkını veriyor. Böyle bir Müslüman olamazsın.


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası