Kriter > Siyaset |

Halk Darbecilere Darbe Yaptı


15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gece Türkiye siyasi tarihinin en önemli ve en uzun gecelerinden biri olarak tarihe geçecektir. Çok ciddi bir sınavdan geçen Türk halkı bu sınavı başarıyla verdi ve siyasi rüştünü ispat etti, demokrasiye ve milli iradeye sahip çıktı.

Halk Darbecilere Darbe Yaptı

15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gece Türkiye siyasi tarihinin en önemli ve en uzun gecelerinden biri olarak tarihe geçecektir. Çok ciddi bir sınavdan geçen Türk halkı bu sınavı başarıyla verdi ve siyasi rüştünü ispat etti, demokrasiye ve milli iradeye sahip çıktı. Başbakan Yıldırım’ın tabiriyle, “Millete darbe yapmaya kalkanlar darbeyi kendisi yemiştir” ve halk darbe girişimcilerine darbe yapmıştır. Halk kesimleri darbeci asker, polis ve sivillere karşı hukuku savunan devlet güvenlik birimlerine, siyasi ve bürokratik kurumlara ciddi bir destek vermiş, bu birimlerin etkili bir şekilde darbecilere karşı koymalarını sağlamıştır.

Halk siyasal, toplumsal, kültürel, ideolojik, etnik, cinsiyet ve toplumsal kimliklerinden bağımsız olarak bir bütün halinde askeri darbe girişimine karşı çıktı. Muhteşem bir birlik, beraberlik, bütünlük, farkındalık gösterisi sergiledi, ülkesine ve devletine sahip çıkma ve kendi kaderini belirleme eylemi gerçekleştirdi. Türk toplumu, dünyada benzeri az bulunur emsalsiz bir destan yazarak ve etkili bir direniş göstererek darbeyi engelledi.

Türk halkı tarihindeki en büyük tepkiyi vatan ve devletin akıbeti söz konusu olduğunda gösterir. Bu kez de ülkesine ve devletine sahip çıkma güdüsüyle aralarındaki farklılıkları bir tarafa bırakarak vatanın bölünmez bütünlüğüne, dünyadan soyutlanmasına ve ceberut bir rejimin ortaya çıkmasına fırsat vermedi. Bundan dolayı da 15 Temmuz gecesi yaşananlar rahatlıkla Kuva-i Milliye dönemi ile karşılaştırılabilir. Ülkenin en üst düzey meşru temsilcisi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı üzerine halk kendi kaderini belirlemek için sokaklara çıktı. Yüz yıl önce de hiçbir hesap yapmadan ve hiçbir iradeden korkmadan devreye giren halk, 15 Temmuz’da bir kez daha harekete geçmiş ve iradesine sahip çıkmıştır.

Bu karşı çıkış ve direniş, bir partinin veya bir hükümetin iktidarını devam ettirme çabasının bir sonucu değil bilakis partiler üstü bir tepkiydi. Bu vesileyle ülkemizdeki farklı gruplar arasındaki mesafeli tutum da önemli ölçüde ortadan kalktı. Toplumun büyük kesimi devletin stratejik kurumlarını hayatları pahasına koruyarak darbeyi engelledi. İkinci olarak bu direniş Türk halkının siyasi bir aktör olduğunun da göstergesidir. Türk halkı bu direnişle kendisine içeriden ve dışarıdan biçilen rolü oynamayı reddetmiştir. Öte yandan bu direniş Türkiye’nin bir sömürge ülkesi olmasını isteyenler veya Türkiye’nin bölgesinde etkili bir aktör olmasını istemeyenler tarafından hoş karşılanmamıştır.

Destansı Bir Direniş

Türkiye’nin en batısından en doğusuna, en güneyinden en kuzeyine bütün şehirlerde büyük kitleler sokakları doldurdu; Türkü ve Kürdüyle, Lazı ve Çerkeziyle, genci ve yaşlısıyla, kadını ve erkeğiyle, seküleri ve dindarıyla, sivili ve memuruyla... Herkes ortak bir söylem etrafında bir araya geldi: Milli iradenin, mukaddesatının, devlet otoritesinin, demokrasinin ve hukuk ilkelerinin korunması... Bütün kurum ve kesimleriyle bütünleşen Türk halkının bu direnişi, ülke demokrasisinin konsolidasyonuna ciddi bir katkı yapmıştır.

O gecenin görüntülerine bakıldığında özellikle bazıları tarafından siyaseten görmezden gelinen kitlelerin, Anadolu halkının siyasi önceliklerinin de farkına varılabilir. Bütün bu halk kesimlerini harekete geçiren şey inandıkları bir siyasi liderlik etrafında ülkelerinin geleceğine dair son söze sahip olmak ve en kutsal varlıklarının başında gelen vatanın geleceğini temin etmekti.

Halkın farklı kesimlerini temsil eden sivil toplum kuruluşları, düşünce kurumları, siyasi partiler, medya organları bir bütün olarak darbeye karşı koydular. Bu çok değerli bir husustur. Bundan dolayı bu destansı direniş sadece belirli bir kesime değil halkın tamamına mal edilmelidir.

Zor zamanlardaki bu birlikteliğin daha sonraki diğer toplumsal ve siyasal gelişmelerde de gösterilebilmesi için gerekli söylemlerin geliştirilmesi gerekir. Israrla, millet olma şuuruna ve ortak değerlere vurgu yapılmalıdır.

Unutmamak gerekir ki dışarıdan gelen hiçbir darbe içeride kenetlenmiş ve söylem birliği içindeki bir millete ve devlete zarar veremez. Dış aktörlerin de destek verdiği belli olan bu darbe girişiminin benzerinin bir daha yaşanmaması için halktaki bu birlik ve beraberlik düşüncesinin canlı tutulması ve ülkemizin bölgedeki diğer ülkeler gibi bir iç savaş ve kaos ortamına sürüklenmesine müsaade edilmemesi lazım. Toplumdaki bu birlik, beraberlik, bütünleşme ve dayanışma daha da geliştirilmelidir. Halk düzeyindeki bu toplumsal birlikteliğin grup, hizip ve siyasi parti çıkarı bir tarafa bırakılarak ülkenin akıbetini doğrudan etkileyen bu darbe girişimi ve benzeri demokrasi dışı faaliyetlere karşı ortak bir duruş akademik ve siyasi düzeyde devam ettirilmelidir.


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası