Kriter > Siyaset |

PYD/YPG’nin Siyasi Yapısı ve Hedefleri


PYD Nasıl Kuruldu? 1990’lı yıllarda Türkiye ile Suriye arasında yaşanan sıkıntılı dönemlerin Adana Mutabakatı ile sona ermesiyle PKK, Suriye Kürtleri üzerindeki etkisini artırdı. 2002 yılında ise Abdullah Öcalan avukatları aracılığıyla örgütün Suriye’de daha etkin olması için PYD’nin kurulması talimatını verdi.

PYD YPG nin Siyasi Yapısı ve Hedefleri

PYD Nasıl Kuruldu?

1990’lı yıllarda Türkiye ile Suriye arasında yaşanan sıkıntılı dönemlerin Adana Mutabakatı ile sona ermesiyle PKK, Suriye Kürtleri üzerindeki etkisini artırdı. 2002 yılında ise Abdullah Öcalan avukatları aracılığıyla örgütün Suriye’de daha etkin olması için PYD’nin kurulması talimatını verdi. Talimatın arkasında başta Suriye olmak üzere  Irak ve İran’da örgütün etkisinin çoğaltılması hedefi yatıyordu. Aynı zamanda örgütün insan kaynağı sıkıntısı da bu şekilde giderilmeye çalışıldı. Neticede 2003 yılının Ekim ayında örgüt PYD’yi kurdu.

Örgütün mevcut yapısını oluşturan ana kararlar ise 2003-2015 yılları arasında PKK kamplarında düzenlenen toplantılarda alındı. İlk başlarda PYD’nin ana karargahı Kandil kamplarının birindeyken Suriye krizinin ortaya çıkmasının ardından Kamışlı ve Amude’ye kaydırıldı. Zaman içerisinde PYD’li teröristler Kandil başta olmak üzere PKK’nın farklı bölgelerinde Suriye’ye gönderilmeden önce eğitim aldılar. PKK ve PYD’nin çatı yapısı olan KCK örgütün Suriye faaliyetlerinden sorumlu olarak Mustafa Halil’i atadı. Kayıtlara göre PYD’nin ilk başkanı Barazani Muhammed (diğer adı Fuat Ömer) oldu. 2010 yılında ise günümüzde de örgütün eş başkanlığını yapan Salih Müslim bu pozisyona getirildi.

Örgüt 2003-2011 yılları arasındaki tutumundan dolayı Esed rejimiyle zaman zaman karşı karşıya geldi. Bu minvalde PYD’ye yönelik düzenlenen operasyonlar örgütün birçok üst düzey yetkilisinin tekrar Kandil’e kaçmalarına sebep oldu. Suriye krizi seyrinde ise örgüt liderleri tekrar bölgede terör faaliyetlerine başladı. PYD daha önce kanton olarak ilan ettiği Afrin, Ayn elArap ve Haseke bölgelerinde etkinliklerini sürdürmeye devam ediyor. Suriye’nin kuzey bölgesini Rojava olarak adlandıran örgüt, Suriye krizinin oluşturduğu olumsuz şartlardan faydalanarak “Demokratik Toplum Hareketi” adıyla önce “Rojava Öz Yönetimi”ni, 2015 yılının son çeyreğinde ise federasyon ilan etti.

PKK-PYD Birlikteliği

PYD sadece kuruluşunda değil devamında da KCK/PKK yapısı ile özdeşleşen faaliyetler içerisinde bulunuyor. Örgüt kendi söylemine işleyen “Apoculuk” ideolojisinin yanı sıra iç tüzüğünde KCK/PKK ile bağlarını açık bir şekilde ifade ediyor. Tüzük, Abdullah Öcalan’ın “tüm Kürt halklarının doğal lideri” olarak kabul edilmesinden KCK çatısı altında faaliyet gösteren ve bir nevi meclis işlevi gören Kongra-Gel’in “Kürdistan halkı için yüksek yasama organı” olarak tanımlanmasına varan ifadeleri kapsıyor. Bu ifadelerin tüzükte yer alması, PKK’nın yürütme konseyine bağlı hareket ettiği gerçeği, yönetim yapısı, sembol ve söylemleri, PKK ve PYD’nin benzerlikten öte KCK’nın birer alt yapılanmaları olduğunu kesin bir şekilde gösteriyor.

Ayrıca tüzükte Abdullah Öcalan’ın KCK, Kongra-Gel ve tüm Kürt halklarına önderlik yaptığını ve bunun kendileri tarafından da kabul edildiğini dile getirmesi bu birlikteliği tekrardan tahkim ediyor. Tüzükte ifade edilen bir diğer önemli başlıkta ise PYD üyeliği için aranan şartlar aktarılıyor. Burada Öcalan’a bağlılık esas alınırken, “Lider Öcalan’ın demokratik uygarlık metodunun benimsenmesi” parti üyeliğinin koşulu olarak sunuluyor. “Lider Abdullah Öcalan ve Kürt halkının değerleriyle gurur duymak, onlara bağlı olmak ve lideri esaretten özgürleştirmek için mücadele etmek” her bir “parti üyesi”nin görevi olarak ifade ediliyor.

PYD’nin “Siyasi” Yapısı

Terör örgütü PYD’nin sözde siyasi teşkilatlanması farklı organlar tarafından yürütülüyor. Bunların en önemlileri ise kongre, konferans, parti başkanlığı, parti meclisi ve yürütme komitesi olarak adlandırılıyor. KCK yapısına bağlı olarak terör faaliyetlerini sürdüren örgütlerin karar alma kurulu olan Kongra-Gel’e benzer bir şekilde, sadece PYD içerisindeki en yüksek karar alma yapısı da burada kongredir. Kongre; parti programı, tüzüğün kabulü ve değişimi, strateji değişimi ve geçici politikaların belirlenmesi konularında yetki sahibidir. Aynı zamanda parti eş başkanlarının kim olacağına dair de söz sahibidir. Meclis ve meclis adaylarını da seçebilme yetkisiyle beraber kongre aslında örgüt içinde tek hakim yapıdır.

Kongreden sonra ikinci önemli yapı ise konferanstır. Bu yapı eş başkanların oylaması, meclis ve yürütme komitesinin kararıyla gerekli görüldüğü zaman toplanır. Kongre ile neredeyse aynı yetkilere sahip olan konferans sadece parti programı, tüzük ve strateji değişimi hususlarında yetkili değildir.

Örgütün en çok ön plana çıkan organı ise parti başkanlığıdır. Eş başkan olarak bu makamı yöneten Salih Müslim ile Asya Abdullah kongreden çıkan üçte iki oy çokluğu ile seçilmiştir. Eş başkanlar iki kongre arasında görev yaparken aynı zamanda parti meclisi ve yürütme komitesine de liderlik yapar. Örgütün toplantılarında alınan kararlar ve düzenlenecek faaliyetlerinden sorumlu olan eş başkanlık makamı, yardımcılık mahiyetinde özel komiteler kurma yetkisine de sahip olmanın yanı sıra faaliyet raporlarını kongre ve parti meclisine sunar. Parti meclisi iki kongre arasındaki sürede ideolojik, siyasi ve yapısal bir kurul olarak belirir. Kongre tarafından seçilen meclisin dönem sonu kongreye rapor sunması zorunludur. Denetim ve düzenleme amacıyla parti başkanlığı meclis karşısında, meclis de parti başkanlığı karşısında sorumludur. Siyasi yapının ana unsurunu oluşturan beş yapıdan sonuncusu ise yürütme komitesidir. Komite meclise rapor sunmakla beraber örgütün ideolojik, siyasi ve diplomatik taktiklerini belirler ve gelişmeleri takip eder. Örgüt eş başkanlığının yanında yardımcı unsur olarak faaliyet gösteren yürütme komitesi gerektiği takdirde eş başkanlık görevlerini de yerine getirir. Anlaşılacağı üzere yürütme komitesi bir nevi bakanlar kurulu gibi bir işleve sahiptir. Bahsi geçen yardımcı unsurlar ise bakanlık makamlarıyla kıyaslanabilir.

Örgütün yerel düzeydeki faaliyetleri de tüzükte belirlenmiştir. Tüzükte rastlanılan üç unsur; il, bölge ve mahalle idaresidir. İl idaresi kendisine bağlı bir şekilde hareket eden bölge idarelerinden sorumludur. Bölge idareleri tarafından seçilen il idaresi üyeleri görevlerine başlamadan parti meclisi ve yürütme komitesinin onayına ihtiyaç duyar. Yerel temsilcilik görevi olan ve ilçe yönetimleri tarafından seçilen bölge idaresi kendi etki alanındaki siyasi ve teşkilat faaliyetlerinden sorumlu olmakla birlikte örgüt kararlarını bölgede uygulamaya çalışır. Örgütün en alt hücrelerini oluşturan üyeler tarafından seçilen mahalle idareleri ise kendi etki alanlarında bulunan üyeleri yönetir.

PYD’nin Silahlı Kanadı

YPG PYD’nin silahlı kolu Halk Savunma Birlikleri (YPG) Suriye krizinin patlak vermesinden sonra ortaya çıktı. YPG güçleri özellikle ülkenin kuzeyinde rejim güçlerinin anlaşmalı bir şekilde çekilmeye başlamasıyla 2012 yılının Temmuz ayında Ayn el-Arap, Amude ve Afrin’i ciddi bir çatışmaya girmeksizin ele geçirdi. Bu yayılma zaman zaman farklı iş birlikçilerin de desteğiyle günümüzdeki şeklini aldı. Ancak kısa zaman içerisinde tüm bu bölgeleri kontrol altına almasının sadece ortaklarının yardımıyla olmadığı da ortada. Zira YPG örgütlenmesini daha önceden gerçekleştirmişti. 2012 yılında açıkça faaliyetlerini sürdürmeye başlayan YPG, PKK’nın silahlı kanadı olan Halk Savunma Güçleri (HPG) gibi benzer bir şekilde yapılanmıştır. YPG aynı zamanda sadece kadınlardan oluşan YPJ yapılanmasını da içinde barındırıyor. PYD’nin tüzüğüne göre YPG Suriye’nin kuzeyinde ilan edilen “Rojava öz yönetimi”ndeki kantonların güvenliği ve toprak savunmasından sorumludur.

YPG altında genel komuta kademesinin yanı sıra genel askeri konseyi ve yerel askeri konseyler bulunuyor. YPG denilince akla gelen üç isim; Sipan Hemo, Nesrin Abdullah ve Redur Halil’dir. Sipan Hemo YPG’ye komutanlık yaparken, Nesrin Abdullah da YPJ’ye liderlik etmektedir. Örgütün en medyatik ismi ise sözcü rolündeki Redur Halil’dir. Ayrıca farklı bölgelerde askeri komutan olarak faaliyet yürüten teröristler de bulunuyor. Bu bölgeleri Ayn el-Arap (Kobani), Cezire, Afrin, Resulayn, Tel Abyad ve Halep oluşturuyor. Askeri yapılanma olan YPG ve YPJ’nin yanında sadece kentlerde güvenliği sağladıklarını iddia eden bir diğer örgüt ise eş komutanları Civan İbrahim ve  Ayten Ferhat olan Asayiş kuvvetleridir. İlan edilen sözde kantonlara göre hareket eden asayiş unsurları, YPG ve YPJ’nin aksine özerklik ilanının ardından boy göstermeye başladı. PYD son iki yıldır sadece Suriye’de etkisini artırmadı. Aynı zamanda YPG ve YPJ aracılığı ile Kuzey Irak’ta terör faaliyetlerine devam etti. PYD burada PKK’nın Irak kollarından olan YBŞ ile ortak bir şekilde genelde Sincar bölgesinde hamleler yapmaya devam etti.


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası