Kriter > Siyaset |

AK Parti’nin 23 Yılında Kadınların Kazanımları


AK Parti’yi diğer siyasi partilerden ayıran önemli bir özellik de politikalarını oluştururken “ya-ya da” ile dikotomik sığlığa hapsolmaması, aksine “hem-hem de” yaklaşımıyla toplumun ve hayatın gerçeklerine uygun politikalar geliştirebilmesidir. Diğer pek çok alanda olduğu gibi kadını, çocuğu, engelliyi, yaşlı bireyi ve aileyi güçlendiren politikalar bir arada yürütülmektedir.

AK Parti nin 23 Yılında Kadınların Kazanımları

AK Parti, milletin ihtiyaçları doğrultusunda, millet tarafından kurulmuş bir siyasi partidir. Yasaklarla mücadele, eğitim başta olmak üzere temel haklar ve sosyal adalet, ilk günden beri ana çalışma alanlarındandır. Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, 2001’de radikal bir hamle yaparak yola kadınlarla birlikte çıkmış, kuruluşundan itibaren karar alma ve uygulama mekanizmalarında kadınlara alan açmıştır. Özellikle yasaklar nedeniyle, sivil toplum çalışmaları dışında kendilerine alan kalmayan başörtülü kadınların aktif siyasete katılımı, AK Parti’yi aynı zamanda bir kadın hareketi haline de getirmiştir.

AK Parti, iktidara geldiği ilk günden itibaren kadın hakları, çocuk hakları ve aile konusunda çeşitli politikalar geliştirmiştir. Eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması, sosyal ve siyasi katılım, iş gücü piyasasına katılım ve şiddetle mücadele temel çalışma alanları olmuştur.

 

Köklü Yasal Düzenlemeler

Anayasa, Türk Ceza Kanunu, İş Kanunu, Medeni Kanun’da yapılan köklü düzenlemeler, 2002’den bu yana hayata geçirilmiştir. Eğitimde tam fırsat eşitliği sağlanmış, kıyafet yasakları, katsayı uygulaması tarihe gömülmüş, özellikle yükseköğretimdeki kız öğrenci oranı erkek öğrencileri aşmıştır. 2002’de AK Parti iktidara geldiğinde, kız öğrencilerin yükseköğrenimde ki oranı yüzde 13,5 iken bugün uygulanan politikalar ve 81 ilde açılan üniversitelerle bu rakam yüzde 51’e ulaşmıştır. Kadınların iş gücüne katılım oranı 2002’de yüzde 24,6 iken, 2024 itibarıyla bu oran yüzde 36,7’ye yükselmiştir (TÜİK, 2024).

Avrupa dahil pek çok hemcinsinden önce 1935’te seçilme hakkını kazanan Türk kadını, bu hakkı tam ve eşit olarak ancak 2015’te Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın güçlü iradesi sayesinde kullanabilmiştir. 1935’teki seçimlerde parlamentoda kadın oranı yüzde 4,1 iken 2002 seçimlerine kadar bu oran hiç aşılamamıştır. Hatta zaman zaman yüzde birin dahi altına düşmüştür. TBMM’deki kadın temsil oranı, AK Parti iktidarında her seçimde yükselerek 2024’te 19,9’a ulaşmıştır.

Şu ana kadar bazı temel veri ve politikaların paylaşıldığı bu yazıda, 23 yılda kadınlar lehine yapılan düzenlemelerin sosyal hayata yansımaları ele alınacak, somut tespitler ortaya konulacaktır.

AK Parti’nin kuruluş hikâyesinde kadınlar ve kadın hakları önemli bir yer kaplamaktadır. Kurucuları arasında başörtülü kadınlar olduğu için kapatma davası ile karşı karşıya kalınmasını göze almak, Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konudaki kararlılığını ortaya koymaktadır.

14 Ağustos 2001’de kurulan AK Parti, bugün 5 buçuk milyon kadın üyesi ve 600 binden fazla aktif teşkilat çalışanıyla aynı zamanda büyük bir kadın hareketidir.

 

AK Parti Dikotomik Sığlığa Hapsolmadı

AK Parti’yi diğer siyasi partilerden ayıran önemli bir özellik de politikalarını oluştururken “ya-ya da” ile dikotomik sığlığa hapsolmaması, aksine “hem-hem de” yaklaşımıyla toplumun ve hayatın gerçeklerine uygun politikalar geliştirebilmesidir. Diğer pek çok alanda olduğu gibi kadını, çocuğu, engelliyi, yaşlı bireyi ve aileyi güçlendiren politikalar bir arada yürütülmektedir. “Ya-ya da diyen dikotomik” yaklaşımın aksine iki alanı birbirine hasım görmeyen bir anlayışla sosyal hayatta kadın ve aile bağlarını güçlendiren politika ve uygulamalar hayata geçirilmiştir. Kadın ve aileyle ilgili politikaların daha güçlü ve organize geliştirilip, takip edilmesi için 2011’de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı kurulmuştur.

Uygulanan politikalar, çıkarılan kanunlar, devrim niteliğindedir. Yapılan ilk köklü değişiklik “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.” ibaresinin 7 Mayıs 2004’te Anayasanın 10. maddesine eklenmesidir. Yine TCK’da 2005'te yapılan düzenlemeye kadar “kadına yönelik şiddet” kavramı, ceza kanununda bulunmamaktaydı. Yasada tanımlanmayan suçun cezası olabilir mi?

2013’te kamusal alanda kılık kıyafet özgürlüğü getirilerek kadınlar arasındaki ayrımcılığı tarihin tozlu sayfalarına kaldırma gururunu da AK Parti kadroları yaşamıştır.

Kadın-erkek fırsat eşitliği anlayışını yasal zemine uygun hale getirmek ve yasalarda yer almasını sağlamak amacıyla TBMM’de Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu (KEFEK) kurulmuştur.

Daha 2002’de, ilk seçim beyannamesinde töre namus cinayetleriyle mücadele sözü verilmiş ve 2005’te TCK’daki köklü düzenleme ile cezalar artırılmıştır. Kadına yönelik şiddetle mücadelede, birçok ülkenin ilerisinde düzenlemeler yapılmıştır. 6284 sayılı kanun ve ayrıca 2023’te yapılan düzenleme ile kadına yönelik şiddet ile mücadelede iyi hal uygulamalarının yeniden düzenlenmesi, kravat indirimi diye bilinen indirimin kaldırılması, boşanmış eşe işlenen şiddetin tıpkı nikahlı eş seviyesinde cezaya tabi tutulması, iletişim araçları vd. yöntemlerle ısrarlı takibin suç olarak tanımlanması, AB’den çok önce gerçekleşmiştir.

Bugün, bütün bu gelişmelere kör bakanların 20-30 yıl önceki ezberler ile kadın hakları gündemi yapmaları, tabiri caiz ise mangalda kül bırakmamaları, kadınların aklıyla alay etmektir. Dün iktidarda olup kadınları okul kapılarında, iş yerlerinin kapılarında bekletenler, dönemlerinde eşitlik ilkesi, şiddetle mücadelede tek bir adım atmayanlar (suçu kanun ile bile tanımlamayanların) bugün kadın hakları konusunda söz söyleme yeterlilikleri yoktur.

Tüm bu yasal ve sosyal hayata yönelik düzenlemelerle kamuda kadın istihdamı yüzde 41'e ulaşmıştır. Kamuda kadın öğretmen oranı yüzde 60’ı, sağlık çalışanı oranı yüzde 56’yı, kadın hakim oranı ise yüzde 46’yı aşmıştır.

Kayıtlı genç kadın çiftçi sayısı 10 yılda 4,5 katına çıktı, İNFO
Çiftçi Kayıt Sistemi'nde kaydı bulunan 40 yaş ve altındaki kadın çiftçi sayısı son 10 yılda 4,5 katına çıkarak 9 bin 256'dan 41 bin 370'e ulaştı. (Omar Zaghloul / AA, 17 Mayıs 2024)

 

Anayasada Yapılan Düzenlemeler

2004’te yapılan Anayasa değişikliğiyle “kadın ve erkek eşit haklara sahiptir, devlet bu eşitliği sağlamakla yükümlüdür” ilkesi ile hukuk önünde eşitlik, anayasal güvenceye alındı.

Yine 2010’da yapılan değişiklik ile kadın-erkek fırsat eşitliği güçlendirildi. “Bu maksatla alınacak tedbirler, eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz” ibaresi ile halk arasında “pozitif ayrımcılık” olarak bilinen yaklaşım, anayasada yer aldı.

 

Kadınların Eğitime Erişimi

Eğitimi en temel fırsat eşitliği aracı olarak gören AK Parti, hem sosyoekonomik yapılar arasında hem de kadın ve erkek arasındaki eşitsizliği ve eğitim önündeki engelleri tek tek kaldırdı. Katsayı uygulaması, başörtüsü yasakları tarihe gömüldü. Böylelikle çocuklar arasındaki ayrımcılık ortadan kaldırıldı.

Eğitim, kadınlar için; iş gücü piyasasına katılım, sosyal katılım, karar alma mekanizmalarına katılım için domino etkisine sahiptir. Eğitimde fırsat eşitliği sağlanması amacıyla çeşitli düzenlemeler hayata geçirilmiştir. Bunların başında 2008’de yükseköğretimde başörtüsü yasağının kaldırılması gelmektedir. Üniversiteyi erişilebilir kılmak adına atılan bir başka adım da şehir üniversiteleridir. Üniversitelerin özellikle büyük şehirlerde kümelenmesi nedeniyle kimi ailelerin çocuklarını uzak şehirlere göndermek istememesi ya da ekonomik yük nedeniyle yükseköğrenimden geri kalan kız öğrenciler için adımlar atılmıştır. 81 ilde kurulan üniversiteler, yatak sayısı artırılan yurtlar ve öğrenim kredileriyle üniversiteler erişilebilir hale gelmiştir.

Yoksulluğun eğitime erişimde engel olmaması için Şartlı Nakit Transferlerinde kız çocukları ayrıca teşvik edilmiştir. Ödenekler kız çocukları için daha yüksek tutularak, ödemeler doğrudan anneye yapılmaktadır. Örgün eğitim için geliştirilen pek çok politika ile birlikte yaygın eğitim için de birçok proje hayata geçirilmiştir. Emine Erdoğan’ın himayesinde ilerleyen “Ana Kız Okuldayız”, “Haydi Okula” gibi pek çok projenin yanı sıra lise eğitim hayali yarım kalan kadınlar için de proje yürütülmektedir. AK Parti Kadın Kolları olarak Emine Erdoğan’ın himayesinde yürüttüğümüz “Nerede Kalmıştık?” projesi, 4. yılına girmiştir. Teşkilatlarımız, farklı nedenlerle lise eğitimi yarım kalan kadınlara ulaşarak açık liselere yönlendirmektedir. İhtiyaç duyulan alanlarda açılan halk eğitim kurslarıyla desteklenen 70 binden fazla kadın, liseye tekrar dönmüş binlercesi diplomasına kavuşmuş, yüzlerce kadın ise üniversiteye girmiştir.

 

Kadının İş Gücü Piyasasına Katılımı

Kadınların artan eğitim seviyesi ve mesleki donanımları, iş gücü piyasasında da değişikliklere neden olmuştur. Erdoğan’ın ifadesiyle, Türkiye gücünün ve potansiyelinin yarısından vazgeçecek değildir. Bu nedenle kadın iş gücünü destekleyen politikalar, yasal düzenlemeler, teşvik uygulamalarının yanı sıra iş-aile uyumunu tesis eden onlarca yasal düzenleme, hayata geçirilmiştir. Bunların başında 2003’te yapılan iş hayatında ayrımcılığa yönelik düzenlemede yer alan “eşit işe eşit ücret” ilkesinin benimsenmesi, iş yerinde cinsel tacizin haklı fesih nedeni sayılması gibi düzenlemeler gelmektedir. Düzenlemelerin hayata hızlıca geçirilmesi için “Personel alımlarında cinsiyet ayrımcılığı yapılmamasına ilişkin Başbakanlık Genelgesi” 2004’te yürürlüğe girmiştir. Öte yandan, 2011’de yayınlanan genelge ile mobbing suç olarak tanımlanmıştır. Engelli çocuğu olan anneye 5 yıl erken emeklilik hakkı, analık ve süt izinleri de kadınların istihdama katılımını desteklemiştir. Yapılan düzenlemeler, somut olarak meyvelerini vermiştir.

 

Büyük Türkiye Hedefine Kadın Erkek Omuz Omuza Ulaşacağız

AK Parti olarak bizim “Büyük Türkiye” hedefimiz var. Bu hedefe kavuşmak için hayatın her alanında kadın erkek omuz omuza yürümekteyiz. Bu çerçevede kadın istihdamını artırmak için yapılan çalışmalardan biri de girişimcilik destekleridir. Kadın girişimciler devlet desteklerinden pozitif ayrımcılık ilkesi gereği daha fazla yararlanmakta, bakanlık ve kurumlar kadın girişimcileri desteklemektedir. Tarım ve hayvancılıktan sanayiye birçok alanda kadınlara özel fırsatlar sunulmaktadır. Desteklerle birlikte kadın girişimciliği her yıl hedeflenen oranın üzerine çıkmaktadır. 2002’de yüzde 13,1 olan kadın girişimci oranı 2023’te 17,4’e yükselmiştir.

AK Parti Kadın Kolları Başkanlığı, devlet desteklerini kadınlara anlatmak için 81 ilde “Kadın Emeği Türkiye’nin İstikbali” buluşmaları gerçekleştirmiştir. 8 Mart 2022’de Hakkari’de başlatılan proje, bir buçuk yıl sürmüş 81 il tek tek dolaşılarak, 45 binden fazla kadına ulaşılmıştır. Kadın girişimcilerin desteklenmesi ve kadın kooperatiflerinin kurulması teşvik edilmiştir. Kadın kooperatiflerine hibe desteği sağlanmaktadır. Kadınlara yönelik uygulanan pozitif ayrımcılık sayesinde KOSGEB desteklerinden faydalanan kadın girişimci oranı yüzde 41’e ulaşmıştır.

 

Siyasi Temsilde Kadın

AK Parti, kadınların siyasi temsili konusunda da önemli adımlar atmıştır. Yazının başında da ifade edildiği gibi 2002 seçimlerinde TBMM'deki kadın milletvekili oranı yüzde 4,4 iken, 2023 seçimlerinde bu oran yüzde 19,9'a yükselmiştir. AK Parti, teşkilatlarını kadınlar içinde adeta bir siyaset okulu gibi çalıştırmaktadır. 5,5 milyon üye ile AK Parti Kadın Kolları en büyük sivil harekettir. Ayrıca 81 il, 922 ilçe ile tüm mahalle ve köylerde aktif görev alan kadınlar ile yaklaşık 600 bin kadın fiilen siyaset yapmaktadır.

Kadınlar, seçilme hakkını tam ve eşit olarak ancak 2015’te kullanabilmişlerdir. Özgürlükler adına milat olan 26. dönemde 14 başörtülü vekil, Meclis’te şehrini temsil etme imkanı bulmuştur. Cumhurbaşkanımızın bu kararlılığı diğer partilerde de karşılık bulmuştur. Kadınlar sadece AK Parti listelerinde yer almamaktadır. Ana muhalefet partisi CHP başta olmak üzere diğer partilerin listelerinden başörtülü vekiller Meclis’e girmiştir. 2023 seçimlerinde 50 sandalye ile en çok kadın vekil çıkaran parti yine AK Parti’dir. 50 kadın vekilden 46’sı daha önce parti teşkilatlarında aktif görev alan kadınlardır.

 

Kadına Karşı Şiddet ile Mücadele

AK Parti kadına karşı şiddetle mücadele için Anayasa, TCK ve Medeni Kanun’da yapılan düzenlemelerle yasal güvence sağlamıştır. Aile Mahkemeleri bu dönemde kurulmuştur.

“Aile içi ve kadına karşı şiddet” ilk defa AK Parti iktidarında suç olarak tanımlanmıştır. 2005’te Türk Ceza Kanunu’nda yapılan kapsamlı düzenlemeyle “töre” ve “namus” nedeniyle işlenen cinayetler ağırlaştırılmış suç kapsamına alınmıştır. Bu düzenlemeden sonra töre cinayetleri yok denecek kadar azalmıştır. Cinsel saldırının tanımlanması, nitelikli suç kapsamına alınması, haksız tahrik indiriminin kaldırılması gibi devrim niteliğindeki adımlar, AK Parti iktidarında atılmıştır. 2012’de yürürlüğe giren “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun”, ulusal mevzuattaki en önemli dayanaktır.

Kadın ve çocukların maruz kaldığı şiddet ve taciz eylemlerini engellemek adına ihtiyaç anında kolluk kuvvetlerine tek tuşla ulaşabildikleri KADES, dünyada bir ilktir. Mobil uygulama birçok ülke tarafından modellenmektedir.

Kadına karşı şiddetle mücadeleyle ilgili yapılan yasal düzenlemeler noktasında, Türkiye örnek bir ülkedir ve dünyanın çok ilerisinde adımlar atılmıştır. 2022’de yaptığımız yasal düzenlemelerle boşanmış eşe karşı işlenen şiddet, tıpkı nikâhlı eşe işlenmiş gibi ağırlaştırılmış suç kapsamına alınmış, kamuoyunda kravat indirim olarak bilinen “takım elbise, kravat” iyi hal indirimi olmaktan çıkarılmış, kadına karşı işlenen kasten öldürme, kasten yaralama, işkence ve eziyet gibi suçlar “suçun nitelikli halleri” arasına alınmıştır. Fiziksel veya iletişim araçları ile yapılan ısrarlı takip olarak nitelendirilen fiiller, TCK kapsamında müstakil bir suç olarak düzenlenmiş ve cezası 6 aydan 2 yıla kadar çıkarılarak, tutuklama kararı verilmesinin de önü açılmıştır.

Türkiye’nin 2022’de yürürlüğe koyduğu düzenlemeler diğer ülkelerde bulunmamaktadır. AB ülkeleri düzenlemelerini gündeme almış ancak henüz uygulamaya başlamamıştır. AB’nin kadına karşı ve aile içi şiddetle mücadeleye yönelik ilk müstakil düzenlemesi olan (AB) 2024/1385 sayılı Kadınlara Karşı Şiddet ve Aile İçi Şiddetle Mücadele Hakkında AB Direktifi 24 Mayıs 2024’te AB Resmi Gazetesinde yayımlanmıştır.

Sonuç olarak; AK Parti, kadınların toplumsal hayattaki yerini güçlendirmek için çeşitli politikalar geliştirmiştir. Eğitim, istihdam ve siyasi temsil konularında atılan adımlar, kadınların haklarının korunması ve geliştirilmesi açısından önemli kazanımlar sağlamıştır.

Dün kız çocuklarını okul kapılarında bekletenlerin, kadınlara had bildirenlerin iradesi ne yazık ki iş gücü piyasasına, siyasi temsile acı bir fatura olarak yansımıştır. Bu faturanın müsebbiplerinin, temeli ve güvencesi olmayan “helalleşme” söylemleri ile kadınların aklıyla alay etmelerine izin vermeyeceğiz. Kadınlar, tüm bu alanlarda 23 yılda elde ettikleri kazanımların farkındalar. Ve biz kadınlar biliyoruz ki; eşit vatandaşlar olarak, “Büyük Türkiye”yi kadın erkek omuz omuza inşa edeceğiz.

 


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası