Kriter > Dosya > Dosya / AK Parti |

AK Parti Siyasetinin İstisnai Kodları


AK Parti, kurulmasının üzerinden henüz 15 ay geçmesine rağmen, Kasım 2002’de yüzde 34 oy oranı ile iktidara geldi. Söz konusu başarının temel sebebi ise AK Parti’nin toplumdan beslenen ve siyasi olarak dışlanmış toplumsal kesimleri kapsayan, onların talep ve beklentilerini karşılayan bir siyaset ve söylem üretmesiydi. Yani siyasi bir hareketten ziyade toplumsal bir hareket oldu.

AK Parti Siyasetinin İstisnai Kodları
AK Parti Grup Toplantısı (Özge Elif Kızıl/AA, 9 Mart 2022)

AK Parti, önümüzdeki Ağustos’ta kuruluşunun 21’inci, Kasım’da ise iktidarının 20’nci yılını tamamlayacak. Bu bağlamda özellikle uluslararası benzerleri göz önünde bulundurulduğunda görece olarak genç, ancak aynı zamanda 20 yıl gibi oldukça uzun süredir iktidar olan bir örnek olarak dikkat çekmektedir. Bu durum dahi aslında AK Parti’nin yalnızca Türkiye’de değil, dünyada örneği nadir görülen bir siyasi istisna olduğunun en önemli kanıtıdır.

AK Parti’nin istisnai durumu, ancak kendisini farklı kılan özellikleri ve yine kendi başarıları ile açıklanabilir. Öyle ki AK Parti, 20 yıllık süreç içerisinde toplumun farklı kesimlerini kapsayabilmiş, onların değer yargılarını, ihtiyaç, talep ve beklentilerini kendi siyasetinin merkezine almayı başarabilmiştir. Bu sayede iktidar için yarışan bir siyasi partiden ziyade dönüştürücü gücü yüksek ve kapsayıcı bir toplumsal hareket olarak değerlendirilmelidir. Öte yandan söz konusu durum, AK Parti’ye yine onu istisnai kılan bir kapsayıcılık özelliği kazandırmaktadır. Bunun sonucunda da diğer siyasi partilerden ayrıştırabilmekte ve iktidarını 20 yıldır sürdürebilmektedir.

 

Toplumsal Bir Hareket Olarak AK Parti

AK Parti, Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde kurulduğunda meclis dışında ve doğrudan toplum içerisinde şekillenen bir hareket hüviyetine sahipti. Bu sayede, kurulmasının üzerinden henüz 15 ay geçmesine rağmen, Kasım 2002’de yüzde 34 oy oranı ile iktidara geldi. Söz konusu başarının temel sebebi ise AK Parti’nin toplumdan beslenen ve siyasi olarak dışlanmış toplumsal kesimleri kapsayan, onların ihtiyaç, talep ve beklentilerini karşılayan bir siyaset ve söylem üretmesiydi. Dolayısıyla kuruluşundan itibaren siyasi bir hareketten ziyade toplumsal bir hareket oldu. Recep Tayyip Erdoğan ise bu toplumsal hareketin lideri haline geldi.

Bu noktada AK Parti, kendisinde yoğunlaşan ve onu iktidara getiren toplumsal beklenti dinamiğini temel alan bir siyaset izledi. Sonrasında ise kendisine farklı kesimlerden gelen tüm saldırı ve dirence rağmen bu dinamiği takip etmeyi sürdürdü. Demokratik dönüşüm, hizmet siyaseti, ekonomik ve sosyal kalkınma odaklı politikalar sayesinde kendisine oy verenlerin beklentilerini önemli oranda karşıladı. Fakat Erdoğan ve AK Parti’nin asıl başarısı, söz konusu beklentileri karşılamanın ötesinde, toplumsal hareket hüviyetini sürdürülebilir kılması oldu. Bunu ise değişen toplumsal talep ve beklentileri iyi okuyarak, hizmet siyasetini ve reformcu kimliğini bu yönde şekillendirerek başardı. Yine bu doğrultuda söylem ve siyasetini sürekli olarak yeniledi.

Bu yenilenme sayesinde AK Parti’nin kapsayıcılığı ve toplumdan aldığı destek arttı. Nitekim sürdürülebilir yenilenme, sürdürülebilir siyasi başarının anahtarı haline geldi. AK Parti, değişen toplumsal yapının yeni beklenti ve dinamiklerine uyum sağlayarak siyasal anlamda ondan beslenmeye devam etti. Dolayısıyla toplumda gerçekleşen dönüşümü takip ederek kendi dönüşümünü de gerçekleştirdi. Böylelikle asıl zor olanı başararak, kendi dönüşüm dinamiğini topluma paralel olarak sürekli hale getirdi ve toplumsal hareket olma özelliğini sürdürülebilir kıldı. Bu durum ise AK Parti siyasetinin istisnai hale gelmesindeki en önemli unsur oldu.

 

AK Parti ve Kapsayıcılık

Öte yandan toplumsal bir hareket olarak değerlendirilebilecek bu siyasi özellik, AK Parti’nin kapsayıcılığını da artırdı. Özellikle siyaset bilimi literatüründe AK Parti ve benzeri partilerin “catch-all” ya da “big tent” olarak kavramsallaştırılan, Türkçeye “kucaklayıcı/kapsayıcı parti” olarak çevrilebilecek bir sınıflandırmaya tabi tutulduğu görülmektedir. Buna göre söz konusu partiler, ideolojik ve sınıfsal ayrımlara dayanan bir kitle partisi olmanın ötesinde, daha ılımlı bir ideolojik konumlanma ve pragmatik bir esneklikle farklı toplumsal kesimlere ulaşmayı hedefleyen bir kapsayıcılığa sahiptir. Her ne kadar AK Parti, bu tanıma önemli oranda uysa da Türkiye’nin sahip olduğu siyasi, ekonomik ve sosyal ayrım ve farklılıklar, söz konusu kapsayıcılığın “catch-all” parti örnekleri arasında dahi istisnai bir konumda olduğunu bize göstermektedir.

Bu noktada Türk toplumunun ideoloji, sınıf, yaşam tarzı, eğitim ve hatta etnik kimlik gibi sosyokültürel ve sosyoekonomik bazlı siyasi ve sosyal kimlik ayrımlarının yoğun ve çeşitli olduğu bir yapıya sahip olduğu kabul edilmelidir. Dolayısıyla yukarıda bahsedilen siyasi pragmatizm odaklı kapsayıcılık, Türk toplumunun çok parçalı kesim ve kimliklerine ulaşmak ve onları ikna etmek için yeterli değildir.

Öte yandan AK Parti, toplumsal bir hareket olma hüviyetinden doğan kapsayıcılığı ile bu farklı kesim ve kimliklere ulaşmayı başarabilmiştir. Yapılan çeşitli kamuoyu araştırmaları ve ampirik çalışmalar da geçtiğimiz 20 yılda AK Parti’nin Türkiye’de kabaca özetlenebilecek seküler-dindar, liberal-muhafazakar, alt-orta-üst sınıf, eğitimli-eğitimsiz, Türk-Kürt, kadın-erkek, genç-yaşlı gibi çeşitli ayrım seviyelerindeki farklı grupların hepsinden, oranı ve oy tercihlerindeki sıralaması değişim göstermekle beraber, önemli düzeyde oy almayı başarabilen yegane parti olduğunu göstermektedir. Dolayısıyla AK Parti, rakipleri arasında, toplumsal kapsayıcılık anlamında, “Türkiye Partisi” özelliği taşıyan tek partidir.

 

“Türkiye Partisi”

AK Parti’nin bu istisnai özelliği, bölgesel anlamda da geçerlidir. Son 20 yılda gerçekleşen il bazlı seçim sonuçları incelendiğinde AK Parti, Türkiye’nin her bölgesinde rekabet edebilen yegane parti konumundadır. Öyle ki siyasi rakipler, il ve bölge bazlı olarak öne çıksa dahi AK Parti, tüm il ve bölgelerde rekabet edebilen tek siyasi aktör konumundadır.

Bu bağlamda siyasi rekabette AK Parti sabit kalmakta, yalnızca siyasi rakipleri bölgelere göre farklılık göstermektedir. Kabaca özetlemek gerekirse AK Parti; Batı illerinde ve metropollerde CHP, iç kesimler ve Karadeniz Bölgesi’nde (genellikle açık ara farkla önde olmakla beraber) CHP veya MHP, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da ise HDP ile rekabet etmektedir. Dolayısıyla AK Parti, tüm Türkiye’de siyasi rekabet ortaya koyabilmeyi başaran tek partidir.

 

TABLO 1. AK PARTİ’NİN BAZI GENEL SEÇİM İSTATİSTİKLERİ

Tabloda da görüldüğü üzere AK Parti, toplumsal anlamda olduğu gibi bölgesel anlamda da “Türkiye Partisi” hüviyetini taşımaktadır. Bu durum en yakın rakibi olan CHP’nin istatistikleri ile karşılaştırılınca daha iyi anlaşılabilir.

 

TABLO 2. CHP’NİN BAZI GENEL SEÇİM İSTATİSTİKLERİ

İki tablo karşılaştırıldığında görülmektedir AK Parti, 20 yıldır neredeyse Türkiye’nin tüm illerinde birinci veya ikinci olmayı başarabilirken yine 20 yıldır en yakın rakibi olan CHP, bunu ancak Türkiye’nin yaklaşık yarısında başarabilmiştir. Aradaki bu büyük fark, AK Parti’nin hem toplumsal hem de bölgesel anlamda Türkiye’nin en kapsayıcı partisi olmasının yanında siyasi rakipleri arasında “Türkiye Partisi” özelliğine sahip tek parti olduğunu da kanıtlar niteliktedir.

Sonuç olarak AK Parti, 20 yıllık iktidarını, kendisini yalnızca siyasi değil, toplumsal bir hareket haline getirmesine ve Erdoğan’ın bu yapıyı sürdürülebilir kılmasına borçludur. Bu sayede AK Parti, siyasi rakiplerinden ayrışmakta ve toplum nezdinde istisnai bir konuma yükselmektedir. Dolayısıyla bu özellikler korunduğu müddetçe AK Parti’nin siyasi başarısını sürdürmesi muhtemeldir. Ancak lider, parti ve toplum arasındaki üçlü ilişkiler ağının zayıflaması durumunda farkını yitirecek ve sıradanlaşacaktır. Bu sebeple AK Parti’nin siyasi başarısını anlamak için istisnai özelliklerinin iyi analiz edilmesi gerekmektedir.

 


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası