Kriter > Medya Kritik |

Sputnik: Yeni Nesil Propaganda Aygıtı


Rusya ve Putin konulu haberlerde açıkça tarafgir bir dil kullanan Sputnik başta Suriye olmak üzere bölgesel gelişmeleri de yine Rusya merkezli bir bakış açısıyla haberleştiriyor. Türkiye bağlamlı haberlerde ise hükümete muhalif bir tutum takınıyor.

Sputnik Yeni Nesil Propaganda Aygıtı

1970’lerin sonlarında ortaya atılan “medya emperyalizmi” kuramına göre Batı (özellikle ABD) medyasının emperyalist nitelikte olduğu ve az gelişmiş ülkelerin kültürleri üzerinde tahakküm kurduğu ifade edilir. Günümüzde bu görüş halen gücünü koruyor olsa da farklı görüşlerin de ortaya çıktığı söylenebilir.

The Media Were American: US Mass Media in Decline (2008) isimli kitabında Jeremy Tunstall yirminci yüzyıl ortasında zirveye ulaşan Amerikan medyasının küresel etkisinin günümüzde artık inişe geçtiğini anlatıyor. Yazara göre artık dünyada hüküm süren medya gücü ABD’ye yahut herhangi bir ülkeye ait değildir. Bunun birkaç nedeni bulunuyor. Batılı medyanın bir zamanlar olduğu kadar güçlü olmadığı özellikle Batı’dakilerle rekabet etmek üzere alternatif küresel medya devlerinin ortaya çıkmakta olduğu görülüyor. Ayrıca her zaman önemini koruyan yerel ve bölgesel medya kuruluşlarının da gücü son yıllarda artmaktadır. Bunda özellikle her türden farklı medyanın bilgi kaynağı haline gelen internetin yaygınlaşması en önemli rolü oynamaktadır. Bu bağlamda internetin kullanımı –tıpkı matbaanın icadı gibi– taşları yerinden oynatan bir gelişme olup bu aracın medya olarak kullanımı yazılı basının tahtını sallamaktadır. İnternet haberciliğinin yükselmesine yol açan en önemli sebep ise dijitalleşmenin sunduğu imkanlardır. Öte yandan bugün artık insanlar ulusal medya araçlarıyla Batılı/küresel medya araçlarıyla olduğundan daha fazla vakit geçirmektedir. İşte bu yüzden son yıllarda büyük devletler başta olmak üzere birçok devlet dünyanın çeşitli ülkelerini hedef alan yerel haber siteleri açmaktadır.

Son yıllarda ortaya çıkmış, yukarıda sözü edilen türden ve Türkiye’de de faaliyet gösteren yeni internet medya kanallarına dair şu örnekler sayılabilir: Voice of America-VOA (ABD), Deutsche Welle (Almanya), BBC (İngiltere), France 24 (Fransa), İrna İslami Davet (İran), XinhuaNet (Çin) ve Sputnik (Rusya).

 

Yeni Nesil Propaganda

Siyasi iktidarların habercilik alanındaki değişimden faydalanıp bu durumu etkin bir propaganda için kullanmaları da kaçınılmaz hale gelmiştir. Enformasyon teknolojilerinin gelişmesi muhatapların medya üzerinden bilgilendirilmesini hızlandırmış ve yaygınlaştırmıştır. Medya ve enformasyon diplomasisi bir ülke için dış dünyada imaj inşası ya da halkla ilişkiler faaliyetleri açısından önemli hale gelmiştir. Artık siyasetçiler ile liderler muhatap ülke liderlerini ve gayriresmi uluslararası aktörleri etkilemek için medyadan yararlanmaktadır. Bu tür iletişimin amacı gazeteci, yazar, akademisyen, kanaat önderi, üst düzey bürokrat kısacası kamuoyunu etkileme kapasitesine sahip tüm çevreleri ulusal çıkarlar çerçevesinde etkilemek ve dış politika hedefleri istikametinde yönlendirmektir. Dolayısıyla bu alandaki fırsatı gören devletlerin kamu diplomasisi öncelikli amacına ek olarak “bilgi savaşları” için internet medyasındaki haberciliğe yatırım yapmakta oldukları söylenebilir.

Devletlerin bu alana yönelmedeki asıl hedeflerinin kamu diplomasisi olduğu belirtilmişti. Bu doğrultuda medya yasama, yürütme ve yargıdan sonra modern siyasetin dördüncü kuvveti olarak anılmaktadır. Medyanın bu gücü tartışma gündemini belirlemesinden kaynaklanmaktadır. Aslında medyanın asli görevi bağımsız ve tarafsız kalarak iktidarı sınırlandırmaktır. Fakat teknoloji sayesinde bizzat iktidar sahipleri tarafından etkili bir araç olarak kullanılmaktadır. Devletler diğer ülkelerdeki halkları veya o ülkelerdeki kendi vatandaşlarını yönlendirmek, kontrol etmek ve uluslararası bir kamuoyu oluşturabilmek için bu kanalları etkili bir biçimde kullanmaktadır.

Medyanın gücünden bahsederken bunun toplumsal olaylara etkisi de tartışılmaktadır. Geleneksel medyanın önüne geçen sosyal medyanın da yardımıyla internet yayıncılığı çok geniş bir kesime hitap edebilmekte dolayısıyla çok daha geniş bir kesimin toplumsal denetiminde önemli bir rol oynayabilmektedir. Fakat sosyal medyadaki bilgi akışı güvensiz olduğu gibi aynı zamanda ideolojik yönlendirmeye de çok müsait bir ortam teşkil etmektedir. Bu nedenle büyük yanılgılara da yol açmaktadır. Özellikle sosyal medya araçları sayesinde konular istenilen yere çekilerek algı oluşturulabilmektedir. Dolayısıyla yabancı devletlerin kurduğu bu internet haberciliği siteleri bir anlamda bilgi savaşlarının merkezinde yer almaya başlamıştır. Yeni medya olarak da adlandırılan sosyal medya kanallarının propaganda ve bilgi çarpıtma faaliyetlerinin yürütülebileceği en etkili mecralardan biri haline geldiği “Occupy Wall Street” ve “Arap Baharı” hareketleri örnekleriyle de somutluk kazanmıştır. Mücadele sadece tank, tüfek, füze ve savaş uçaklarıyla değil aynı zamanda propaganda, psikolojik harp, enformasyon savaşı, görsellik-imaj savaşı ve algı savaşı olarak da yürütülmektedir.

 

Dünyanın “Siber” Gücü Rusya

Bu bağlamda örneğin Soğuk Savaşı kaybeden Rusya’nın siber saldırılardan örtülü askeri operasyonlara, dezenformasyondan propagandaya kadar pek çok unsuru eş zamanlı kullanarak bir “karma savaş” yürüttüğü ifade edilmektedir. Zira Rusya Federasyonu’nun günümüzde siber casusluk, dezenformasyon, elektronik savaş, psikolojik savaş ve propaganda, siber saldırı gibi faaliyet ve planlamaları kapsayan geniş bir enformasyon savaşı kapasitesine sahip olduğu dile getirilmektedir.

Bu kapsamda 2007’de Estonya, 2008’de Gürcistan ve Litvanya, 2009’da Kırgızistan, 2014’te Ukrayna ve 2015’te de Türkiye’ye yönelik gerçekleştirilen siber saldırılar enformasyon savaşı bağlamında değerlendirilebilir. Başta İngilizce olmak üzere pek çok Batı dilinde yayın yapan Kremlin kontrolündeki televizyon kanalı RT 200 milyon avroyu bulan bütçesiyle dikkat çekmektedir. İnternet üzerinden Türkçe dahil pek çok dilde yayın yapan diğer medya organı Sputnik de Rusya’nın propaganda savaşının önemli bir ayağı olarak görünmektedir. Medya polemiklerinden siyasi dedikodulara, ekonomik gelişmelerden magazine kadar her tür konuyla ilgili Türkiye’den haberler yapan Sputnik otuzdan fazla dilde yayın yapan çok geniş bir yayın platformudur.

Biraz daha yakından bakmak gerekirse; Rusya ve Putin konulu haberlerde açıkça tarafgir bir dil kullanan Sputnik başta Suriye olmak üzere bölgesel gelişmeleri de yine Rusya merkezli bir bakış açısıyla haberleştirirken Türkiye bağlamlı haberlerde ise hükümete muhalif bir tutum takınmaktadır. Sputnik kanalı örneğin Türkiye’nin Rusya ile çıkar çatışmasına konu olan özellikle Suriye ve Kuzey Irak gibi bölgeler hakkındaki haberlerde de bu tavrını açıkça belli etmektedir.

Suriye hakkında Esed yanlısı tutumuyla bilinen Ceyda Karan da Sputnik’te yorum yazmakta ve kanalın radyosunda program yapmaktadır. Radyonun yayın yönetmenliğini eski CNN Türk Haber Müdürü Yavuz Oğhan üstlenmiş durumdadır. Ankara’dan Yurdagül Şimşek’in haberler geçtiği internet sitesinin Ortadoğu muhabirliğini ise Hikmet Durgut yapmaktadır. Serhat Ayan ve Serhat Sarısözen de Radyo RT’nin programcıları arasında yer almaktadır. Daha çok Türkiye’den Türkçe içerik üreten Sputnik zaman zaman uluslararası sitelerden de haberler aktarılmaktadır.

Sputnik ile oluşturulan söz konusu enformasyon savaş kapasitesiyle Rusya, Türkiye’de AK Parti iktidarının toplum içindeki etkinliğini yıpratabilecek nitelikte muhalif yayınlar yapmaktadır. Azerbaycan’da Türkiye aleyhtarlığı yaparak Azeri Türklerine 2008-2009 arasında yaşanan Türkiye-Ermenistan yakınlaşmasını sürekli olarak hatırlatmakta, Orta Asya’da Türkiye’nin Turancı politikalar sürdürdüğünü ifade ederek sürekli Türk ve Batı aleyhtarı haberlere yer verebilmektedir. Bu enformasyon savaşı stratejisinin agresifliği ise günümüzde Türkiye ile ilişkilerin seyrine bağlı olarak sürekli kontrol altında tutularak ayarlanmakta ve sürdürülmektedir.

Sonuç olarak Rusya’nın Soğuk Savaş sonrası dönemde –özellikle de 2000’lerin başı itibarıyla– gerek ordusu ve istihbarat birimlerini gerekse kurumsal yapılarını siber uzayın sağladığı yeni imkanlar kapsamında etkili bir siber saldırı kapasitesine sahip olmak amacıyla yeniden organize ettiği ve bu organizasyon kapsamında da yeni nesil enformasyon savaşı planlamalarına özel önem verdiği ortadadır. Rusya’nın son yıllarda geliştirdiği siber saldırı kapasitesinin en önemli ayağı olan yeni nesil siber propaganda imkanları Soğuk Savaş döneminde enformasyon savaşı alanında SSCB tarafından ortaya konulan stratejinin çok ötesine geçerek daha sofistike niteliğe kavuşmuştur. Sadece Sputnik Türkiye’nin Twitter hesabının takipçi sayısı bile Rus propaganda servisinin ne kadar etkili olabileceğini gösteriyor. Sputnik İngilizce’nin takipçi sayısı 239 bin civarında iken Türkiye hesabı ise 590 bin takipçiye sahiptir.

Özetle Batı ülkelerinde ve Türkiye’de Moskova’ya bağlı medya organları ve sosyal medya trollerinin gerçekleştirdiği kara propagandalar ivme kazanmaktadır. Bu kara propagandaların hedefi de aşırı sağı ve ırkçılığı benimseyen kitlelerdir. Ruslar bu kitleleri yönlendirerek onların siyasi temsilcilerinin yükselişe geçmesini hedeflemektedir. Bu hedef ise Batı demokrasileri için bir krizdir. Bahsedilen Rusya merkezli propaganda aktiviteleri Türkiye’de de yerel bir tarzla ve milliyetçilik kisvesi altında yapıldığı için yerel halkın bunlara ilişkin farkındalığı örneğin Batılı geleneksel ana akım medya propagandalarına ilişkin farkındalığından daha düşük olduğundan bu durum Rus propagandasını daha gizli bir tehlike haline getirmiş görünmektedir.


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası