Kriter > Siyaset |

Dünyada Barış İnşasının Tuğlaları: Dünya Beşten Büyüktür, TRT World Forum ve Barış Pınarı Harekatı


Dünya bir kriz döneminin içinden geçiyor ve krizi aşmaya en çok katkı verme potansiyeline sahip ülke Türkiye’dir. Dünya Beşten Büyüktür, TRT World Forum ve Barış Pınarı Harekatı gibi adımlarla Türkiye, dünya barışına güçlü bir katkı sunmaya devam ediyor.

Dünyada Barış İnşasının Tuğlaları Dünya Beşten Büyüktür TRT World Forum

Son yıllarda dünyada meydana gelen krizlerde artış gözlenmekte ve bu artışa yönelik uygulanabilir ve sürdürülebilir çözümler üretilememektedir. Birleşmiş Milletler’in (BM), her ne kadar barış ve güvenliği tesis etmek gibi amaçları olduğu belirtilse de; çatışma, kriz, ırkçılık ve gelir adaletsizliği gibi konularda amaçlardan uzaklaşıldığı görülmektedir. Bunun bir sonucu olarak da parçalanmış bir dünya karşımıza çıkmaktadır.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 74. BM Genel Kurulu’ndaki konuşması ve “Dünya Beşten Büyüktür” söylemi ilgiyle takip edildi. Çünkü Erdoğan, dünyanın çözmekte zorlandığı, hatta kimi aktörlerce çıkarları gereği çözmek istemediği sorunlara çözüm önerileri sunmakta ya da somut iş birlikleri teklif etmekteydi. Erdoğan, krizlerin çözümünde, BM’nin beş daimi üyesinin tekel oluşturmasının ve sorunları kendi çıkarlarına göre değerlendirmesinin küresel adaletsizliğe neden olduğunu belirtmekteydi. Bu anlamda Türkiye, son yıllardaki adımlarıyla güçlü bir şekilde dünya barışına katkı sunmaktadır. BM’nin krizlere çözüm üretemeyen yapısı nedeniyle, BMGK’nın katılımcı sayısının arttırıldığı ve karar şartlarının daha işler hale getirildiği bir mekanizmaya dönüşmesi artık kaçınılmaz bir hal almıştır. “Dünya Beşten Büyüktür” söylemi, Türkiye’nin dünya barışına katkı sunmaya yönelik uluslararası zeminde dile getirdiği ilk adımlardan biri olarak değerlendirilebilir.

 

TRT World Forum’un Öncülükleri

Dünya barışına diğer bir katkı ise, “Dünya Beşten Büyüktür” söylemini uygulamaya ve çeşitli küresel sorunlara çözüm bulmaya yönelik fikirsel müzakere zemini oluşturan “TRT World Forum” aracılığıyla yapılmaktadır. TRT World Forum, 2017’de başlayan organizasyonlarına bu yıl bir yenisini daha ekleyerek üçüncü kez düzenlendi. Forum bu yıl “Küreselleşmenin Krizi: Riskler ve Fırsatlar” başlığıyla 21-22 Ekim tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde dünyanın dört bir yanından misafirlerini ağırladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açılış oturumu ile başlayan forumda uluslararası fikir liderleri ve küresel siyasetin seçkin isimleri de yer aldı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun, SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran, BM Parlamentosu Başkanı María Fernanda Espinosa Garces, Brezilya eski Devlet Başkanı Dilma Vana Rousseff ve Malezya Halkın Adalet Partisi Genel Başkanı Anwar Ibrahim forumun katılımcıları arasındaydı. Ayrıca Avusturya eski Şansölyesi Christian Kern, Finlandiya eski Başbakanı Esko Aho ve eski Suriye Başbakanı Riyad Farid Hijab gibi isimler de forumdaydı.

2017’de “Belirsizlik Çağında Değişime İlham Olmak” ve 2018’de “Parçalanmış Bir Dünyada Barış ve Güvenliği Yeniden Düşünmek” başlıklarıyla dünyanın en önemli gündem konularını tartışmaya açan forum sorunları masaya yatırdığı gibi, yeni çözüm önerilerini müzakere etmeye de zemin oluşturmuştur. Bu anlamda bir dünya markası olma yolunda hızla ilerleyen forum, her yıl daha da ilgi çeken bir boyut kazanmaktadır. Forumda ele alınan sorunlar arasında aşırı-sağ terör, popülizmin ve milliyetçiliğin yükselişi, Ortadoğu’nun geleceği, ticaret savaşları, Avrupa Birliği’nin geleceği ve yükselen güçlerin iş birliği gibi tüm dünyayı ilgilendiren siyasi, ekonomik ve sosyal konular yer almaktadır. Bu anlamda Türkiye’nin, küresel meseleleri müzakere ederek dünya barışına katkı sunmaya yönelik fikri altyapının oluşturulmasına TRT World Forum ile öncülük ettiği görülmektedir.

Dünya barışına üçüncü katkı olarak, barışın tesis edildiği güvenli bölge inşası için başlatılan Barış Pınarı Harekatı gösterilebilir. Ayrıca son günlerde dünya gündeminde öne çıkan Barış Pınarı Harekatı ile ilgili yaşanan gelişmeler, TRT World Forum’un ne kadar önemli bir boşluğu doldurduğunu gösterir niteliktedir. Çünkü operasyona ilişkin Türkiye karşıtı tavır alan ülke yönetimleri, uluslararası sistemin inşa ettiği hukuki çerçevenin dışına çıkarak bir terör örgütünü savunma pozisyonu almışlardır. Harekata karşı çıkan ülkelerin en çok varlık gösterdiği alanın propaganda, algı operasyonları, psikolojik savaş ve dezenformasyon olması, Batı merkezli uluslararası sistemin artık söyleyecek birleştirici ve kuşatıcı bir sözü kalmadığını göstermektedir. Harekata ilişkin uluslararası normlara, ahlaki ve insani ilkelere yapacak atıf bulamayan ve terör örgütleri üzerinden geleceğe bakan bir Batı dünyasının kendini ciddi bir sorgulamadan geçirmesi gerektiği görülmektedir. Ayrıca BM’nin sorunlara çözüm bulmakta zorlanması ve hatta BM’nin kendi inşa ettiği normları çiğnemesi mevcut uluslararası sistemin tükenişini ifade eder nitelikte gelişmeler olarak değerlendirilmektedir. Basın ve fikir özgürlüğü gibi temel hak ve özgürlükler konusunda mangalda kül bırakmayan Batı, Barış Pınarı Harekatı esnasında ne kadar dışlayıcı olabileceğini, TRT World kanalına sansür uygulayarak da açık etmiştir

Bunun yanında tüm unsurlarıyla bölgede ve dünyada barışa ilişkin somut adımlar atan Türkiye’nin söylemlerinden ve attığı adımlardan istifade edilmesi gerektiği ise açıktır. Dünyada en çok insani yardım yapan, en çok sığınmacıya ev sahipliği yapan, terör örgütleri ile en etkili mücadele eden ve dünyanın dört bir yanında bulunan çatışma bölgelerine ilişkin çözüm arayışlarını dile getirip somut katkı vermeye hazır olan Türkiye, dünyada barışın en büyük aktörü olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir.

Bu gelişmeler göstermektedir ki Barış Pınarı Harekatı, Batı’nın kurmuş olduğu mekanizmanın çıkmaz sokaklarını ve açmazlarını aşikar etmiştir. Batı’nın temel insani değerler üzerine inşa ederek bir yerlere taşımaya çalıştığı medeniyet çizgisinden ciddi bir geri dönüş ve hatta kopuş olduğu açıkça müşahede edilmektedir. Uluslararası hukuk, normlar ve kurumların hükmü kalmamış görünmektedir. Batı, kendi inşa ettiği yapıyı kendisi tüketmektedir. Batılı ülkelerin tüm bu çifte standart gösteren yaklaşımlarına rağmen Türkiye, temel insani değerler üzerinden adil ve işleyen bir sistemin inşası için katkı vermeye hazır görünmektedir. Bu hazırlığın bir göstergesi olarak; adil bir dünya sistemi için “Dünya Beşten Büyüktür” söylemi, yeni bir dünya düzeninin fikri altyapısı için “TRT World Forum” organizasyonu ve terör örgütlerinden arındırılmış bir dünya için “Barış Pınarı Harekatı” gibi örnek uygulamalar gösterilebilir.

Gelişmeler gösteriyor ki dünya bir kriz döneminin içinden geçiyor ve krizi aşmaya en çok katkı verme potansiyeline sahip ülke Türkiye’dir. Batı ve iş birliği içinde olduğu bazı Arap ülkeleri, bu katkıya dirense de direnmese de Türkiye potansiyeli ve kabiliyeti ile ortadadır. Birçok Batılı ülke sadece söylem düzeyinde çözüm üretme çabası sergilerken, bazıları söylem üretmekten dahi uzak kalmaktadır. Söylem üretenlerin ise iş başa düşünce söylemlerine sadakat gösteremedikleri görülmektedir. Buna örnek olarak; göçmen karşıtlığı, aşırı sağcı eğilimlerin artışı, gelir dağılımındaki adaletsizlikler ve Müslümanları ikinci sınıf insan olarak gören İslamofobik yaklaşımlar gösterilebilir.

Netice olarak dünyada yeni bakış açılarına, yeni söylemlere ve bu söylemleri aksiyona dönüştürecek güçlü iradelere ihtiyaç vardır. Bu ihtiyacı karşılamaya yönelik Türkiye, tüm unsurlarıyla güçlü bir hazırlık yapmıştır. Dünya Beşten Büyüktür, TRT World Forum ve Barış Pınarı Harekatı gibi adımlarla Türkiye, böyle bir kriz döneminde dünya barışına güçlü bir katkı sunmaya devam etmektedir.


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası