Kriter > Kitaplık |

SETA Güvenlik Radarı: 2022’de Türkiye’nin Jeopolitik Ortamı


Geçtiğimiz yıl dünyada yaşanan siyasi ve jeopolitik gelişmelerin, 2022’de Türkiye’nin duruşunu ve politikalarını nasıl etkileyeceğini inceleyen SETA Güvenlik Radarı: 2022’de Türkiye’nin Jeopolitik Ortamı isimli rapor yayımlandı. Ankara’nın; Washington’dan Moskova’ya, G. Kafkasya’dan Afrika’ya, kendisini etkileyecek bölge ya da ülkelerle ilişkilerinin incelendiği ve önümüzdeki sürece dair öngörülerin yer aldığı raporun editörlüğünü Murat Yeşiltaş ile Gloria Shkurti Özdemir yaptı.

SETA Güvenlik Radarı 2022 de Türkiye nin Jeopolitik Ortamı
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı

Dünyada 2021, tüm kıtalarda yaşanan siyasi ve jeopolitik pek çok gelişme ile birlikte geride kaldı. Bu gelişmelerin 2022’de dünyadaki yansımaları ise rehberlik edilmesine ihtiyaç duyulan önemli bir konu. Bu gelişmeler altında Türkiye’nin duruşu ve politikası, SETA Güvenlik Radarı: 2022’de Türkiye’nin Jeopolitik Ortamı isimli raporda ilgilisine detaylı bir biçimde açıklanıyor. Editörlüğünü Murat Yeşiltaş ve Gloria Shkurti Özdemir’in yaptığı rapor, on üç bölümden oluşuyor.

Murat Yeşiltaş ile Gloria Shkurti Özdemir’in kaleme aldığı ve giriş bölümü olan “Bölgesel Yeniden Dengelenme ve Küresel Belirsizlik Sürecinde Stratejik Dayanıklılık”, küresel güç mücadelesinin etki altına aldığı siyasal sistemi anlatıyor. Bölüm, konuyla ilgili güvenlik ve dış politika uzmanlarıyla yapılan bir anketin sonuçlarının grafik ve haritalar üzerinde gösterimiyle son buluyor.

Gloria Shkurti Özdemir tarafından yazılan bölüm, “Türkiye-ABD İlişkilerinde Tırmanan Gerilimler: 2022 İçin Bir Umut Işığı Var Mı?” başlığını taşıyor. Yazıda, birbiriyle uyumsuz ve çelişkili hedefleri olan Ankara ile Washington arasındaki soğukluğun da bu uyumsuzluktan kaynaklandığı dile getiriliyor. Türkiye-ABD ilişkisinin kırılma noktası olarak S-400 krizi ve YPG’ye işaret edilen makalede, Ukrayna ve Afganistan’da yaşanan gelişmeler, ikili ilişkilerin güçlenmesine yarayacak bir umut ışığı olarak görülüyor.

Mehmet Çağatay Güler’in kaleme aldığı “Türkiye-Rusya İlişkileri: Artan Anlaşmazlıklar ve Derinleşen İş Birliği” başlıklı yazıda; Ukrayna’daki gelişmeler, Suriye, Karabağ ve Türk dünyası konuları ön plana çıkıyor. Çatışma alanlarının fazlalığına rağmen diplomatik iletişimin yüksekte seyrettiğine dikkat çekilen makalenin Türkiye-Rusya ilişkilerinde 2022 için beklentileri, büyük oranda sürtüşme ve yüzleşmeye dayalı.

Murat Yeşiltaş ile Batu Coşkun tarafından yazılan ve “Türkiye ve Ortadoğu: Post-Amerikan Hizalanma” başlığını taşıyan makalede, bölgesel normalleşme süreçlerine Türkiye’nin dahil olmasına değiniliyor. Makalenin 2022 öngörüsü ise bölgedeki angajman beklentilerinin umut verici olduğu yönünde; normalleşme adımlarının Türkiye’nin politikalarının yararına sürdüğü ortamda, Türkiye’nin normalleşmeye olan desteğinin süreceği öngörülüyor. Buna karşın Türkiye’nin, Suriye’deki Esed rejimi ile ilişkilerini normalleştirmeyeceği de özellikle belirtiliyor.

Ferhat Pirinççi, “Doğu Akdeniz: Değişen Öncelikler ve Bir Sonraki Raund İçin Hazırlık” başlığını taşıyan makalesinde; 2020’de bölgedeki küresel güç mücadelesi neticesinde sıklıkla yaşanan gerilimlerin, 2021’de görece daha az yaşandığına ve bölgede bulunan aktörlerin “bölgesel güç mücadelesine kısa bir ara verdiğine” değiniyor. Bu kısa aranın nedenleri de potansiyel gerginliklerin maliyetinin artması, gerginliklerin potansiyel iş birliklerinin önüne geçme çekincesi ve daha önemli sorunlarla karşılaşılması olarak açıklanıyor. Makalenin 2022 için öngörüsü ise olası bir gerginliğin deniz yetki alanları veya enerji konusunda yaşanacağı üzerine.

Ömer Özkizilcik, “Suriye: 2022’de Neler Beklenmeli?” başlıklı makalesinde; Türkiye’nin Suriye stratejisini etkileyen dinamiklere değiniyor. Makalenin 2022’ye yönelik öngörüleri, Arap Birliği’nin Esed rejimini Suriye’nin temsilcisi olarak çağırmasının, siyasi çözüm çabalarını olumsuz etkileyeceği yolunda. Bu sırada Rusya’nın, Türkiye’nin eski Sovyet devletleriyle bağlarını güçlendirmemesi için Suriye’yi koz olarak kullanmaya devam etmesi ve YPG’nin askeri müdahaleyi gerektirecek şekilde terör faaliyetlerini sürdürmesi de beklentiler arasında.

“Libya: Türkiye İçin Yeni Bir Jeopolitik Cephe” başlıklı makalesinde Bilgehan Öztürk, 2022’de Libya’da seçimlerin, “bölücü ve çekişmeli” bir halde olacağı ve ülkenin çeşitli noktalarında şaibeli sonuçlar ortaya çıkaracağından dolayı, sürecin daha çok bölünmeye gideceği öngörüsünde bulunuyor. Bunun yanında bölgesel ve uluslararası müdahalelerin de azalmayacağına vurgu yapılan makalede, yapılacak seçim sonucu meşru yapı değişirse, Türkiye’nin de yeni meşru yapıya destek vereceği belirtiliyor.

SETA Güvenlik Radarı 2022'de Türkiye'nin Jeopolitik Ortamı

Hacı Mehmet Boyraz, “Türkiye ve Avrupa Arasında Zorlu Ortaklık” başlıklı makalesinde; Yunanistan-ABD iş birliğinin 2022’de sürdürüleceğini öngörürken, Kıbrıs meselesi konusunda da ayrışmanın sürmesi beklentisini taşıyor. Tunç Demirtaş, “Türkiye’nin Afrika Politikası: Açılımdan Pro-Aktif Ortaklığa” başlıklı makalesinde; Türkiye’nin Afrika’ya yönelik ekonomik, diplomatik ve siyasi açıdan etkisinin artacağının altını çiziyor.

“Türkiye’nin Tedrici Afganistan Politikası” isimli makalesinde Murat Aslan, 2021’de Afganistan için duyulan kaygının 2022’de de sürmesini bekliyor. Aslan’ın Afganistan’a yönelik projeksiyonu, Taliban’ın tutarlılığına bağlı olarak, bir yeniden yapılanma sürecine girmesi yönünde. Muhittin Ataman’ın “Türkiye’nin Güney Kafkasya’da Artan Rolü” makalesinde bölgedeki beklenti, Dağlık Karabağ meselesinin bölge siyasetinde önemli bir rol oynayacak olmasının yanında, bölgedeki Türk-Rus iş birliğinin, iki ülke karşı karşıya gelse de gelişebilmesi yönünde.

Sibel Düz, “Türkiye’nin PKK Terörüyle Mücadele Stratejisi: Bastırma ve Yok Etme” başlıklı makalesinde; Türkiye’nin, Rusya’yı Suriye konusunda harekete geçmeye zorlamasını ve PKK/YPG’ye karşı yeni askeri ve politik adımlar atmasını bekliyor. Bu süreçte PKK’nın sivil bölgeleri terörize etmesinin de olası olduğu, makalede altı çizilen bir konu.

Rıfat Öncel’in yazdığı ve “Türk Savunma Sanayii ve Savunma Politikası” başlığını taşıyan makalenin 2022 beklentisi ise; gergin siyasi ilişkiler sonucu savunma sanayii ihtiyaçları konusunda ABD, Fransa ve Rusya’yla yapılması planlanan anlaşmaların olumlu sonuçlanma olasılıklarının azalacağı ve buna bağlı olarak milli girişimlere yoğunlaşılacağı yolunda.

SETA Güvenlik Radarı: 2022’de Türkiye’nin Jeopolitik Ortamı, okurlara Türkiye’nin dış politikasında önemli yerlere sahip alanlar üzerine yazılmış değerlendirmeler sunuyor. Konunun uzmanları tarafından hazırlanan her bir makale, Türkiye’nin bu önemli alanlarda 2021’de yüzleştiği sorunların yanında, 2022 için öngörülerde de bulunuyor. Rapor, Türkiye’nin güvenlik ve dış politikası ile ilgilenen herkes için bir “2022 rehberi” niteliği taşıyor.

 


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası