Dünyanın içinde bulunduğu yoğun, karmaşık, gergin ilişkiler ağı, sorunlar üretmeyi sürdürüyor. Küresel ölçekli enerji ve gıda krizleri, etkilerini tüm dünyada hissettiriyor. Bu yoğun gündemde, Kasım sayımızı, ilişkilerin ve iş birliklerinin derinleştiği, bağların kuvvetlendiği ve her Kasım’da artık olağan hale gelen Türk Devletleri Teşkilatı zirvesi öncesinde, Türk dünyasına ayırdık. Dosyamızda Türk devletlerini siyasi, ekonomik, ticari, sosyal, kültürel çalışmalarıyla derinlemesine incelemeye çalıştık.
Türk Devletleri Teşkilatı’nın çalışmalarına destek vermek için kurulan Aksakallar Konseyi’nin Başkanı Binali Yıldırım bu sayımızın konuğu. Binali Yıldırım ile hem Teşkilatı hem başında bulunduğu Aksakallar Konseyi’ni hem de Türk dünyasını konuştuk. İncelemelerde bulunduğu Karabağ’da trafik kazası geçiren ama söz verdiği için sorularımızı cevaplayan Binali Yıldırım’a tekrar geçmiş olsun dileklerimizi sunuyoruz.
Dosyamızda, Ömer Kocaman Türkiye ile Azerbaycan arasındaki “Bir Millet, İki Devlet” düşüncesinin Türk Devletleri Teşkilatı’nda nasıl “Bir Millet, Yedi Devlet”e evrildiğini anlatırken, Türkiye’nin yıllardır farklı coğrafyalarda TİKA aracılığıyla gönüllere dokunan politikalarını Türk dünyası özelinde Serkan Kayalar, medeniyetin beşiği olan bu coğrafyanın birliğine katkı adına Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın başta Türkiye bursları olmak üzere faaliyetlerini de Abdullah Eren anlattı. 2040 Vizyonu çerçevesinde Teşkilatın siyaset, güvenlik, ekonomik iş birliği stratejilerini Pelin Musabay Baki, devletler arasındaki ikili ilişkileri ise Mehmet Yüce değerlendirdi. İlyas Topsakal ve Alperen Kürşad Zengin de Orta Asya’nın dinamiklerini Rusya perspektifiyle okuyarak, oluşan siyasette Türkiye’nin rolünü yorumladı. Türk devletleri arasındaki ekonomik ilişkiler kadar kültürel bağlar ve bu bağların kuvvetlendirilmesi de önemli. Cengiz Tomar, Türk dünyasında Ahmet Yesevi düsturuyla sağlanan birliği ve eğitim alanında yapılan iş birliklerini, Fırat Purtaş ise Türk dünyasındaki yükseliş döneminde eğitimle birlikte özellikle gençlikteki zihniyet dönüşümünün önemini ve bu yöndeki çalışmaları detaylarıyla okuyucunun bilgisine sundu. Türk kültürünün adalet üzerine kurgulandığını vurgulayan Cenay Babaoğlu, Orhun Kitabeleriyle başlayan ve İslami temellerle güçlenen siyasetnameler üzerinden Türk yönetim geleneğini; Buğra Sarı, Türk dünyasının bölgesel güvenlik kompleksi içerisindeki ortak güvenlik sorunlarının, Türk Devletleri Teşkilatı çatısı altında bir güvenlik topluluğu anlayışıyla nasıl çözüme kavuşturulabileceğini, Cengiz Buyar ise dayanışmanın sonucu olarak iş birliklerini ortak kültürle sağlamlaştırmanın en etkin yolu olan Etnosporları kaleme aldı. Erman Akıllı, Teşkilatın gelecek vizyonundaki sacayaklarıyla oluşturulan meta evrenlerdeki Türkoverse’ün ulus markalama stratejilerini detaylandırdı.
Süratle gelişen yeni düzende Türkiye’nin politika ve projeleriyle kendine sürekli yeni, yüksek vizyonlar belirleyerek ilerlediğini görüyoruz. Yeni çalışmalar doğrultusunda sunulan son proje Türkiye Yüzyılı, ülkemizin hem içeride hem dışarıda gücünü artıracak bir yol çiziyor. Bu sayımızda, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı Türkiye Yüzyılı vizyonunu Nebi Miş değerlendirirken, siyasetin hızlı değişen gündeminde yer alan Alevi açılımı ve süreçteki yaklaşımların neler olduğunu da Talha Köse tüm yönleriyle masaya yatırdı. Bünyamin Bezci altılı masadaki adaysızlık karmaşasını Kılıçdaroğlu’nun neden kısık sesle yönettiğini anlattı. Atilla Arkan gelişen teknolojilerin değiştirdiği bakış ve ekonomik değişkenlerle bozulmaya açık hale gelen aile yapısının önemini, Mert Hüseyin Akgün başörtüsü konusunda bazı seküler elitistlerin hezeyanlarını, yüksek mahkeme kararları üzerinden analiz etti.
Dış politika gündemindeki enerji krizi, nükleer kriz ve İran krizi başlıklarını da ele aldık. Rusya-Ukrayna Savaşı sonrasında kış ayları kapıya dayanmışken, Avrupa enerji krizindeki son durumu, ülkelerin stoklama kapasitelerini ve gelecek planlarını Kemal İnat inceledi. Mehmet Ayfer Kancı, dünya farklı krizlerle boğuşurken, uluslararası kamuoyu için çok daha büyük bir tehdit olan nükleer silah kullanılma ihtimalini, ABD Başkanı Biden’ın ifadeleri üzerinden tartıştı. Nükleer silah kullanımının gerçekleşmesi adına en büyük potansiyele sahip olan Kuzey Kore’nin füze denemelerini, Japonya üzerindeki etkisini, ABD’nin tepkisini Yasemin Çokgüçlü tüm boyutlarıyla aktardı. 22 yaşındaki Mehsa Emini’nin gözaltında ölümü ile başlayan protestoların İran’da ulaştığı boyutu ve rejimdeki muhtemel etkilerine dair Mustafa Caner kapsamlı bir çerçeve sundu. Son olarak Diren Doğan, tıkanan küresel sistemin zorunlu dönüşümünde Şangay İşbirliği Örgütü’nün dünyaya alternatif olma potansiyelini ve Türkiye için önemini değerlendirdi.
Gelecek ay görüşmek üzere…
Ferhat Pirinççi
Yayın Koordinatörü