Siyasal partiler, demokratik sistemlerdeki kurumsal siyasetin en önemli unsurları arasında gösterilir. Daha açık ifade etmek gerekirse içerisinde bulunduğumuz dönemde demokrasi, partiler demokrasisi görünümündedir. Milli irade nosyonu temelinde yasama ve yürütme erklerinde görev üstlenecek temsilcilere yönelik seçim süreçlerinde siyasal partilerin taşıdığı mahiyet tartışmasızdır. Nitekim modern demokrasilerde yöneten-yönetilen ilişkisi, siyasal partiler aracılığıyla meşru bir zemine kavuşmaktadır. Bu noktada temsilci sıfatını kazanacak milletvekillerini belirleme konusu ayrı bir değer kazanır. Zira parti faaliyetlerinin büyük bölümü milletvekilleri tarafından yürütülür. Özellikle seçim dönemlerinde siyasal partilerin vitrinlerinde yer alan milletvekili adayları, oy potansiyeli konusunda bazı ipuçları verir ve seçimlerdeki başarı ya da başarısızlıkta ilgili isimlerin belirleyici olduğu söylenebilir.
Seçim süreçlerinin kritik aşamalarından biri şüphesiz adaylık konusudur. Modern demokratik yönetimlerin ana aktörleri olarak siyasal partilerin aday belirleme kriterleri hususunda farklı uygulamalar mevcuttur. Genel olarak siyasal partiler; tüzüklerine, programlarına ve ideolojik konumlarına göre adaylık sürecini yönetirler. Buna ek olarak siyasal partilerin milletvekili adayı belirleme usul ve kriterleri ülkeden ülkeye değişen demokrasi kültürünün etkisinde biçimlenir. Türkiye’de ise bu gerçeği görünür kılan düzenlemeler Anayasa, Milletvekili Seçimi Kanunu ve Siyasal Partiler Kanunu çerçevesinde okunabilir.
Siyasal partiler anayasal hükümler doğrultusunda milletvekili aday adaylığı için birtakım kısıtlamaları takip etmek durumundadırlar. Milletvekili seçilebilmek için sahip olunması gereken şartlar ise Anayasa’nın 76. maddesi ile 2839 Sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu’nda yer alır. Öte yandan bahsi geçen yasal düzenlemelerin siyasal partilere ilişkin hemen her konuda kapsamlı sınırlar çizmekle birlikte “aday belirleme kriterleri” konusunda oldukça serbest bir hareket alanı sunduğu ifade edilebilir. Örneğin Siyasal Partiler Kanunu’nun 37. maddesi, aday adaylık başvurusu yapanlar arasından adayların tespitini, siyasal partilerin tüzüklerinde belirleyecekleri usul ve esaslara bırakır.
2023 Seçimleri Yaklaşırken Siyasal Partilerin Milletvekili Adaylık Kriterleri
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 10 Mart’ta imzaladığı kararnameyle 2023 Seçimlerine ilişkin süreci başlattı. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) aynı gün aldığı kararla 13. Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem TBMM Seçimlerinin 14 Mayıs’ta yenileneceğini açıkladı. Seçim takviminin ilan edilmesiyle birlikte özelde Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı, genelde ise siyasal partilerin milletvekili adaylık kriterleri siyaset gündeminin birincil maddesi haline geldi. YSK’nın hazırladığı takvim kapsamında siyasal partiler milletvekilli aday adaylık başvurularını Mart içerisinde kabul etti.
Türk siyasi tarihinin son 20 yılını domine eden AK Parti’de milletvekili aday adaylık başvuruları 13 Mart’taki teşkilat temayül yoklamalarının ardından başladı ve adaylık için parti üyesi olma kısıtlamasına yer verilmedi. Aynı zamanda Anayasa’da belirtilen koşullar dışında herhangi bir kısıtlama yöntemi tercih edilmedi. Başvuru ücretleri erkek adaylar için 20 bin TL, kadınlar ve 18-30 yaş arası gençler için 10 bin TL, engelli adaylar için 5 bin TL olarak belirlendi. Bu ücretlerin ise AFAD’ın deprem yardım kampanyasına bağışlanması istendi. Adaylık başvuruları, parti web adresinde bulunan “aday adayı başvuru sistemi” üzerinden ve ilgili teşkilat birimlerinde kabul edildi. AK Parti Tüzüğü doğrultusunda aday tespiti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu’nun aldığı kararla ön seçim, teşkilat yoklaması ve merkez yoklaması ile gerçekleştirildi. Teşkilat ve merkez yoklamaları, aday tespitinde yüzde 50 oranında belirleyici oldu.
Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkanı olduğu CHP’de milletvekili aday adaylık başvuruları Aday Saptama Yönetmeliği temelinde 13 Mart’ta başladı. Yönetmelikte anayasal kısıtlamaların yanı sıra en az bir yıllık parti üyeliği ve aidat borcunun bulunmaması şartları yer aldı. Parti üyeliğine sahip olmayan adayların kabulü Parti Meclisi kararına bırakıldı. Aday saptaması ön seçim, aday yoklaması ve merkez yoklaması süreçleriyle belirlendi. Hangi yöntemin kullanılacağına dair karar ise il meclisleri ve parti meclisleri tarafından verildi. 2023 Milletvekili Genel Seçimleri için CHP aday adaylığı başvuru ücreti 30 bin TL oldu. Başvuru için kadınlar, 18-30 yaş arası gençler ve yüzde 40 veya üzeri engeli bulunanlar 15 bin TL ödedi. Ayrıca adaylardan 3 bin TL dosya ücreti istendi. 6 Şubat depremlerinden etkilenen Malatya, Osmaniye, Kahramanmaraş, Gaziantep, Adıyaman ve Hatay adaylarından başvuru ücreti alınmadı.
Altılı Masa’da “cumhurbaşkanı krizi” tartışmasının ana aktörü İYİ Parti, milletvekili aday adaylık başvurularını 15 Mart ile 24 Mart aralığında kabul etti. Ön başvurular elektronik ortamda gerçekleşti. Adaylık başvurusunun tamamlanabilmesi için istenen belgelerle birlikte elektronik başvuru formunun Genel Merkez’de bulunan Aday Adayı Başvuru Masası’na şahsen teslim edilmesi istendi. Başvuru ücretleri erkek adaylar için 30 bin TL, kadın ve 18-30 yaş arasındaki gençler için 15 bin TL olarak belirlendi. Gazi adaylarla birlikte yüzde 40 ve üzeri engelli adaylardan başvuru ücreti alınmadı. İYİ Parti büyükşehirlerde milletvekili adaylarını temayül yoklamasıyla belirledi. Elektronik ortamda gerçekleştirilen yoklamada, ön seçim kriterleri uygulandı. Diğer adayların tespiti konusunda ise Genel Başkan Meral Akşener, Genel İdare Kurulu’ndan aldığı yetkiyi kullandı.
Cumhur İttifakı’nın ortaklarından MHP’de milletvekili aday adaylığı başvuruları 14 Mart’ta başlayıp 21 Mart’ta son buldu. AK Parti’ye benzer şekilde MHP de milletvekili adaylığı için parti üyeliği şartı aramadı. Başvuru ücreti 3 bin TL olarak ilan edildi. Yüzde 40 ve üzeri engeli olanlardan başvuru ödentisi alınmadı. Aday adayları, MHP Genel Merkezi seçim işleri kayıt kabul birimine şahsen müracaat ettiler. Milletvekilli adayları merkezi yoklama usulünce belirlendi. Aday tespiti sürecinde genel olarak MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve parti üst kurullarının kararları benimsendi.
Cumhurbaşkanı seçimine yönelik aday çıkarmama kararı alarak Millet İttifakı’nın ortak adayı Kemal Kılıçdaroğlu ile “bir şekilde” ittifak kurduğu görülen HDP, milletvekili adaylığı için parti üyeliği şartı aramayan partiler arasında. 17 Mart’ta aday adayı başvurularını kabul etmeye başlayan HDP, parti teşkilatlarına milletvekili aday adaylığı konusunda bir genelge gönderdi. Genelgede, yerine kayyum atanan partililerin aday adayı olmaları istendi. Başvuru ücreti 15 bin TL olarak belirlenirken kadın, genç, engelli, KHK’lı adaylar ile depremzedelerden bu ücret alınmadı. Eşit temsil ilkesinin benimsendiği aday tespit sürecinde merkezi yoklama yöntemi kullanıldı. Milletvekili adayları, eş genel başkanlar ile parti üst kurulları tarafından alınan kararlar doğrultusunda belirlendi.
Millet İttifakı’nın bileşenlerinden Saadet Partisi’ne milletvekili aday adaylık başvuruları 13 Mart’ta başlayıp 17 Mart’ta sona erdi. Müracaatlar il başkanlıklarına ve doğrudan genel merkeze yapıldı. Başvuru ücreti erkekler için 15 bin TL, kadın ve gençler için 10 bin TL, engelli adaylar için ise 5 bin TL şeklinde ilan edildi. Deprem bölgesindeki illere adaylık başvurusu yapanlardan bu ödenti alınmadı. Millet İttifakı’nın ortaklarından DEVA’ya, erkek adaylar 5 bin TL, kadın ve genç adaylar 2 bin 500 TL başvuru ücreti ödedi. Engeli bulunan ve deprem bölgesinden başvuru yapan aday adayları için ise ücret bin TL oldu. Millet İttifakı’nın diğer ortağı Gelecek Partisi, milletvekili adaylığı için başvuru ücretini 10 bin TL olarak belirledi. Bu ücret kadın ve gençler için 5 bin TL, yüzde 40 ve üzeri engeli bulunanlar için ise 2 bin TL şeklinde gerçekleşti. Demokrat Parti’de ise başvuru ücretleri Gelecek Partisi ile benzerdi. Tek fark, Demokrat Parti’nin, engeli bulunan adaylar ile deprem bölgesi adaylarından başvuru ödentisi almamasıydı. Bu partilerde milletvekili adaylarının tespiti, büyük oranda genel başkanların kararlarıyla şekillendi.
Görüldüğü üzere siyasal partilerin milletvekili adaylık kriterleri içerisinde öncelikle vurgulanan unsur başvuru ücretleridir. Ücretler, kampanya maliyetleri düşünüldüğünde kabul edilebilir seviyelerde görünmektedir. Partiler arasında en yüksek başvuru ücretini belirleyen CHP iken bu ücreti en asgari seviyede tutan parti ise MHP olmuştur. Bununla birlikte adaylık ücretlerinde partilerin kadınlara, gençlere ve engellilere pozitif ayrımcılık yaptığı açıktır. Öte yandan 6 Şubat depremlerinin açtığı yaralar da bu noktada unutulmamıştır. Buna yönelik olarak AK Parti, başvuru ücretlerinin AFAD’a bağışlanmasını istemiş; CHP ile birlikte Saadet Partisi ve Demokrat Parti, deprem bölgesi adaylık başvurularından ödenti alınmayacağını belirtmiş; HDP ise depremzedelerden herhangi bir ücret talep etmemiştir.
Siyasal Partilerin Aday Belirleme Süreci: Yöntemler ve Uygulamalar
Teorik düzlemde varlık sebebi, iktidar konumunu elde etmek ve/veya iktidara ortak olmak olan siyasal partilerde milletvekili adaylarının belirlenmesi hayati derecede kritik konuların başında gelir. Zira partiler, büyük ölçüde belirledikleri adayların nitelikleri çerçevesinde seçmenlerden oy alacaklardır. Bu noktada milletvekili adaylarının belirlenmesinde kullanılan usul ve esasların ne denli demokratik olduğu, başka bir ifadeyle parti içi demokrasinin hangi parametrelerde uygulandığı konusu önem kazanır.
Türkiye’de 2023 seçimleri yaklaşırken milletvekili adaylarını belirleme süreci, siyasal partilerin tüzükleri ve seçim yönetmelikleri doğrultusunda belirledikleri kriterlere göre kabul ettikleri başvuruların değerlendirilmesi ekseninde gerçekleşti. Bu kriterler; adayın parti programına uygunluğu, toplumda kabul gören değerleri benimsemesi, siyasi tecrübesi, eğitim düzeyi ve toplumsal ilişkileri gibi unsurlardan oluştu. Aday belirleme usulleri ise merkezi yoklama, teşkilat yoklaması, elektronik ortamda ön seçim ve lider ataması şeklinde uygulandı.
28. Dönem TBMM Seçimleri için belirlenen aday adaylık kriterleri dikkate alındığında, siyasal partilerin aday tespit süreçlerinde pratik bağlamda kısmen de olsa birbirlerinden farklılaştıkları ifade edilebilir. Karşılaştırmalı olarak incelendiğinde, milletvekili adaylarını belirleme hususunda AK Parti ile CHP’nin merkezi yoklama ve teşkilat yoklaması usullerini takip ederek diğer partilerden ayrıştığı söylenebilir. Bunun yanında AK Parti’nin elektronik ortamda ön seçim uygulamasını benimsemesi parti içi demokrasi açısından dikkate değerdir.
Aday listelerinin oluşum sürecinde parti liderleri ve parti üst kurulları belirleyici olmuştur. Yukarıda adaylık kriterleri incelenen bütün partiler için geçerliğini korur görünümdeki bu durum, aday tespit süreçlerinde çoğunlukla parti içi atama yönteminin kullanılmasıyla ilişkilidir. Örneğin CHP, en az bir yıllık parti üyeliği şartını kullanarak çeşitli toplumsal ve ideolojik grupları temsilci havuzundan çıkarmıştır. HDP, eşitlik normlarına aykırılık gerekçesiyle benzer kısıtlamayı kullanmıştır. Benzer şekilde MHP ve Saadet Partisi de seçmen tabanlarını göz önünde bulundurur şekilde aday tespit sürecini parti üst kurullarının kararları doğrultusunda işletmiştir. AK Parti, İYİ Parti ve DEVA gibi partiler ise anayasal hükümler dışında bir kısıtlamaya gitmeyerek siyasi figürlerin geneline hitap eden adaylık sistemi oluşturmuş görünmektedir.