Kriter > Dış Politika |

Somali ve Etiyopya’dan Sudan ve BAE’ye: Türkiye’nin Barış ve İş Birliği Modeli


Ankara Süreci’nin başarılı şekilde nihayete ermesi, yeni dönemde büyük güçlerin ilgisini çekerek kıtada ve kıtanın ötesinde jeopolitik rekabetin şekillenmesinde önemli rol oynayacaktır. Bu bağlamda, bu başarılı süreç sonrasında ilk olarak gündeme gelen konu Sudan ve Birleşik Arap Emirlikleri arasında ara buluculuk olarak görünmüştür. Bu iki ülke arasında ortaya çıkabilecek bir uzlaşı sürecinde de Türkiye’nin rol oynama ihtimali yeni dönemde oldukça önem arz etmektedir.

Somali ve Etiyopya dan Sudan ve BAE ye Türkiye nin
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ve Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed ile ortak basın toplantısı düzenledi. (Mehmet Ali Özcan / AA, 12 Aralık 2024)

Ankara Süreci, Somali ve Etiyopya arasında 1 Ocak 2024’te Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed ve Somaliland Başkanı Muse Bihi arasında imzalanan memorandumdan (MoU) kaynaklı gerilimle başlayan ve ilerleyen süreçte Türkiye’nin diplomatik kolaylaştırıcılığı ve ara buluculuğu ile barışa evrilen bir dönem olarak uluslararası sahnede dikkat çekmiştir. 11 Aralık 2024’te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ve Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed arasında imzalanan Ankara Deklarasyonu, Türkiye’nin çözüm odaklı diplomasisinin somut bir başarısı olarak durmaktadır.

Bu deklarasyon, aynı zamanda bölgesel barış ve iş birliği için bir model niteliğinde bulunmaktadır. Ancak bu Ankara Deklarasyonu’nun oluşturduğu etkiler, sadece Somali ve Etiyopya ile sınırlı kalmayıp Afrika Boynuzu’nun ötesine geçen bir jeopolitik rezonans oluşturma potansiyeline sahiptir. Nitekim bu girişim, Afrika Boynuzu'nda barışı teşvik etmekle kalmayıp, bölgesel iş birliğini artırmaya yönelik önemli katkılar sağlayacaktır. Ayrıca bu süreç sonunda ortaya çıkan tablo, diğer ülkelerin diplomasi modellerini de etkileyebilecek bir şekli ortaya çıkaracaktır. Aynı zamanda Ankara Süreci’nin başarılı şekilde nihayete ermesi, yeni dönemde büyük güçlerin ilgisini çekerek kıtada ve kıtanın ötesinde jeopolitik rekabetin şekillenmesinde önemli rol oynayacaktır. Bu bağlamda, bu başarılı süreç sonrasında ilk olarak gündeme gelen konu Sudan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında ara buluculuk olarak görünmüştür. Bu iki ülke arasında ortaya çıkabilecek bir uzlaşı sürecinde de Türkiye’nin rol oynama ihtimali, yeni dönemde oldukça önem arz etmektedir.

 

Ankara Deklarasyonu’nun Uzun Vadeli Potansiyel Etkileri

Deklarasyon sonrası ortaya çıkan konjonktürde, bölgesel barışın ve özellikle ekonomik entegrasyonun güçlenmesi potansiyeli öne çıkmaktadır. Bu durum aynı zamanda Somali ve Etiyopya ile birlikte Türkiye’nin de yeni ekonomik fırsat alanlarından faydalanmalarına yol açabilecek durumu ortaya koyuyor. Dolayısıyla Türkiye’nin bölgede barış rüzgârı estirmesiyle yeni yatırımlarında artış beklentisi de belirmiştir. Bunların yanı sıra diplomatik olarak uluslararası alanda sorunlara ve krizlere çözüm üretebilen bir aktör olarak Türkiye’nin Doğu Afrika’da yeni belirebilecek kolaylaştırıcılık/ara buluculuk faaliyetleri ile adından bahsettirmesi mümkün görülüyor.

Bu kapsamda ilk olarak Ankara Deklarasyonu ile Somali ve Etiyopya’nın geçmişteki anlaşmazlıkları geride bırakarak yeni dönemde iş birliğine dayalı bir model geliştirme konusunda uzlaşıya varmış olması önemli görülmektedir. Bu süreç sonunda ortaya çıkan tabloda, bölgesel ekonomik entegrasyon açısından önemli bir fırsat penceresi ortaya çıkmıştır. Nitekim bu deklarasyonun anlaşmaya dönmesi durumu ne kadar erken olursa küresel belirsizliğin yaşandığı bölgelerden biri olan Afrika’da kritik bir adım atılmış olacaktır. Böylece Türkiye’nin katkı sağladığı nizamın, uzun vadede Doğu Afrika ülkeleri başta olmak üzere kıtadaki farklı bölge ülkelerine model oluşturması ve bölgesel barış ve ekonomik olarak karşılıklı bağımlılığı artırması beklenmektedir.

İkinci olarak Ankara Deklarasyonu’na dair yapılabilecek en önemli çıkarımlarından biri barış ortamının sağlanması ile birlikte iş birliği imkanlarının artacak olması ve ekonomik iş birlikleri ile barışın korunmasına ve sürekliliğine sağlanacak katkıdır. Bu kapsamda Somali ve Etiyopya arasında ticaret yollarının oluşturulması ve geliştirilmesi, Türk iş insanları ve uluslararası yatırımcılar için birçok yeni fırsatı ortaya çıkaracaktır. Kaldı ki Türkiye’nin son dönemde Somali’de başlatmış olduğu yeni girişimler ve yatırımlarla birlikte bölgesel iş birlikleriyle ortaya çıkabilecek yeni fırsatlar, Türkiye’nin Afrika’da kazan-kazan politikasını konsolide eden bir durumu ortaya çıkaracaktır. Türkiye’nin altyapı, enerji, inşaat ve lojistik alanlarındaki tecrübesi, tüm bölge için sürdürülebilir kalkınma projelerinin oluşmasına imkan tanıyacaktır.

Son olarak küresel belirsizliğin yoğun olarak yaşandığı ve çeşitli kriz konularının bulunduğu Afrika Boynuzu’nda mevcut siyasi istikrarsızlıklar ve çatışmalar dikkate alındığında, Ankara Deklarasyonu gibi uzlaşıya dayalı çözümlerin yaygınlaşması, bölgesel çatışma risklerini azaltıcı etkiye sahip olacaktır. Nitekim Ankara Deklarasyonu bağlamında sadece Somali Federal Hükümeti’nin egemenliği altında Etiyopya’ya tanınan yalnızca denize ticari erişim hakkı, uluslararası hukuk çerçevesinde çözüm üretmenin bir örneği olarak bulunmaktadır. Bu durum bir yandan Somali’nin toprak bütünlüğüne, bağımsızlığına ve egemenliğine yönelik güvenceyi teyit ederken; diğer yandan Etiyopya’nın ticari amaçlarla Cibuti Limanı dışında farklı bir ülkeden alternatif oluşturmasına da güvence oluşturmaktadır. Nitekim Türkiye’nin kolaylaştırıcılığında ortaya çıkan bu durum, bölge ülkelerinin dikkatini çekmiştir. Dolayısıyla Ankara Deklarasyonu’nun farklı bir versiyonunun Sudan ve BAE arasında da uygulanabilir bir diplomatik zemin sağlaması, yeni dönemde mümkün olabilir. Bu kapsamda yukarıda bahsi geçen ikinci husustan hareketle, Sudan ve BAE arasında bir uzlaşı ortamı oluşursa, Kızıldeniz ticaret yolları ve bölgesel ekonomi için stratejik bir kazanç durumu sağlanması muhtemeldir.

Türkiye, Somali ve Etiyopya’daki barışı sağlayan kolaylaştırıcılık/ara buluculuk rolüyle uluslararası arenada itibar kazandığı yadsınamaz bir gerçektir. Birçok kişinin ihtimal vermediği bu barış ve uzlaşı durumu, Türkiye’nin diplomatik manevra kabiliyetini ve becerilerini gözler önüne sermiştir. Sudan’daki iç karışıklıklar ve BAE’nin bu krize yönelik etkileri dikkate alındığında, Türkiye’nin dengeli bir diplomasi yürüterek taraflar arasında uzlaşı sağlama potansiyeli, Sudan’daki krizin çözümüne yönelik önemli bir fırsat olarak bulunmaktadır.

Somali Adalet ve Anayasal İşler Bakanı Hassan Moallin Muhamoud Sheikhali
Somali Adalet ve Anayasal İşler Bakanı Hassan Moallin Muhamoud Sheikhali'den Türkiye'nin Afrika'daki ara buluculuk rolüne övgü. Sheikhali, Somali ile Etiyopya arasında imzalanan Ankara Bildirisi'nin ardından, AA muhabirine, Türkiye-Somali ilişkilerine ve Ankara'daki temaslarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. (Evrim Aydın / AA, 12 Aralık 2024)

 

Sudan ve BAE Arasında Ara Buluculuğa İlişkin Türkiye’nin Potansiyel Rolü

Türkiye’nin, Somali ve Etiyopya arasında oluşturduğu uzlaşı modeli, Sudan ve BAE arasındaki gerilimli ilişkilere uyarlanabilir bir durum ortaya koymaktadır. Özellikle Sudan’ın da kıyısı bulunduğu Kızıldeniz’in ve ülkenin stratejik önemi ile Türkiye’nin Sudan ile köklü tarihsel ilişkileri dikkate alındığında, Türkiye’nin bu bölgede ara buluculuk yapma kapasitesinin oldukça yüksek olduğu görülmektedir.

 Türkiye’nin dengeli ve tarafsız diplomasi anlayışı, Sudan içindeki Sudan Ordu Güçleri (SAF) ve Hızlı Destek Kuvvetleri (RSF) arasındaki çatışmaları azaltmak için bir temel sunabilir. Aynı şekilde, BAE ile Sudan hükümeti arasındaki gerilimlerin çözülmesi, Türkiye’nin bölgesel barış için çözüm odaklı yaklaşımıyla oldukça mümkün görülmektedir. Türkiye’nin Sudan’da bir barış ortamı sağlanmasına yönelik desteğe hazır olması, Sudan halkının yaralarının sarılması ve Sudan’ı yeniden ayağa kaldırmak için yeniden inşasına destek verebilecek yeterli kurumsal kapasiteye sahip olması, Sudan’da çatışma sonrası süreçte yeniden yapılandırmaya destek sağlayacaktır. Bu süreçte Sudan’da, Türkiye ve yabancı yatırımcılar için yeni ekonomik fırsat alanları ortaya çıkacaktır.

Nitekim Sudan’daki liman altyapısının geliştirilmesi ve Kızıldeniz’deki ticari hatların modernizasyonu, Sudan’a ekonomik katkı sağlayarak Sudan halkının yaralarının sarılmasına destek olabilir. Aynı zamanda böylesi potansiyel bir uzlaşı, BAE’nin ticari çıkarları için Sudan’da barış ortamı sonrası resmi hükümetle iş birliğini de mümkün hale getirebilir. Aksi durumda Sudan halkının mutlak kaybeden olduğu sıfır toplamlı bir oyunda BAE’nin küresel imajının zedelenmesinin devamı söz konusu olacaktır. Türkiye’nin kazan-kazan anlayışı ile Sudan ve BAE arasında bir uzlaşı, herkese kazandıracak ve çok toplamlı bir oyunun oluşmasına da fırsat sağlayacaktır.

Böylesi muhtemel bir sürecin başlaması ve uzlaşıyla sonuçlanması sonrasında Sudan’da aktörler arasında iç politik istikrarsızlığın da zaman içinde sona ermesi mümkün kılınacaktır. Bu kapsamda Sudan içinde farklı etnik ve politik gruplar arasındaki diyaloğun sağlanmasında da etkin bir rol oynanması eş zamanlı olarak muhtemel olabilir. Dolayısıyla Türkiye’nin Ankara Deklarasyonu’nda olduğu gibi Sudan’da da ara buluculuk girişiminin başlaması ülkede toplumsal barışın tesisine katkı sağlayabilir.

 

Sonuç

Günün sonunda Ankara Süreci, sadece Somali ve Etiyopya arasındaki krizi çözmekle kalmamış aynı zamanda küresel belirsizlik döneminde krizlerin çözümüne yönelik Türkiye’nin barışı önceleyen ve çözüm odaklı diplomasi anlayışına önemli bir örnek oluşturmuştur. Sudan ve BAE arasındaki muhtemel bir diplomasi sürecinin başlatılması, Türkiye’nin kazan-kazan anlayışını ticari ve ekonomik anlayışın yanında barışa yönelik olarak da daha geniş bir jeopolitik alana taşıyacaktır. Bu sürecin başarıyla yürütülmesi, sadece bölgesel barış açısından değil, aynı zamanda küresel istikrarın da güçlenmesi açısından da önem arz etmektedir. Türkiye’nin bu rolü, küresel belirsizlik ortamında bölge ülkelerinin siyasi ve ekonomik kalkınmasına uzun vadede büyük katkılar sunacaktır.

 


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası