Dünya üzerinde teknolojinin ve küreselleşmenin de etkileriyle bir yandan hızlı değişimler yaşanırken diğer yandan bilgi ve iletişim teknolojilerindeki şaşırtıcı yenilikler; toplumsal hayatı, yönetim biçimlerini, kurumsal pratikleri dönüştürmüştür. Dijital çağ olarak adlandırdığımız ve iletişim olanaklarının çeşitlilik kazandığı bu çağda, teknolojik gelişmeler, klasik siyasal yapıların ve demokrasi anlayışlarının da süreçten etkilenmesine vesile olmuştur.
Dijitalleşme, vatandaşların bilgi ve iletişim teknolojileri aracılığıyla politikalara daha fazla etki etmesini mümkün kılmıştır. Bu gelişmeler, yönetim sürecine dâhil olan tüm paydaşların uzlaşısını temel alarak, bilgi ve iletişim teknolojilerinden faydalanmak suretiyle vatandaşların çeşitli alanlarda karar alma süreçlerine katılımını teşvik eden etkili mekanizmaların oluşmasına katkı sunmuştur.
Kamu, özel sektör ve sivil toplumu ortak bir zeminde bir araya getirerek, hesap verebilirlik, şeffaflık ve etkinlik gibi unsurları dijital ortamda uygulamaya imkân sağlayan yönetişim, bu özellikleri dijital platformlar aracılığıyla gerçekleştirmektedir.
Dijitalleşme ve Katılım
Teknolojik gelişmelerin hız kazanmasıyla birlikte vatandaşların sosyal ve siyasi alanlara etkin katılımlarının önemi artmıştır. Bu bağlamda, dijital uygulamalar üzerinden vatandaşların yerel ve ulusal düzeydeki sorunları belirleme süreçlerine katılımı ve geri bildirimlerinin toplanması, karar alıcılar için önemli bir bilgi kaynağı haline gelmiştir. Devlet-vatandaş ilişkisinde bireylerin sosyal ve siyasi alanlara aktif katılımlarının gittikçe önem kazanması, yaşanan dönüşümler sonucu ihtiyaç alanlarının farklılaşmasına sebep olmuştur. Birçok alanda teknolojinin ilerlemesi, dinamik hizmet sunumunu gerekli kılarak karar alıcılar ve vatandaşları çift yönlü daimi bir etkileşime sürüklemektedir.
Dijital gelişmelerin yön verdiği dönüşüm alanlarında öne çıkan büyük veri, yapay zekâ, bulut bilişim ve blokzincir gibi teknolojiler, verilerin toplanıp dağıtılmasına ve analizler yoluyla hızlı çözüm üretimine ve hizmet sunumunun kolaylaştırılmasına imkân sağlamaktadır.
Dijitalleşmenin etkisiyle ortaya çıkan yeni uygulama ve yöntemlerin oluşturduğu fırsatlar, yeni katılım usullerini de beraberinde getirmiştir. Siyasal süreçlere canlılık katan bu kavramlar, teknolojik dönüşümlerin etkisiyle yönetişimci yaklaşımları güçlendirmiştir. Dünyada ve Türkiye’de dijital devlet pratiklerini geliştirmek için tetikleyici rolü üstlenen bu yaklaşımlar, siyasi süreçlerde vatandaş katılımını artırmaya, hizmet sunumunu erişilebilir kılmaya ve halkın doğrudan karar alma süreçlerine katılımlarını sağlamaya yönelik avantajlar barındırmaktadır.
Dijital katılım imkânlarıyla vatandaşlar, yöneticilere kolayca ulaşabilecekleri kanallara kavuşmaktadır. Özellikle yerel yönetimlerde dijitalleşmenin etkileri, vatandaşların dikey ve yatay iletişimler yoluyla aktif rol alabilecekleri çeşitli platformların doğmasına olanak sağlamaktadır. Bu platformlar, vatandaşların kurumsal hedeflerin gerçekleştirilmesine ve etkin hizmet sunumuna katkı sağlamalarına da imkân sunuyor. Dijital uygulamalar aracılığıyla blog, forum, web sohbeti, sosyal ağlar, e-dilekçeler, kamuoyu yoklamaları, bütçe ve politika simülasyonları gibi platformların vatandaş erişimine açık olması, bir yandan vatandaşları etkin aktörler haline getirirken diğer yandan vatandaşların bilgi edinmesini destekleyerek önemli tartışma platformları sunuyor ve yeni stratejilerin oluşturulmasını sağlıyor. Hedeflerin belirlenmesine katkıda bulunan bireyler, politika yapımında oluşturulacak yol haritasına daha sahiplenici yaklaşıyor. Kullanıcı dostu formatlarda geliştirilen yazılımlar sayesinde; dinleme, konuşma, paylaşma, iş birliği yapma ve danışma gibi farklı katılım türleri destekleniyor. Bu bağlamda, vatandaşlara daha fazla söz hakkı verilmesi ve vatandaşların karar alma süreçlerinde etkili olmalarını sağlamak için çeşitli uygulamalar geliştiriliyor.
Dijital Katılım İçin Yeni Bir Yöntem: Açık Veri
Teknolojinin beraberinde getirdiği veri trafiği ve bu verilerin etkin bir şekilde nasıl kullanıldığı ve katılımın artırılmasına yönelik hangi adımların atılabileceğini tespit etmek adına yeni stratejiler gerekmektedir. Açık veri bu açıdan öne çıkan yenilikçi yöntemlerden birisidir. Açık veri, kamu politikaları tasarımında nüfustan altyapıya, sürdürülebilirlikten ulaşıma, çevreden güvenliğe ve ekonomiye kadar pek çok alanda incelemek ve planlama yapmak amacıyla kullanılabilmektedir. Geliştirilen dijital uygulamalarda açık veri kullanımının kamu politikalarının tasarımı ve formülasyonunda bıraktığı etkiyi açıkça gösteren ve politika oluşturma süreçlerinde açık verinin rolünü ve katkılarını ortaya koyan birçok örnek mevcuttur. Dijital devlet uygulamaları ve açık veri, yerel yönetimler de dâhil olmak üzere tüm aktörleri ortak bir zeminde birleştiren yönetişim yapısıyla kamu hizmetlerinde vatandaş katılımını artırabilmektedir. Bu sayede politika geliştiren tarafta atılmak istenen adımlar daha şeffaf süreçlerle yürütülebiliyor.
Açık veri uygulamalarının artması, yenilikçi politikaların geliştirilmesine, halkla ilişkilerin güçlenmesine, kamu hizmetlerinin kalitesinin artmasına, şeffaflığın ve hesap verebilirliğin sağlanmasına, vatandaş katılımının artmasına ve sivil toplum ile demokrasinin güçlenmesine olanak sağlıyor.
Öte yandan her bir yeni dijital uygulama, birtakım riskleri de beraberinde getirmektedir. Dijital yollarla vatandaş katılımını içeren ve yeni avantajlar sunan platformlar, sağladıkları imkânlarla iletişimi kolaylaştırırken kullanıcıların istemleri dışında da izlenmesine sebep oluyor ve rızasız paylaşılan bilgilerle kişi mahremiyetlerini tehlikeye atabiliyor. Bilgi almak amaçlı dijital platformları kullanan her vatandaş karşılığında birtakım bilgilerini de paylaşmak durumunda kalıyor. Bu bilgilerin depolanarak internet ortamına aktarılması demokratik ve katılımcı uygulamaların gelişimine katkı sunduğu gibi ulusal ve yerel anlamda hizmet kalitesinin artırılması amacıyla işlenerek veri gizliliği ve güvenliği anlamında zorlukları da beraberinde getiriyor. Veri ekosistemleri yeni iş imkânlarının ortaya çıkmasını ve girişim alanlarında ilerleme kaydedilmesini sağlarken diğer yandan önlemlerin alınmasını gerekli kılıyor.
Yerelde Açık Veri Uygulamaları
Merkezi ve yerel yönetimlerde de birçok alanda açık veriden faydalanarak geliştirilen dijital platformlar mevcuttur. Türkiye de bu alanlarda ulusal ve yerel düzeyde projeler yürütmekte ve açık veri platformlarını geliştirmektedir.
Örneğin Ulusal Akıllı Şehir Açık Veri Platformu (ULASAV), T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından verilerin ücretsiz olarak yayınlandığı, belediyeler ve iştirakleri ile diğer paydaşlar tarafından üretilen verilerin ortak bir zemin üzerinden sunulduğu platform olarak tasarlanmıştır. Platformda paylaşılan veriler aracılığıyla belediyelerin kamu hizmetlerinde iyileştirmelere gidebilmesi ve analizler sayesinde yeni uygulamalar geliştirebilmesi kamu hizmetlerindeki verimliliği arttırmaktadır.
Yerel yönetimlerde Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından geliştirilen Konya Açık Veri Portaline baktığımızda şehre ait çeşitli verilerin yer aldığı ve her kesimin erişimine açık bir platform görüyoruz. Veri kullanımının etkin kamu hizmetine dönüşebilmesi amacıyla kurulan bu portal, mevcut verilerin işlenerek değere dönüşmesine katkı sunuyor. Afet ve Acil Durum Yönetimi, Çevre, Enerji, Ekonomi, Hareketlilik, Sağlık, Sosyal Belediyecilik, Tarım, Yaşam ve Yönetişim gibi farklı kategorilere ayrılan her başlıktaki veri setleri, tek kaynaktan kullanıcıların erişimine imkân sağlıyor. Bu verilerin kullanılmasıyla ilgili kullanıcılara yeni iş seçenekleri doğuyor, çeşitli girişimlere ve projelere katkı sunuluyor.
Bu ve bunlara benzer birçok platformun, politika geliştiriciler ve hizmet sağlayıcılara sunduğu verilerle politika formülasyonlarına katkı sağlaması oldukça kıymetli. Paylaşılan verilerle kamu hizmetlerini ve yaşam kalitesini iyileştirmeye yönelik girişimlerin teşvik edilmesi, farklı paydaşlar arasında iş birliğinin arttırılması çabaları da sürekli bir ilerleme kaydetmeye öncülük ediyor.
Dijital alandaki ilerlemeler, devletlerin güçlü yazılımlar ve yasal düzenlemeler yoluyla mücadele etmesini zorunlu hale getiriyor. Türkiye’de de bu alanda teknolojik altyapının sağlanması kadar hukuksal altyapının da sağlanmasına ve açık veri mevzuatının geliştirilmesine yönelik çalışmalara devam edildiği biliniyor.