Kriter > Dosya > Dosya / İdlib Çatışması |

Batı Medyasının İdlib Yaklaşımı


İdlib’de Türk askerine yönelik gerçekleşen saldırıların ardından Türkiye’nin sınır kapılarını açtığını duyurması, “mülteci endişesi” yaşayan Avrupa medyasının en çok dikkat kesildiği konulardan biri oldu. Haberlerde Yunanistan ve Bulgaristan gibi ülkelerin illegal mülteci girişini durdurmak için hazırlandığı aktarıldı.

Batı Medyasının İdlib Yaklaşımı

İdlib’de devam eden gerilim Batı basınında çokça konuşuldu. Bu konu üzerine yoğunlaşan haberlerde Türkiye ve Suriye rejimi arasındaki gerginliğin yanı sıra Türkiye’nin Rusya ve Amerika ile ilişkileri de geniş yer buldu. Türkiye’nin bölgede gerçekleştirdiği temizlikten sonra özellikle İdlib’e tekrar Esed yanlısı birliklerin hakim olmasına izin vermeyeceği ve Türk askerlerine yönelik saldırıların karşılığını bulacağı mesajı birçok haberde vurgulandı. Son olarak İdlib’de Türk askerlerine yönelik gerçekleştirilen hain saldırıyla 34 askerimiz şehit oldu. Bu gelişmeyle beraber Rusya ve Türkiye arasındaki gerilim daha da tırmanırken Amerika Türkiye’nin yanında yer aldığını belirtti. Avrupa ülkeleri ise Türkiye’nin saldırının ardından Avrupa’ya gitmek isteyen mültecilere sınır kapılarını açması ile mültecilerle nasıl baş edebilecekleri konusuna yoğunlaştı.

İngiliz Medyası İngiltere basınının önde gelen medya kuruluşları Türkiye’nin İdlib konusundaki politikasıyla ilgili haberlerinde ortak temalar üzerinde durdular. Özellikle BBC, The Guardian, Daily Mail, Daily Express ve Reuters benzer haberlere imza attı. Bu mecralarda konuyla ilgili yer alan haberlerde, İdlib’de öncelikle Şubat başında Türk askerilerinin şehit edilmesinin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın söylemlerinin sertleştiği ve Esed’i tehdit etmeye başladığına dikkat çekildi. Rusya destekli Suriye güçleri ile Türkiye destekli gruplar arasında çıkan silahlı çatışmaların yoğunlaştığı kaydedilen haberlerde, Erdoğan’ın Türk askerlerine saldırı durumunda rejim unsurlarına anında karşılık verileceği sözlerine de özellikle yer verildi.

Haberlerde dikkat çekilen bir diğer önemli başlık ise İdlib’de artan tansiyon sebebiyle Türkiye sınırına doğru ilerleyen Suriyeli sayısı oldu. Türkiye’nin zaten çok sayıda Suriyeliye ev sahipliği yaptığı belirtilerek bu durumun Türkiye’yi olumsuz etkileyebileceği kaydedildi. Özellikle Birleşmiş Milletler’in (BM) bölgedeki gözlemlerine yer verilen haberlerde, İdlib çevresinde bir insanlık dramı yaşandığı ve siviller için İdlib’de güvenli sığınakların bulunmadığı ifade edildi. Sınırda biriken insan sayısının en üst düzeye ulaştığı ve savaşın başladığı günden itibaren şimdiye kadar yaşanan insani krizlerin en büyüğünün yaşandığı aktarıldı.

 

Düşmanlık Vurgusu

Türkçe yayını da bulunan Independent gazetesi ise İdlib’de Türk askerine yönelik ilk saldırıda Türk askerlerinin şehit edilmesinden sonra Esed ile krizin büyüdüğü ve düşmanlığın daha arttığına işaret etti. “Esed güçleri tarafından 5 Türk askerinin öldürülmesi, düşmanlığı ölümcül dereceye getirdi” başlıklı haberde, Suriyeliler için artık Türkiye’nin de güvenli bir sığınak olmadığı, çünkü iç politikadaki baskılar yüzünden artık Suriyelilerin ülkede istenmediği de öne sürüldü.

İngiliz medyasının yayınladığı en dikkat çekici haberlerden biri de “Üçüncü Dünya Savaşı: Erdoğan Suriye ile çatışmaya girerken Türkiye ABD’den yardım istiyor” başlığı ile Daily Express gazetesinde yayımlandı. Haberde, Türk askerlerinin şehit olmasından sonra Erdoğan’ın Trump ile ilişkilerini tamir ederek Rusya ve Suriye’ye karşı bölgede güç kazanmaya çalışacağı iddia edildi.

 

Guardian

Mülteci Akını Endişesi

İdlib’de Türk askerine yönelik gerçekleşen saldırıların ardından Rusya ve Suriye ile ilişkilerin daha da gerilmesinden korkan Avrupa’nın en büyük endişelerinden birisi şüphesiz doğabilecek bir “mülteci” kriziydi. Bu senaryo 27 Şubat’ta, rejimin saldırısı sonucu 34 Türk askerinin şehit edilmesinden sonra daha çok gündeme geldi. Hem bölgede yaşayan sivil halkın hem sınırda biriken yüzbinlerce Suriyelinin ne olacağı konusunun Avrupa ülkelerini endişelendirdiği yayınlanan haberlere de yansıdı.

Sınıra biriken mülteciler merak konusuyken 34 askerimizin şehit edilmesinin ardından Türkiye’nin sınır kapılarını açtığını duyurması ise bu bağlamda İngiltere medyasının en çok dikkat kesildiği konulardan biri oldu. Türkiye ve Rusya’nın Suriye’deki ilişkilerinin giderek gerildiğini söyleyen haberler saldırıyı “Türk ordusunun son 30 yıldır karşılaştığı en amansız saldırı” olarak tanımladı ve Yunanistan ve Bulgaristan gibi ülkelerin illegal mülteci girişini durdurmak için hazırlandığını aktardı. The Guardian gazetesi ise mülteci sorununun yanı sıra bölgedeki muhtemel TürkiyeRusya çatışmasına dair senaryolar üzerinde durarak, “Rusya ve Türkiye’nin bir sonraki hamlesi Suriye savaşının sonunu belirleyecek” ifadesini kullandı.

 

CNN

ABD Medyası

Amerikan medyasının İdlib krizini Türkiye ve Suriye arasında yaşanan askeri bir çatışmanın ötesinde daha çok Rusya ve Türkiye arasında yaşanan siyasi bir gerilim olarak değerlendirdiği gözlendi. Özellikle Amerikan hükümetine yakınlığıyla bilinen Voice of America (VOA) konu ile alakalı çok fazla habere internet sitesinde yer verdi. Bununla birlikte popüler Amerikan gazetelerindeki haberlerin İdlib’de yaşananları bir “insani kriz” çerçevesinde ele aldığı görülüyor. Haberlerde İdlib çatışmasının alevlenmesinin bölge halkına zarar verdiği ve hem fiziksel şartların hem şiddeti artan askeri operasyonların ve rejim güçlerinin saldırılarının bölge halkına oldukça zarar verdiği belirtiliyor.

Voice of America’da yer alan “Türk Askerlerinin Ölümleri Moskova İle Gerginliği Artırdı” başlıklı yazıda, Şubat başında 5 Türk askerinin Rusya destekli Suriye hava saldırıları sonrası şehit olmasının ardından Türkiye tarafından çok sert söylemlerin yükseldiği, Rusya’nın ise sorunun çözümü için Türkiye ile beraber hareket etmeye hazır olduklarını söylediği aktarılıyor. Yazıda, Trump’ın daha önce Erdoğan’ı arayarak İdlib konusunda destek verdiği de ifade ediliyor. Ancak Amerika-Türkiye ilişkilerinin kısmen Ankara’nın Moskova ile derinleşen bağları nedeniyle gerildiği ve Washington’ın Türkiye izlenimlerinin bu nedenle şüpheli olduğu belirtiliyor. Başka bir haber başlığında yine Suriye krizinde Rusya ile görüşmelerin yetersiz olduğuna dikkat çekiliyor. Amerikan basını, Erdoğan’ın İdlib’i güvenli bir bölgeye çevirme ve rejim güçlerinden temizleme konusunda kararlı olduğunu vurguluyor. Yine VOA’nın “Türkiye ve Rusya İdlib’de İnsani Felaketten Korkuyor” başlıklı haberinde, çok sayıda Suriyelinin sınıra doğru ilerlemesiyle bir mülteci krizinin yaşanacağından endişe edildiği aktarılıyor.

 

Voice of America

Son Saldırının Yansıması

İdlib’de ortaya çıkan çatışma durumu, Müslümanlar için oldukça özel olan Regaip Kandili gecesine denk gelen 27 Şubat’ta had safhaya ulaştı. 34 Türk askeri, rejim güçleri tarafından şehit edildi. Batı basınında yer alan haberlerde, saldırı ile ilgili Türkiye’nin karşıt tarafı olarak doğrudan Rusya işaret edilirken Rusya’nın bu sorumluluğu almaktan kaçındığı belirtildi. “Rusya, Suriye’deki saldırının sorumluluğunu reddetti” başlıklı Washington Post haberinde, “Çatışma Putin ve Erdoğan arasındaki yakın ilişkiyi giderek gerginleştiriyor” ifadelerine de yer verildi.

Amerikan medyası, saldırıyı Türkiye tarafında bir tutum takınarak aktardı. Washington Post, the New York Times, Voice of America, Wall Street Journal ve CNN International’da konuyla ilgili yer alan haberlerde, Türkiye’nin saldırı nedeniyle oldukça tepkili olduğu ve bu yüzden Suriye’ye yönelik müdahalesini yoğunlaştırdığı belirtildi. Haberlerde genel olarak Türkiye’nin NATO üyesi bir ülke olduğuna dikkat çekilirken, Amerika’nın S-400 meselesi nedeniyle Türkiye’ye askeri yardımda bulunmaktan kaçındığı da ifade edildi. Saldırıyı “Hava Saldırısı Suriye’deki Türk Kuvvetleri’ne Çarptı, Tansiyonun Yükselmesinden Korkuluyor” başlığıyla duyuran NYT ise haberinde Rus yetkililerin, “Türk tarafı, topçu ateşi ve keşif ve saldırı uçağı ile yasa dışı silahlı oluşumları desteklemeye devam etti” ifadelerine yer verdi. Ayrıca Suriye’nin Türkiye’ye yönelik saldırılarının Türkiye’yi daha derin bir şekilde savaşa sürüklediği öne sürüldü.

 

The Wall Street Journal

Savaş Çığırtkanlığı

Voice of America da, Türkiye’nin özellikle Suriyeli siviller için İdlib’de bir “uçuşa yasak bölge” istediğini vurguladı. Sağmuhafazakar görüşe sahip ve Türkiye hakkında genelde en kötü senaryoları çizen Wall Street Journal ise “Türk birlikleri Suriye’nin son isyancı kalesinde kaybetti” başlıklı haberinde 34 askerin şehit edildiği saldırının Türkiye’yi 3’üncü dünya savaşına götürdüğünü iddia etti.

İdlib’de yaşananları bir “Türkiye Rusya” çatışması olarak gören Washington Post gazetesi ise “Rusya ve Türkiye Çatışırken Suriye’de Bir Felaket” başlıklı haberinde Suriye’de şimdiye kadar görülen en büyük ikinci felaketin yaşandığını söyleyerek Esed’in bölgedeki saldırılarını arttırdığını belirtiyor. CNN de Esed saldırılarının kadınları, çocukları ve masum insanları nasıl zor şartlarda yaşamaya mecbur bıraktığını ele alarak bu durumu, “Suriyeliler acımasız bir rejim saldırısını alt etmek için umutsuz bir yarış içindeler” başlıklı haberiyle duyurdu. Suriyelilerin, Türkiye’nin bölgede hakimiyet kazanarak sınırda yaşayan mültecilerin evlerine dönmesine izin vermesini Esed rejimi altında yaşamaya tercih edecekleri belirtildi.

FOX ise diğer Amerikan mecralarına benzer şekilde haberlerinde Türk askerlerine zarar gelmesinin Erdoğan’ı kızdırdığını ve Rusya ile masada müzakere ederek sorunları çözme yolundan uzaklaştırdığını vurguladı. İdlib krizinde Türk askerlerinin şehit edilmesinin ardından Suriye helikopterinin vurulmasını bu eksende değerlendiren haberlerde, İdlib’den 700 bin Suriyelinin çıkmak zorunda kaldığına da değinildi.

Wall Street Journal ise haberlerinde, Suriye’de yaşananları Türkiye ve Rusya arasında gerçekleşen bir “Proxy War- Temsili Tarafların Savaşı” olarak tanımlayarak Türkiye’nin bu çatışma için bir çözüm bularak yaşanabilecek daha büyük bir insani krizin önüne geçmeye çalıştığına dikkat çekiyor.

 

The Telegraph

Farklı Bakış Açısı

Küresel bir sorun haline gelen Suriye savaşı ve İdlib krizini Batı medyasın ele alışı farklı temalar etrafında şekillendi. İngiltere medyası, konuyu önceleri Erdoğan-Esed çatışmasının kızışması ve Türkiye’nin sahada ve söylemde giderek sertleşen bir politika uygulaması bağlamında değerlendirirken 34 şehit verilmesinin ardından atmosferin tahmin edilenden daha da sertleştiği ve Avrupa için bir “mülteci krizinin” yaşanabileceği yönünde ele aldı.

Amerikan medyası ise bu krizin asıl öznelerinin Rusya ve Türkiye olduğunu belirterek iki ülke arasındaki ilişkilerin oldukça gerildiği mesajına odaklandı. Amerika’nın İdlib konusunda Rusya’ya karşı Türkiye’nin operasyonlarını desteklediği, bölgedeki insani krizler için Türkiye’nin yardımlarını gerekli gördüğü şeklindeki değerlendirme Amerikan basınının haberlerine yansıdı. Ancak haberlerde Amerika’nın Türkiye’ye yardımı için öncelikle Türkiye’nin Rusya ile gerçekleştirdiği S-400 anlaşmasını feshetmesi gerektiği ifadesine yer verildi. Konuyla ilgili tüm aktörlerin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi ve hem masum sivillerin hem askerimizin zarar görmeden bölgeye barışın gelmesi ise tüm Türkiye’nin duası.


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası