Kriter > Ekonomi |

Çalışma Hayatında 2020


Türkiye’de ilk vakanın görüldüğü mart itibariyle alınan tedbirlerle sosyal koruma kalkanı çerçevesinde işçilere ve hanelere yaklaşık 45 milyar Türk Lirası ödenmiştir (10 Aralık 2020 itibariyle). Her ayın ilk haftasında aylık olarak yapılan kısa çalışma ve nakdi ücret desteği ödemeleri bu rakamın daha da artacağını göstermektedir.

Çalışma Hayatında 2020

2020’ye damgasını vuran ve etkileri halen devam eden Covid-19 salgını, hayatın her alanını etkilediği gibi çalışma hayatını da önemli ölçüde etkiledi. Dünyanın farklı ülkelerinin yapmaya çalıştığı gibi ülkemiz de bir taraftan virüsün yayılmasını engelleyici tedbirler alırken diğer taraftan da salgının ekonomik ve sosyal etkilerini giderecek tedbirler aldı. Salgın, çalışma hayatında dönüşüm gerektiren bazı alanları görmemizi sağladı. Mesela uzaktan çalışma, ülkemizde özellikle e-satış, yazılım geliştirme, dijital gazetecilik ve benzeri alanlarda yaygınlaşsa da uzaktan çalışmaya uygun olmayan sektörlerde yaygınlaşması çok mümkün görünmüyor. Ancak 2020 boyunca salgının etkisiyle birlikte ortaya çıkan çalışma hayatında dijitalleşmenin daha da yaygınlaşacağı görülmektedir. Bu nedenle 2021’de çalışma hayatında dijitalleşmenin getireceği iş yeri kavramını, bireysel ve toplu iş hukukunu, çalışanların haklarını ve sosyal güvenlik meselelerini daha fazla tartışacağız.

Salgının çalışma hayatına olumsuz etkilerini gidermek için alınan tedbirler 2020’nin en çok konuşulan meseleleri oldu. Muhtemelen aynı konular 2021’in de en çok konuşulan çalışma hayatı meseleleri olacaktır. 2020’de kısa çalışma ödeneğinden yararlanmayı kolaylaştıran düzenlemeler, işten çıkarma yasağı, uzaktan çalışma, çalışma hayatının dijitalleşmesi, dönüşümlü çalışma, ücretsiz izne ayrılan ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan işçiler ile 15 Mart’tan sonra işten çıkarılan ancak işsizlik ödeneğinden yararlanamayan işçilere ödenen nakdi ücret desteği ve gündelikçi çalışanlara verilen yardımlar gibi tedbirler çalışma hayatının temel gündem başlıkları oldu. Çalışma hayatında 2020 boyunca çok sayıda düzenleme yapıldı. Elbette tüm düzenlemeleri ele almak yazının sınırlarını aşacağı için 2020’de çalışma hayatında üzerinde en çok durulan konular ele alınacaktır.

 

Çalışanlara Yönelik Paketler

18 Mart 2020’de salgının etkilerini azaltmak amacıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 21 maddelik “Ekonomik İstikrar Kalkanı” paketi, tedbirler serisinin ilki olarak 25 Mart 2020’de TBMM’de kabul edilerek yasal düzenlemeye dönüştürüldü. 16 Nisan 2020’de ise “Yeni Koronavirüs Salgınının Ekonomik ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun” çıkarıldı. Burada alınan temel tedbirlere ilaveten salgın süresinde ortaya çıkan yeni ihtiyaçlara cevap verecek çeşitli kanuni düzenlemeler, Cumhurbaşkanı kararları, genelgeler ve yönetmelikler yapıldı. Alınan tüm tedbirler salgının etkilerini en aza indirmek, iş yerlerini ve çalışanları korumak üzerine odaklandı. Kısa çalışma ödeneği, nakdi ücret desteği, sosyal destek programı ve iş yerleri için verilen destekler, faaliyetleri tamamen veya kısmen duran/durdurulan iş yerlerinde çalışanlar açısından önemli uygulamalardı. Gelir kaybına uğrayan işçiler ile gündelikçi ve yevmiyeli çalışan işçiler bakımından sosyal koruma kalkanı çerçevesinde yapılan ödemeler önemli sosyal tedbirler oldu. 2020’de çalışma hayatında en fazla konuşulan konular uzaktan çalışma, sosyal koruma kalkanı, kısa çalışma ödeneği, nakdi ücret desteği ve sosyal destekler nedeniyle sosyal devlet uygulamaları oldu.

Van Çiftçileri

Van’da hayvanları için patoz ile kışlık yem hazırlayan çiftçiler, 12 Ekim 2020

 

 

Emekçilere Sosyal Koruma Kalkanı”

Salgın döneminde ihtiyaçlara yönelik geliştirilen “Sosyal Koruma Kalkanı”, salgının çalışma hayatı ve sosyal korumaya ihtiyaç duyan kesimleri için alınan tedbirleri içermektedir. Türkiye’de ilk vakanın görüldüğü mart itibarıyla alınan tedbirlerle sosyal koruma kalkanı çerçevesinde işçilere ve hanelere 10 Aralık 2020'ye kadar yaklaşık 45 milyar Türk lirası ödenmiştir. Her ayın ilk haftasında aylık olarak yapılan kısa çalışma ve nakdi ücret desteği ödemeleri bu rakamın daha da artacağını göstermektedir. Sosyal koruma kalkanı kapsamında 5 başlıkta 8 milyon 400 bin haneye ve 6 milyon 650 bin işçiye ödeme yapılmıştır. Buna göre; sosyal destek programı kapsamında 8 milyon 404 bin haneye 8,4 milyar Türk lirası ödeme yapıldı. Kısa çalışma ödeneği kapsamında 3 milyon 582 bin işçiye 23,3 milyar Türk lirası, nakdi ücret desteği kapsamında 2 milyon 164 bin işçiye 6,5 milyar Türk lirası, işsizlik ödeneği kapsamında 913 bin işçiye 4,5 milyar Türk lirası ödeme yapıldı. Normalleşme desteği kapsamında ise 2 milyon 508 bin işçi için 1,95 milyar Türk lirası destek verildi.

 

Kısa Çalışma Ödeneği ve CBK’lar

Kısa çalışma ödeneği, faaliyetlerini kısmen ve tamamen durduran iş yerlerinin işçilerine verilen bir ödenek olarak salgın boyunca işçiler için önemli bir koruma kalkanı oldu. Kısa çalışma ödeneğinden yararlanma şartları kolaylaştırıldı ve ödeme süreleri artırıldı. Kısa çalışma ödeneği yasaya göre 3 ay süreyle ödenebilmesine rağmen salgın nedeniyle süre uzatımları yapılarak Nisan-Aralık 2020 döneminde 9 ay boyunca ödendi. 23 Aralık 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile kısa çalışma ödemelerinin süresi bu sefer 28 Şubat 2021’e kadar uzatıldı. Cumhurbaşkanımıza, 17 Kasım 2020’de yürürlüğe giren yasal düzenlemeyle kısa çalışma ödeneğini 30 Haziran 2021’e kadar uzatma yetkisi verildi. Dolayısıyla salgının etkilerinin devam etmesi durumunda kısa çalışma ödeneğinin ödeme süresini 30 Haziran 2021’e kadar devam ettirmek Cumhurbaşkanı kararı ile mümkün olacaktır. Kısa çalışma ödeneği olarak 10 Aralık 2020’ye kadar 3 milyon 582 bin işçiye 23,3 milyar Türk lirası ödeme yapıldı. Ödemeler devam ettiği ve yeni talep imkanı getirildiği için bu rakamın daha artacağı açıktır.

Kısa çalışma ödeneğiyle ilgili önemli sayılabilecek bir başka Cumhurbaşkanı Kararı ise 1 Aralık 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı. Bu kararlarla kısa çalışma konusunda üç önemli düzenleme getirildi. Buna göre (1) 30 Haziran 2020 öncesi başvuru yapmayan iş yerleri de kapsama alındı, (2) daha önce ödenekten yararlanan iş yerlerinin ilave işçileri için de kısa çalışma talebinde bulunabilmesine imkan sağlandı, (3) kısa çalışma ödeneği olarak ödenen sürelerin işçilerin işsizlik ödeneklerinden mahsup edilmeyeceği hususu düzenlendi.

Salgının etkisiyle çalışma hayatına giren yeni bir uygulama normalleşme desteği oldu. Normalleşme desteği salgının iş gücü piyasasına etkilerini en aza indirmek ve istihdamı desteklemek amacıyla çıkarılan bir düzenlemedir. Normalleşme desteğinde; kısa çalışma ödeneğinden yararlanan sigortalıların iş yerindeki kısa çalışmasının sona ererek normal çalışma sürelerine dönmeleri ile nakdi ücret desteğinden yararlanan sigortalı için haftalık normal çalışma süresine dönülmesi durumlarında işverenlere prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan işçi ve işveren hissesi primlerinin tamamı tutarında prim desteği sağlanıyor. 10 Aralık 2020 itibarıyla “normalleşme desteği” olarak 2 milyon 508 bin işçi için 1,95 milyar Türk lirası destek verildi.

65 Yaş Üstü Sokağa Çıkış Saati

İstanbul’da koronavirüs salgını kapsamında alınan önlemler nedeniyle sokağa çıkmaları kısıtlanan 65 yaş ve üzeri ile kronik rahatsızlığı olan kişiler istisna uygulanması kapsamında ilk defa sokağa çıktı, 10 Mayıs 2020

 

2020’de Çalışma Hayatında Diğer Gelişmeler

2020 içinde çalışanlarla ilgili bir dizi kararlar alınmıştır. Risk grubunda olan kamu çalışanlarının izinli sayılmaları sağlanmış, kamu çalışanlarının uzaktan ve dönüşümlü çalışabilmesine imkan verilmiş ve özel sektörün de bunları uygulamaları önerilmiştir. Salgından korunmak için iş yerleri ve çalışanlar için çok sayıda tedbir alınmış ve rehberler yayınlanmıştır. Ayrıca kamu görevlilerinin salgınla mücadelede gösterdiği başarılar 2020’de önemli gündem maddelerinden biri olmuştur.

Salgınla mücadelede Türkiye’ye özgü yöntemler ve organizasyonlar da ortaya çıktı. Bu başarılı organizasyonlarından biri de Vefa Sosyal Destek Grup’larıdır. Tıpkı sağlık çalışanları gibi bu gruplar da sosyal alanda en önde ve risk alarak çalıştılar ve çalışmaya devam ediyorlar. İçişleri Bakanlığı koordinasyonunda görev yapan Vefa Sosyal Destek Grupları yaklaşık 140 bin kamu görevlisinden, 8 bin civarında da Sivil Toplum Kuruluşu (STK) gönüllülerinden oluşuyor. Sokağa çıkma yasağı nedeniyle özellikle tek başına yaşayan ve ihtiyaçlarını karşılayacak yakını bulunmayan 65 yaş ve üstü ile kronik rahatsızlığı olan vatandaşlarımızın temel ihtiyaçlarını karşılamak için Vali/Kaymakamların başkanlığında oluşturulan Vefa Sosyal Destek Grupları, vatandaşlarımızın maaş ödemeleri, sosyal yardımları, market ihtiyaçları, ilaç ve sağlık hizmetleri, e-devlet şifreleri, maske, kolonya, sabun ve dezenfeksiyon ürünlerinden oluşan kolilerin ulaştırılması gibi birçok talepleri yerine getirdiler ve halen çalışıyorlar.

Salgınla mücadelede ön saflarda mücadele eden sağlık çalışanları için de önemli bazı haklar verildi. Covid-19 tedavisi görenler ile hayatını kaybeden özel ve kamu sağlık kuruluşlarındaki sağlık çalışanları statüsüne bakılmaksızın meslek hastalığı veya vazife malullüğü kapsamında sosyal güvenlik haklarından yararlanabilecekler. Çalıştığı veya yaptığı işin niteliğinden dolayı ortaya çıkan çalışma gücü kayıpları ile vefat hallerinde yakınlarına aylık bağlanacak. Vazife malulü sayılan sağlıkçıların aileleri aylık bağlanmasının yanı sıra ek ödeme ve istihdam gibi haklardan da yararlanabilecek.

Salgınla mücadelede huzurevi çalışanlarının gösterdiği başarı dünyadan övgü aldı. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Türkiye’de huzurevlerinde Covid-19 salgını kapsamında yapılan çalışmaları web sayfasında değerlendirerek ülkemizin çalışmalarını övdü. Türkiye'nin huzurevleri ile yaşlı bakım ve rehabilitasyon merkezlerinde salgın kapsamında alınan önlemlerden ve bakım altındaki yaşlılara yönelik gösterilen çabalardan övgüyle bahseden DSÖ, “Türkiye, huzurevlerindeki çalışanlarında gerekli tedbirleri aldırarak yaşlılarını Covid-19’dan korudu” ifadelerini kullandı.

2020’de çalışma hayatını büyük ölçüde etkisi altına alan salgının etkileri önümüzdeki yılda da devam edecektir. Özellikle aşının etkili olup olmaması salgının çalışma hayatını ne kadar süre etkileyeceğini belirleyecek en önemli unsurdur. Şayet aşıdan beklenen olumlu etkiler görülürse ve küresel bir toparlanma mümkün olursa önümüzdeki yıl bir taraftan salgının çalışma hayatına etkilerinin devam edeceğini diğer taraftan da toparlanmanın başlayacağını söyleyebiliriz.


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası