Kriter > Medya Kritik |

Kobani’nin Kızları: Bir Terör Kitabındaki Parmak İzleri


Kitabın kendisine ve Washington’da lanse edilişine ve kitabın Washington’da kimlerce parlatıldığına gelecek olursak, kitap baştan sona bir YPG/YPJ/PKK propagandasından ibaret. YPG/PKK’nın uluslararası raporlara yansımış savaş suçlarına, küçük yaşta çocukları savaş sahasına sürmesine, erkek ve kızları zorla silah altına almasına, örgüt içindeki tecavüz ve cinsel istismar olaylarına dair tek bir yorum ve referans göremezsiniz.

Kobani nin Kızları Bir Terör Kitabındaki Parmak İzleri
(Delil Souleiman-AFP/ Getty Images)

ABD ordusu, her yıl savunma bütçesinden orduya istihdam sağlamak için belirli bir fon ayırır ve bu fonla gerek Hollywood ile gerek müzik ve reklam dünyası ile halkla ilişkilere ilişkin çalışmalar yapar. Tabi bu çalışmalar doğrudan Amerikan ordusunun kamu diplomasisi için yapılır. Ancak bu kalem genellikle Pentagon bütçesinin karadeliği olarak görülür. Çünkü bütçe içerisindeki halkla ilişkiler programları, doğrudan çıktısı olmayan, ölçüt ve kapsamının diğer kalemlere göre daha belirsiz olduğu bir kalemdir. Dolayısıyla ABD’nin zaman zaman bu kalemden el altından küresel bazı odakları desteklemek için fon kullandığına dair çokça belge ve bilgi var. ABD’de son zamanlarda Amerikan kamuoyuna ABD ordusuna da yakın kuruluşlarca reklamı yapılan bu minvalde bir çalışma var. Terör örgütü PKK’nın Suriye kolu YPG’nin kadın birlikleri olan YPJ üzerine yazılmış Kobani’nin Kızları başlıklı bir kitap. Pentagon, özel sektörde yazılan kitaplar için bakanlık ve kuvvet komutanlıklarının parasal bir destek vermediğini söylüyor. Ancak bunun da bir kılıfı var, kitabın yazılması için doğrudan fon sağlanmasa da “bu kitapta Amerika ordusunun kontratla tedarik ettiği bilgilerin” yer alıp almadığı seçeneğini de masadan kaldırmıyorlar. Ayrıca kitabın yazarının sahada çalışmasından tutun, Washington’da reklamını yapan kuruluşlara kadar her yerde Amerikan ordusunun parmak izlerini görmek mümkün.

ABD ilk kez terör örgütleri ile iş tutmuyor. Daha önce iş tuttuğu terör örgütlerinin çoğu önce kahramanlaştırılıp daha sonra ABD tarafından terör listesine alınarak şeytanlaştırılan örgütlerdi. Ancak ABD ilk kez çok önceden terör örgütü ilan ettiği ve üstelik Amerika’nın ideolojik söylemlerine taban tabana zıt bir terör örgütüyle Suriye’de iş tuttu: YPG/PKK… Pentagon’un bu konudaki bahanesi Suriye’de DEAŞ ile mücadele idi. Taktiksel olarak istedikleri gibi yönlendirebildikleri ve silahlı bir terör örgütü olarak da saha deneyimi diğer muhaliflere göre oldukça fazla olan bu örgütle Suriye’de iş yapmak siyasi olarak sorunlu olsa da askeri olarak Amerikan ordusunun ihtiyacını karşılıyordu. Zaten Washington’da da yıllardır o işin sorunlu siyasi tarafını örtbas etmek için terör örgütü YPG/PKK’yı tam da Amerika’nın Ortadoğu’daki ortağı diye lanse eden çok sayıda faaliyet var. En başta bizzat ABD Özel Kuvvetler Komutanı’nın da tavsiyesi ile YPG/PKK’nın ismini bir günde “Suriye Demokratik Güçleri” diye değiştirdiler. Washington’da örgüt lehine çok sayıda konferans yapıldı. Örgütün Washington’daki temsilcisi Sinem Muhammed ve örgütün Suriye’deki elebaşlarından İlham Ahmed, ABD Kongresinde oturumlara katılıp örgütün ne kadar demokrat, liberal, kadın hakları savunucusu olduğunu anlattı. Kobani’nin Kızları da bu çabanın son halkalarından biridir. Dolayısıyla burada o kitabın çıkış hikayesi ve Washington’da kimler tarafından nasıl pazarlandığını derleyeceğim.

 

İnce İşçilik

Kitabın yazarı Gayle Tzemach Lemmon. Son derece operasyonel bir isim… Eski gazeteci yeni Neo-Con Dış İlişkiler Konseyi uzmanı. Lemmon’ın başarı hikayesi 2010’da yazdığı Ashley’nin Savaşı adlı kitabıyla başlıyor. Daha doğrusu onu meşhur eden çalışma bu ve bu çalışmanın Kobani’nin Kızları kitabı ile son derece kritik bir ilişkisi var.

ABD Kara Kuvvetleri Özel Harekat Komutanlığı 2010’da komutanlık içinde Kültürel Destek Takımları (CST) adında pilot bir program başlatmıştı. Bu programda kadın askerlerin Ranger, Yeşil Bereliler ve SEAL takımları gibi özel harekat birlikleri Afganistan’da operasyonlara sokuluyordu. Amerikan ordusunda hala kadınların özel kuvvetlere ve özel harekatlara katılması konusu, önemli bir tartışma konusudur. Cumhuriyetçi yönetimler ve orduda muhafazakar sayılan başta Kara Kuvvetlerindeki belirli gruplar, kadınların özel harekat operasyonlarında yer almasına karşı çıkıyor. Eski Başkan Barack Obama döneminde ise kadınların da bu operasyonlarda yer almasına yönelik önemli çalışmalar vardı. Bu CST çalışması da bunlardan ilki sayılırdı. Nitekim 2015’te Obama kadınların savaşlara katılmasını yasaklayan düzenlemeleri kaldırdı. Dolayısıyla bu CST programının bu adımda payı büyüktü. Bu programın temel amacı da muhafazakar bölgelerde erkek askerlerin kadınlarla kurmakta zorlandığı ilişkileri kurmak olduğu ifade ediliyordu. İşte bu programın halka ilişkiler kısmında Lemmon önemli bir rol oynamıştı.

 

Amerikan Ordusundan Telefon

Lemmon, Afganistan’ın Kandahar kentinde 22 Ekim 2011’de bir çatışmada hayatını kaybeden CTS-2 takımının komutanı Üsteğmen Ashley White’ın ve takımının hikayesini Ashley’nin Savaşı başlığı ile bir kitaba çevirdi. Kitap baştan sonra birinci elden bilgiler içeriyor ve savaş sahasının karmaşıklığından bahsediyordu. Lemmon, kitabında kadınların aslında nasıl kritik bir savaş gücü olabileceğini anlatıyordu. Amerikan ordusunun kaynaklarını içeren her türlü eser ABD Savunma Bakanlığı’nın veya ilgili komutanlığın sansüründen geçiyor. Her kelimesi dikkatle seçilmiş, her cümlesi bir amaçla kurulmuş bu çalışmanın siyasi bir etkisinin olmadığını söylemek mümkün değil.

Burada soru şu: Ashely’nin Savaşı kitabıyla, Kobani’nin Kızları kitabının sadece aynı kişi tarafından yazılmış olması ve kadın savaşçılardan bahsediyor olması dışında bir ilgisi var mı? Evet çok önemli ölçüde var ve Lemmon bunu Kobani’nin Kızları ile ilgili NPR’a verdiği mülakatında şöyle açıklıyor.

“Telefonum çaldı ve sadece kadınlardan oluşan özel harekat takımını anlatan eski kitabım Ashley’nin Savaşı’ndaki bir asker arıyordu. Gayle, dedi, hemen Suriye’ye gelmen gerekir. Burada olanları görmelisin. Burada DEAŞ ile savaşta öncülük eden kadınlar var. Bunlar savaşta erkeklere öncülük ediyorlar. ABD ordusundan büyük saygı görüyorlar ve bunlar kadınları alıp satan erkeklere karşı savaşıyorlar. Bunlar sadece askeri amaçla savaşmıyorlar kadınların eşitliği için de savaşıyorlar.”

Bu beyandan da anlaşılacağı üzere, bu çalışma için Lemmon’ı Suriye’ye davet eden CST programının ilk katılımcılarından biri olan bir ABD askeriydi. Yukarıda da izah edildiği üzere o programın temel amacı de muhafazakar bölgelerde erkek askerlerin kadınlarla kurmakta zorlandığı ilişkileri kurmaktı ve bu kadın asker de tam da bunu yapıyordu. Şimdi ise savaşa sürdüğü 14-15 yaşlarındaki kızların reklamını Amerikan kamuoyuna yapmak için çalışıyordu. Takdir edersiniz ki olay bir Avrupa ülkesinde veya bir Amerikan kentinde geçmiyor. Olay tam da savaşın yaşandığı Suriye topraklarında geçiyor. Dolayısıyla Lemmon’ın Suriye’ye gitmesi ve dahi Amerikan askerlerinin konuşlu olduğu bölgeleri gezip dolaşması oradan birinci elden bilgiler toplaması Amerikan ordusundan habersiz, onaysız gerçekleşecek bir şey değildir. Lemmon’ı Suriye’ye çağıran askerin rütbesi bilinmiyor ama bu daveti emir komuta zincirinden bağımsız yapmış olması da hayal edilemez. Dolayısıyla kitabın çıkış noktası burası. Kitap yayınlanır yayınlanmaz da kitapla ilgili ilk yorumlardan biri ABD eski Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı emekli Orgeneral Joseph Votel’den geldi. Votel açıklamasında şu ifadeleri kullandı “YPJ, savaş boyunca DEAŞ’a karşı kahramanlığını defaatle ispat etti. Suriyeli Kürt ortaklarımızın haklarının hiçbir zaman teslim edilmeyeceği konusunda kaygılanıyordum, Gayle Tzemach Lemmon’ın bu muhteşem kitabı onların katkılarını mükemmel bir şekilde belgeliyor. Kesinlikle tavsiye ederim.”

Hillary Clinton ile kızı

ABD’nin eski dışişleri bakanı ve başkan adayı Hillary Clinton ile kızı Chelsea Clinton’ın “HiddenLight” adlı Prodüksiyon şirketi, PKK/YPG/YPJ terör örgütü yanlısı Gayle Tzemach Lemmon’ın yazdığı “Kobani’nin Kızları: İsyan, Cesaret ve Adaletin Hikayesi” adlı kitabın TV haklarını satın aldı. Clinton, Twitter hesabından YPJ’li teröristleri kast ederek “Bu inanılmaz kadınların hikayesini anlatmaya yardım ettiğim için çok heyecanlıyım” ifadelerini kullandı. (Fotoğraf: The Washington Post/Getty Images) 

 

Destekçiler Hazır

Kitabın çıkış noktasından sonra kitabın kendisine ve Washington’da lanse edilişine ve kitabın Washington’da kimlerce parlatıldığına bakacak olursak, kitap baştan sona bir YPG/YPJ/PKK propagandasından ibaret. YPG/PKK’nın uluslararası raporlara yansımış savaş suçlarına, küçük yaşta çocukları savaş sahasına sürmesine, erkek ve kızları zorla silah altına almasına, örgüt içindeki tecavüz ve cinsel istismar olaylarına dair tek bir yorum ve referans göremezsiniz. O kadar röportaj içerisinde bu kızların ideolojik olarak PKK ile bağına, PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın ideolojisini referans aldıklarına dair de tek bir küçük referans bile bulamazsınız. Halbuki Rakka’nın alınmasından sonra Rakka’da Öcalan posterlerini açıp oradaki başarılarını Öcalan’a ithaf eden grup YPJ idi. Hatta ABD eski Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford, örgütün bu adımından dolayı “Öcalan’ın kınanacak bir kişiden başka bir şey olmadığını” ifade etmesi üzerine örgüt “Rakka’yı Öcalan’ın ideolojisinin sayesinde aldıklarına” dair açıklama yapmıştı. Bu tartışma Lemmon’ın kitabında hiçbir şekilde yer almıyor. Lemmon, Ağustos 2017’de Suriye’ye gidiyor. Tam da Rakka savaşı devam ederken orada ve muhtemelen Rakka’daki o sahneyi de görmüş ancak ilginçtir ki buna dair de herhangi bir bilgi yok.

Kitap, Washington’da orduya yakın tüm kişi ve kuruluşlarca büyük bir sitayişle lanse edildi. Lemmon’ın ilişkili olduğu CFR kitaba yönelik çok sayıda çalışma yayınladı. Pentagon’la çok sayıda ortak program yapan Uluslararası Stratejik Araştırmalar Merkezi (CSIS) kitapla ilgili 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde özel bir panel düzenledi. Her çıkan kitap CSIS’te panel konusu olmuyor. Üstelik panelin sponsorluğunu da liberal Citi Group yaptı. Ama kitabın daha ilginç bir hamisi var: Clinton ailesi. Kitap şubatta çıktı ve ilginçtir ki Hillary Clinton, kızı Chelsia ve yapımcı Sam Branson aralık ayında kurduğu HiddenLights adlı yapım şirketi 26 Ocak’ta kitabın belgeselleştirilmesi için Lemmon ile el sıkıştı. Bu arada şunu da not etmek gerekir HiddenLights şirketinin ilk yapımı Apple TV için Hillary ile Chelsia’nin kaleme aldığı Cesur Kadınlar Kitabı adlı kitabın belgesel dizisi idi. Şirketin anlaşma yaptığı ikinci yapım ise Lemmon’ın Kobani’nin Kızları oldu.

ABD’de her yıl savaş bölgelerine ilişkin onlarca kitap yayınlanır. Bu çalışmaların bazılarının isimleri bile duyulmazken, daha yayına dahi çıkmamış bir kitabın Clinton ailesi tarafından televizyona uyarlanmasının istenmesi, Washington’daki kritik kuruluşlarca parlatılması bu işin alelade bir çalışma olmadığını; kadın bir araştırmacının analitik yaklaşımlarından öte bir iş olduğunu ortaya koyuyor. Peki burada ne amaçlanmaktadır ve bu çalışmaların nasıl bir etkisi olabilir? Kitabın en temel amacı ABD ile YPG/PKK ilişkisinin meşruiyetini tesis etmeye hizmet etmektir. Amerikan medyasının YPG/PKK’ya olumlu yaklaşımı sayesinde, özellikle de Türkiye karşıtı bir retorikle lanse edildiğinden Amerikan kamuoyundaki YPG/PKK algısı zaten olumlu ancak bu çalışma da o olumlu algıyı pekiştirecek birinci el kaynak görevi görecektir. Yukarıda da belirtildiği üzere Lemmon, 2017’de Suriye’ye gidiyor ancak kitap 2021’de çıkıyor. Bu, Biden-Harris yönetiminin de bu çalışmayı desteklediğinin ve örgütle ilişkileri sürdüreceğinin göstergesi olarak da okunabilir.

Sonuç olarak, kitap Amerikan kuvvetlerinin Suriye’de uzun yıllar tutulmasına ne kadar hizmet eder belli değil ancak şu açıktır ki Amerikan ordusunun Suriye’deki ilişkilerinin tarihi yazılırken referans alınması gereken bir çalışma olması bekleniyor.


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası