Türk turizmi kalite, hizmet ve standartlarıyla küresel turizm aktörleri arasında önemli bir yer tutmaktadır. Ulaşım altyapısının gelişmesiyle daha da görünür hale gelen turizm sektörü, bacasız sanayi olarak öne çıkıyor. Türkiye Avrupa’da en fazla turist çeken ikinci ülke olarak güçlü bir turizm altyapısına sahip. Mevcut turizm altyapısının gelişiminde ise son yirmi yılda yapılan yatırım ve verilen kamu teşviklerinin çok önemli bir payı bulunuyor. 2002-2022 arasında 679 milyon turist ağırlayan ve 526 milyar dolar gelir elde eden Türkiye, küresel turizm ekonomileri arasında 16. sırada bulunuyor. Pandemi nedeniyle tüm dünyada turizm sektöründe büyük bir daralma yaşanmasına rağmen Türkiye, benimsediği politikaların yardımıyla hem turizm gelirini hem de turist sayısını diğer ülkelere kıyasla daha hızlı canlandırdı. Türkiye Yüzyılı’nda da benzer bir trendin takip edilmesi bekleniyor.
21. Yüzyılda Türkiye Turizmi
2000’lerin başında dünya turizm ekonomisinde 20. sırada bulunan Türkiye, günümüzde 16. sıraya yükselmiş durumda. Son yirmi yılda turizm istihdamı 1,68 milyona ulaşırken salgın koşullarına rağmen 59 milyar dolarlık ekonomik üretim değeri elde edildi. Ekonomik büyüme, ödemeler bilançosu, istihdam, doğrudan yabancı yatırım, sürdürülebilirlik, vergilendirme ve çevre gibi birçok alana olumlu katkısı bulunan turizm sektörü, Türk kültürünün de küresel olarak tanınmasına yardımcı oluyor. Günümüzde 54 sektörü doğrudan ve dolaylı olarak etkileyen turizm sektöründe otel sayısı son yirmi yılda 2 binden 15 bine çıkarken, yeni açılan otellerde dünya kalite standartları takip edildi.
Tablo 1’de 2002-2022 arasında Türkiye’ye gelen turist sayısı, turizm geliri, ortalama harcama ve turizm sektörünün milli gelir içindeki payı yer alıyor. 2002’de 13,25 milyon turist ağırlayan ve 11,96 milyar dolar turizm geliri elde eden Türkiye, 2022’de turist sayısını 50 milyona ve turizm gelirini 44 milyar dolara çıkardı. Bölgesel rakiplerine kıyasla turist sayısı ve gelirinde daha iyi bir performans gösteren Türkiye; İtalya, Yunanistan ve İspanya gibi aktörleri turist sayısı ve turizm gelirindeki artış oranında geride bıraktı.
Türkiye Yüzyılı’nda Küresel Bir Marka: Türk Turizmi
Sağlık ve termal, kış, yayla, kongre, golf, yat, inanç, hava, dağ ve doğa gibi birçok turizm çeşidine sahip Türkiye; İstanbul, Antalya, İzmir ve Muğla gibi küresel turizm markası haline gelmiş şehirlerin altyapısını hazırlamıştır. Turizm şehirlerinin altyapı ve turizm çeşit kapasitesine göre belirlenen politika, kamu tarafından titizlikle yürütülmüştür. Kamu yatırımlarının yoğunlaştığı ve teşviklerin arttığı turizm sektörü, ulusal ekonomik büyümenin de önemli bir parçası haline gelmiştir. Dış ticaretin daha dengeli bir hale gelmesinde kritik bir görev üstlenen turizm sektörü, Türkiye’nin uluslararası tanınırlığına büyük katkı sağlamıştır. Antalya, İstanbul ve Muğla gibi şehirler turizm şehirleri olarak öne çıkarken, Türk kültürünün taşıyıcıları haline gelmiştir. Sahip olduğu iklim kuşağı potansiyeli, daha uzun dönemli sezon kapasitesi ve kaliteli hizmet imkanlarıyla Türkiye salgın koşullarını fırsata çevirmiştir. 2019’da uluslararası ziyaretçi harcamalarında 12. sırada yer alan Türkiye 2021’de 4. sıraya yükselerek Almanya, İtalya, Japonya ve İngiltere gibi ülkeleri geride bırakarak iyi bir performans göstermiştir (Tablo 2). Türkiye Yüzyılı’nda ise turizm sektörü daha fazla önem kazanarak Türkiye’nin tanınırlığına ciddi anlamda katkı sağlayacaktır.
Turizm’de 2050 Türkiye Vizyonu ve Küresel Trendler
Birleşmiş Milletlerin tahminlerine göre 2050’de 3 milyar kişiyi aşması beklenen dünyadaki turist sayısı, küresel turizm harcamalarının da artacağına işaret etmektedir. 2019’da dünyadaki turistlerin yaklaşık yüzde 3’üne yakınını ülkesinde ağırlamayı başaran Türkiye, 2050’de 100 milyonun üzerinde turisti şehirlerine çekebilir. 2022’de 50 milyon ziyaretçi ve 44 milyar dolar gelirle küresel turizm ekonomisinde önemli bir ülke haline gelen Türkiye, 2023’te yeni turizm rekorlarına imza atabilir. Türkiye Yüzyılı’nda ise Türk turizmi küresel aktörler arasındaki konumunu daha güçlü bir pozisyona taşıyabilir. PwC’nin 2030 ve 2050 yıllarında dünya ekonomisindeki tahminlerinden hareketle Türk turizminin geleceğine bakıldığında gelirlerde ciddi bir artış yaşanabilir. Özellikle 2030-2050 arasında turizm gelirinde iki kattan fazla yükseliş beklenebilir. 2022’de 44 milyar dolarla küresel turizm harcamalarından yüzde 3’ten fazla pay alan Türkiye 2030 ve 2050’de hem aldığı payı hem de gelirini artırabilir. 2030’da 76 milyar dolar ve 2050’de 183 milyar dolara erişmesi beklenen Türkiye’nin turizm geliri Türkiye Yüzyılı’nda ekonomik kalkınmaya önemli katkılar sunabilir. (Grafik 1).
Türkiye Yüzyılı’nda farklı alanlarda küresel trendleri takip etmek elzemdir. Özellikle turizm gibi hizmet kalitesine dayalı bir sektörde küresel trendler daha da önem kazanmaktadır. Orta-üst nüfusa göre turizm uygulamalarının yaygınlaştırılması, büyüyen orta sınıfın turizm tercihlerinin farklılaşması, kültür ve doğa turizminin popülerlik kazanması, gelişen teknolojiye bağlı olarak turizm tercihlerinin değişmesi, sağlık turizminin salgın sonrası dönemde öne çıkması ve verimli turizm politikalarının tercih edilmesi yeni nesil küresel turizm trendleridir. Türkiye’nin, dünyanın en büyük turizm ülkelerinden biri olarak küresel trendleri takip etmesi önemlidir. Özellikle yeni nesil turizm uygulamalarının daha fazla gelir getirebileceği göz önüne alındığında salgın sonrası yakalanan fırsat penceresinin geliştirilerek Türkiye Yüzyılı’na uygun biçimde ve teknolojik dönüşüme odaklı turizm sektörü güçlendirilebilir.