Kriter > Dış Politika |

Orta Asya’da Dengeler Yeniden Kuruluyor


Küresel güçlerin Orta Asya ilgisi geçtiğimiz yılın başından itibaren giderek yükseliyor. 2023’ten bu yana Çin, Avrupa Birliği, ABD, İngiltere ve Almanya ile Katar ve Suudi Arabistan gibi Körfez ülkeleri, bölge ülkeleriyle geleceğe yönelik sağlam iş birlikleri geliştirme hedefiyle çok önemli zirveler ve ikili toplantılar gerçekleştirirken, Ukrayna Savaşı ile bölgedeki durumu sarsılan Rusya ise yaptığı ataklarla, “Ben buradayım” mesajı verme çabasında.

Orta Asya da Dengeler Yeniden Kuruluyor

Uluslararası arenada Türk cumhuriyetlerine genel olarak da Orta Asya’ya olan ilgi her geçen gün artıyor. Bilhassa Türk Devletleri Teşkilatı’nın 11 Kasım 2022’de Semerkand’taki 9. zirvesinde aldığı kararlar sonrasında, dünyanın bölgeye olan ilgisinin daha da arttığı görülüyor. Şüphesiz ki bu ilginin en önemli nedenlerinden birini, Ukrayna ile Rusya arasındaki savaştan dolayı Rusya’nın bölgedeki etkinliğinin zayıflaması teşkil ediyor. 2023’ün başından bu yana Çin, Avrupa Birliği, Katar, Suudi Arabistan, Almanya, ABD ve İngiltere, Orta Asya devletleri ile geleceğe yönelik sağlam iş birlikleri geliştirme hedefiyle önemli zirveler ve ikili toplantılar gerçekleştirdi.

Orta Asya’daki 5 ülkenin nüfusu yaklaşık 80 milyon civarında. Coğrafi yüzölçümleri 4 milyon metrekareden, işlenen arazi ise 28,5 milyon hektardan fazla. Bölge ülkelerinde başta petrol ve gaz olmak üzere altın, uranyum gibi çok zengin maden rezervleri bulunuyor. Denize sınırı olmayan Orta Asya bölgesine yatırım oranları da her geçen yıl artıyor. 2022’de Orta Asya’da en çok doğrudan yabancı yatırım çeken ülke 6,1 milyar dolar ile Kazakistan’dı. Kazakistan’ı 2,53 milyar dolar ile Özbekistan takip ederken, Türkmenistan 1 milyar dolara yakın, Kırgızistan 300 milyon dolara yakın, Tacikistan ise 170 milyon dolar civarında yabancı yatırım çekti. Resmi rakamlar böyle olmakla birlikte bu rakamların aslında çok daha fazla olduğunu ifade edebiliriz. Özbekistan’daki verilere göre, 2017’de başlayan reformlar sonrası, ülkedeki yabancı yatırımlar, son 6 yılda 10 kat artış gösterdi. Ocak 2024 içerisinde Tacikistan devlet başkanı Çin ziyaretinde, bu ülke ile 400 milyon dolarlık yatırım antlaşması imzaladı. Bunların yanında Orta Asya’da hızla gelişen e-ticaret hacminin 2028’de 66 milyar doları geçmesi bekleniyor.

2022’de Türkiye’nin Orta Asya ülkelerine olan ihracatı yüzde 30 civarında büyüyerek, 12 milyar dolar civarında olmuştur. Kazakistan’a 4,7 milyar, Özbekistan’a 3,3 milyar, Türkmenistan’a da 1,9 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren Türkiye’nin Türkmenistan ile olan ticari hacmi de her geçen yıl artıyor. 2,5 milyar dolara ulaşan bu hacmin birkaç yıl içerisinde 5 milyar doları geçmesi hedefleniyor. Türkiye’nin 2023’te Türkmenistan’daki inşaat sektöründen aldığı pay ise 3,2 milyar dolar.

Kazakistan petrolünün Batıya ulaştırılması için Trans-Hazar ulaşım güzergahının (Orta Koridor) geliştirilmesi için Avrupalı kuruluşlar, bölgede 1,5 milyar avroluk yatırım yapmayı planlıyor. Bu koridor ile Rusya üzerinden geçen transfer hatlarına bağımlılığı azaltmak temel amacı teşkil ediyor.

Türk cumhuriyetleri, Doğu-Batı ticaret yollarının merkezinde, geçiş güzergahında bulunuyor ve her geçen yıl bu koridorun önemi artıyor. Uluslararası ithalat, ihracatın geliştirilmesi, bölgedeki pazarlara ulaşabilme isteği, enerji kaynaklarının ve değerli madenlerin düşük maliyetlerle güvenli bir şekilde transferinin hedeflenmesi, uzun kara yolu transferlerinde lojistik üslerin kurulması gerekliliği, öngörülebilirliğin artırılması açısından alternatif hatların ve güzergahların oluşturulması ihtiyacı, bu noktada önemli faktörler olarak ön plana çıkıyor. Bu bağlamda Orta Asya bölgesinde devamlı alternatif demir ve kara yolları yapılıyor. Yine büyük lojistik üslerinin kurulması çalışmaları da devam ediyor.

 

Yeni Bir Diplomasi Formatı Olarak C5+

Geçtiğimiz yılın 18-19 Mayıs’ında C+C5 yani Çin ve Orta Asya 5 (China + Central Asia 5) adıyla devlet başkanları zirvesi gerçekleştirildi. Şi Cinping’in daveti ile Kazakistan Devlet Başkanı Kasım Cömert Tokayev, Kırgızistan Devlet Başkanı Sadır Caparov, Özbekistan Devlet Başkanı Şevket Mirziyoyev, Tacikistan Devlet Başkanı İmamali Rahman, Türkmenistan Devlet Başkanı Serdar Berdimuhammedov bu zirvede bir araya geldi. Bu zirve, Sovyetler Birliği dağıldıktan sonraki süreçte İpek Yolu’nun başladığı noktada yapılan ilk Çin-Orta Asya liderler zirvesi olarak yeni bir format özelliği de taşıyordu. Rusya’nın Ukrayna ile savaşta olması sebebiyle Orta Asya ile ilişkilerinin durgunlaştığı bir sırada gerçekleştirilen bu zirve için Çin’in mevcut durumdan faydalanmak istediği şeklinde yorumlar yapıldı. Zirve boyunca yapılan görkemli programlar ve imzalanan iş birliği antlaşmaları, Çin’in ilerleyen süreçte Orta Asya ile çok daha sağlam ve öngörülebilir ilişkiler geliştirme kararlılığında olduğunu açık bir şekilde ortaya koydu. Çin’in 2023’te Orta Asya bölgesine yaptığı ihracat 62.3 milyar dolar. Şüphesiz ki Çin ekonomisi için bu çok büyük bir ihracat rakamı değil. Bununla birlikte Orta Asya ülkeleri, bilhassa bölgeden Batıya giden ticaret yolları açısından Çin için jeostratejik önem arz ediyor. Çin’in Orta Asya için alternatif yollar geliştirme çalışmaları da devam ediyor. Özbekistan, 2023’te Çin’den 398.8 milyon dolar kredi aldı. Bu kredilerin büyük kısmı enerji, ulaştırma, tarım ve su yönetimi alanlarında kullanılıyor. Kazakistan ve diğer bölge ülkeleri için de Çin, en önemli finansman kaynağı durumunda.

 

Avrupa Birliği ile Orta Asya Devlet Başkanları Zirvesi (EU+CA Formatı)

Çin’in C+C5 formatı sonrası, Orta Asya ülkelerine yönelik büyük bir ilginin oluştuğu, yapılan toplantı ve ziyaretlerle daha da anlaşılır bir hale geldi. Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel, 2-3 Haziran 2023’te Orta Asya devlet başkanları ikinci zirvesini gerçekleştirmek üzere Kırgızistan’a geldi. Kırgızistan’ın Çolpon-Ata şehrindeki zirveye ev sahibi Kırgızistan Devlet Başkanı Sadır Caparov, Kazakistan Devlet Başkanı Kasım Cömert Tokayev, Tacikistan Devlet Başkanı Emomali Rahmon, Özbekistan Devlet Başkanı Şavkat Mirziyoyev, Türkmenistan Devlet Başkanı Serdar Berdimuhamedov’u temsilen Türkmenistan Bakanlar Kurulu Başkan Yardımcısı Nurmuhammet Amannepesov ve Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel katıldı. Bu zirvede, çok taraflı ve karşılıklı yarar sağlayan iş birliği alanları ele alındı ve ayrıca uluslararası ilişkiler bağlamında Avrupa Birliği ile Orta Asya arasındaki ilişkilerin geleceği tartışıldı. Orta Asya ile Avrupa Birliği arasındaki üst düzey diyaloğu sürdürme ve Orta Asya'da ortak refah ve güvenlik hedefiyle taraflar arasında belirlenen öncelikli alanlara uygun olarak AB-OA (EU+CA) ortaklığını geliştirme konusundaki kararlılık da bu zirveyle yeniden teyit edildi. Bir sonraki bakanlar toplantısında AB-OA iş birliği yol haritasını kabul etme niyetlerini de ifade eden katılımcılar, Afganistan'ı güvenli, barışçıl, istikrarlı ve müreffeh bir ülke haline getirme konusundaki taahhütlerini de vurguladılar. Liderler, dışişleri bakanlarına ve AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell'e Avrupa Birliği ile Orta Asya arasındaki bağları derinleştirmeye yönelik Ortak Yol Haritasının uygulanmasını resmileştirmeleri ve ilerletmeleri talimatını da verdiler.

Orta Asya’ya yönelik yoğun ilgi, Almanya’yı da bölgede daha aktif bir siyaset yürütmeye sevk etmiş durumda. Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Orta Asya liderlerini ülkesine davet ederek 29 Eylül 2023’te geniş çaplı bir zirve gerçekleştirmişti. Bu ziyaret aynı zamanda, söz konusu beş ülke liderinin birlikte ilk kez bir Avrupa Birliği (AB) ülkesini ziyaretleri olma özelliğine de sahip. Rusya-Ukrayna Savaşı sonrasında Rusya’dan petrol tedarikinin kesilmesiyle Kazakistan, Almanya’daki Schwedt rafinerisine petrol temin etmeye başlamıştı. Almanya, bu noktada enerji tedarikinde bir alternatif ve yine yeşil hidrojen enerjisi üretimi için Kazakistan’ı yatırım yapılabilecek bir coğrafya olarak değerlendiriyor. Bu zirvede, Almanya’nın C5 ülkeleri ile ekonomi, enerji, doğal kaynaklar, iklim, çevre ve bölgesel iş birliği alanlarında Stratejik Bölgesel Ortaklık kuracağı da ilan edildi. Kısa vadede, ülkede çıkabilecek enerji krizinin önünü alabilmek için Almanya’nın, bilhassa Kazakistan ile enerji güvenliğini güçlendirme ve alternatif enerji tedarik yolları oluşturmaya büyük önem verdiği anlaşılıyor. Zirvede, Bir Yol Bir Kuşak projesine alternatif olarak Küresel Geçit (EU Global Gateway) adlı projenin geliştirilmesi için çalışmaların sürdürülmesiyle ilgili yapılan açıklama da dikkat çekmişti.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Özbekistan'da

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Özbekistan'da Semerkand şehrinde Afganistan'a komşu ülkeler (Rusya, Çin, İran, Pakistan, Tacikistan, Türkmenistan, Özbekistan) heyetlerinin yer aldığı 4. Bakanlar Konferansına katıldı. (Rusya Dışişleri Bakanlığı/AA, 14 Nisan 2024)

 

Arap Dünyasının Orta Asya’ya İlgisi Artıyor (KİK+C5)

Suudi Arabistan, Katar, Lübnan gibi ülkeler, Orta Asya ülkelerinde son dönemde elçilik ve konsolosluklarını açarken, önemli ticari ilişkiler de kurmaya başladılar ve bölgedeki projelere yatırımlar yapıyorlar.

Avrupa Birliği-Orta Asya Devlet başkanları zirvesinin ardından Arap dünyasının önemli devletlerinden biri olan Katar Devlet Başkanı Şeyh Temim bin Hamad Al Sani, 5-9 Haziran 2023 tarihlerinde Özbekistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Kazakistan’ı kapsayan önemli bir resmi ziyaret gerçekleştirdi. Bu ziyaretlerde Katar ile bölge ülkeleri arasında enerji, turizm, eğitim alanında antlaşmalar imzalandı. Katar’ın bölgedeki yer altı ve yer üstü kaynaklarına yatırım yapma niyeti ve bölgedeki önemli projeleri destekleyerek bölgenin kaynaklarını geleceğe yönelik olarak ortak işletme hedefleri, bu ziyaret esnasındaki görüşmelerde açık bir şekilde ortaya kondu.

Yine Suudi Arabistan’ın liderliğinde Körfez Arap Ülkeleri ve Orta Asya İşbirliği Konseyi (KİK+C5) devlet başkanları zirvesi, 18-19 Temmuz 2023 tarihlerinde Cidde’de yapıldı. Bu zirve, Körfez ülkeleri ile Orta Asya ülkeleri arasındaki iş birliğinin yeni bir aşamaya geçirilmesi için bir başlangıç olarak kabul ediliyor. Körfez ülkeleri, Orta Asya ülkeleriyle birbirinden bağımsız muhtelif ticari ilişkiler yürütüyorlar. Bu zirvedeki temel hedeflerden biri de Körfez ülkeleri ile Orta Asya ülkeleri arasında ortak iş birliği mekanizmaları geliştirmekti. Zirvede, bölge ülkelerinin karşılıklı olarak ekonomi ve kültürel alanlardaki iş birliklerini geliştirmek doğrultusunda bir yol ve fırsat oluşturma hedefi ortaya kondu. Körfez ülkelerinin bilhassa Kazakistan ve Özbekistan ile karşılıklı proje bazlı ciddi ticari ilişkileri bulunuyor.

 

Yeni Bir Format Olarak C5+ Diplomasisi

18-19 Mayıs 2023 tarihinde Çin’in C+C5 formatıyla Orta Asya ülke liderleriyle yaptığı büyük zirvenin ardından, Birleşmiş Milletler toplantısı sürecinde ABD Başkanı Joe Biden’ın 20 Eylül 2023 tarihinde C5+1 formatıyla Orta Asya ülke liderleriyle gerçekleştirdiği zirve, Orta Asya’da güç mücadelesinde yeni bir dönem olarak değerlendirilebilir. Bu zirve ile 26 Eylül 2015’te ABD Dışişleri Bakanı John Kerry tarafından tesis edilen C5+1 aktif hale getirildi. Bu format ile ABD, Orta Asya’daki ülkeler ile iş birliği alanlarını genişletmeyi ve bölgedeki varlığını daha da güçlendirmeyi hedefliyor. ABD’nin, Çin ve Rusya’nın bölgedeki varlığına karşı daha etkili bir denge oluşturma çalışmalarına başladığı söylenebilir. C5+1 zirvesinin ana temalarını, Orta Asya ülkeleri ile ABD arasındaki ekonomik iş birliği, siber güvenlik, terörizm, şiddet içeren aşırıcılık, yasa dışı göç, uyuşturucu kaçakçılığı, güvenlik sorunları çözümü için iş birliğinin güçlendirilmesi gibi konular teşkil etti. ABD’nin de Rusya-Ukrayna Savaşı sonrasında, bölgede yoğun ve birebir faaliyetler yürütmeye başladığı görülüyor.

 

Rusya, Ukrayna Savaşı Sonrası Orta Asya’da Zayıflayan Görünürlüğünü Yeniden Canlandırdı

Yine 6 Haziran 2023 tarihinde Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Tacikistan’a bir ziyaret gerçekleştirdi. 2023’te Bağımsız Devletler Topluluğu’nun (BDT) dönem başkanlığını Kırgızistan yürüttü. Bu vesileyle birçok organizasyona da ev sahipliği yaptı. 12-13 Ekim 2023’de BDT liderler zirvesi ve 27 Ekim’de de hükümet başkanları toplantısı yapıldı. BDT toplantısında Putin’in söylemleri, özet olarak; biz hiçbir yere gitmedik, her zaman buradayız, kimse bunu fırsat bilmesin şeklindeydi. Rus devlet politikasının kırmızı çizgileri olan konular, bu toplantılarda tekrar tekrar dile getirildi. Putin, bilhassa Orta Asya’daki Rus etnik varlığına, Rusçanın bölgede geliştirilmesine, gümrük birliğinin daha da güçlendirilmesine ve genel olarak BDT çerçevesindeki entegrasyonun daha da ilerletilmesine kesin ifadelerle vurgu yaptı.

 

Rusya, Avrasya Gümrük Birliği ile Orta Asya Pazarını Kontrolünde Tutuyor

Rusya ile Çin, Orta Asya devletlerine en fazla ihracat gerçekleştiren iki ülke. 1995’te Rusya ile Belarus arasında yapılan gümrük antlaşmasıyla temelleri atılan ve eski Sovyet ülkeleri arasında ekonomik olarak tam entegrasyonu gerçekleştirme hedefi olan, 2015’te yürürlüğe giren Avrasya Gümrük Birliği’nden sonraki süreçte Rusya, Orta Asya bölgesindeki ticareti büyük oranda kontrolü altına almaya başladı. Bu kontrol, hem ticari sektörleri hem de gümrükleri, Rusya’nın denetlemesi noktasında geçerli. Üçüncü ülkelerden birlik üyesi ülkelere yapılan ihracatta gümrük vergileri yüzde 40 oranında arttı. Bu da başta Türkiye olmak üzere diğer ülke ürünlerinin bu ülkelerdeki pazarlarda rekabet imkanını, ciddi şekilde zayıflattı. Rusya, Orta Asya ülkelerinin hemen tamamında, uluslararası standartlara uymayan, ciddi kalite problemleri olan, başka pazarlarda pazar payı oluşturamayan ürünleri için ciddi ve rakipsiz bir pazar oluştururken, pazar payını da her geçen yıl arttırdı. 2022’de Rusya’nın Orta Asya’daki 5 devlet ile olan ticaret hacmi önceki yıla göre yüzde 15 artarak, 42 milyar dolara çıktı. Bununla birlikte Çin de Orta Asya’daki pazar payını her geçen yıl yükseltiyor ve finansman kartını bölgede gayet etkili kullanıyor.

 

Astana’da Türk Devletleri Teşkilatı’nın 10. Liderler Zirvesi Gerçekleşti

3 Kasım 2023 tarihinde Kazakistan’ın başkenti Astana’da Türk Devletleri Teşkilatı 10. Liderler Zirvesi gerçekleştirildi. Zirve’de daha önce imzalanan 2040 vizyonu belgesi doğrultusunda iş birliği alanlarındaki çalışmaların sağlıklı bir şekilde ilerletilmesi için gerekli şartların oluşturulması konuları ele alındı. Türk Devletleri Teşkilatı artık çok daha somut adımlar atıyor ve Türk dünyasında güçlü iş birliği alanları oluşturuluyor, ilişkiler büyük oranda söylemden eyleme geçmiş durumda.

 

Risklere Karşı Öngörülebilirlik Alanı Oluşturma

Sovyetler Birliği’nin 1991’den dağılmasından sonra bağımsızlıklarına kavuşan hemen bütün ülkelerde, gerek resmi gerekse toplumsal alanlarda istikrarın, sistemsel işleyişin ve öngörülebilirliğin sağlanması için çalışmalar yürütülüyor. Bununla birlikte 30 yıllık bir sürecin, küreselleşen ve şartların, değerlerin hızla değiştiği bir dünyada, eskiden gelen öğretilerin hâlâ tesirini koruduğu ortamda, istikrarlı, öngörülebilir yeni düzen inşa etme çalışmalarının bu kadar kısa sürede başarılı olması mümkün değildir. Bu bağlamda yer altı ve yer üstü kaynakları, yatırım alanları, ithalat ve ihracat sektörü bakımından büyük potansiyel barındıran Orta Asya ülkelerinde agresif gelişmeler ve değişken yönetim anlayışlarıyla öngörülebilirlik oranı zayıftır. Riskli, agresif, şahıs odaklı etkenlerin bulunduğu bir ortamda uzun vadeli iş birliği antlaşmalarının yapılması ve yürürlüğe konması da hayli zordur. Bunun için bölge ülkeleri ile iş birliği ve yatırım yapacak ülkelerin daha ziyade proje bazlı, kısa süreli ve şartları açık olan ticaret antlaşmaları yaparak güvenilir iş birliği koridorları oluşturduklarını ve iş birliklerini devam ettirdikleri görülüyor. Uluslararası ilişkilerde de durumun, fiili olarak böyle çalıştığı söylenebilir.

 

Orta Asya’nın Gelişmesi İçin İstikrar ve Güvenlik

Her geçen yıl daha fazla yatırım çeken Orta Asya bölgesinin gelişmesi açısından önemli iki unsur var, bunlardan biri siyasi istikrar diğeri de güvenlik. Bölge ülkeleri bilhassa Afganistan üzerinden bölgenin istikrarsızlaştırılması konusunda çok tedirginler. Son dönemde Afganistan’ın kuzeyinde yoğunlaşan silahlı grupların, Tacikistan ve Özbekistan üzerinden güvenliği ve istikrarı sarsabileceğinden endişe duyuluyor. Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri, 16 Şubat 2024’te Bişkek’te yapılan Güvenlik Konseyi üyeleri toplantısında, Batılı devletleri ve Amerika’yı hegemonyalarını korumak adına bölgeyi istikrarsızlaşmaya çalışmakla suçlarken, Afganistan’ın kuzeyinde 23 binden fazla militanın olduğunu, 20’ye yakın terör grubunun faaliyet gösterdiğini dile getirdi. Şüphesiz ki Orta Asya’da böyle bir güvenlik probleminin oluşması riski çok yüksek. Bununla birlikte bu kart ile Rusya’nın bölgedeki etkisini derinleştirmek istediği de açık.


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası