Kriter > Çerçeve |

Seçimler ve Yeni Bir Sıçrama Dönemi


Yeni bir sıçrama hamlesi iç ve dış politikada vizyon, söylem ve iletişim stratejilerinin yenilenmesine dayanacaktır. Erdoğan’ın liderliğiyle Türkiye bu yeni hamleyi yapacak güce ve azme sahiptir.

Seçimler ve Yeni Bir Sıçrama Dönemi

Türkiye iki ittifakın kıyasıya yarıştığı 31 Mart yerel seçimlerini de geride bıraktı. Son beÅŸ yıldaki yedinci seçimden demokrasimiz güçlenerek çıktı.

Ülkemiz türbülansları millet iradesine giderek aÅŸmayı bildi.

KuÅŸkusuz bu seçimlere damgasını vuran en önemli olguysa ittifaklar oldu.

16 Nisan referandumundan sonra iki bloka ayrılma eÄŸilimi gösteren Türkiye siyaseti ittifak olgusunu önce 24 Haziran 2018 seçimlerinde tecrübe etti.

Ä°kinci deneme de yerel seçimlerde gerçekleÅŸti.

Bu itibarla seçim sonuçlarını öncelikle ittifaklar cephesinden okumak faydalı olacaktır.

Cumhur Ä°ttifakı yaklaşık yüzde 52’lik oy alarak 2023 seçimlerine kadar yeni sistemi yerleÅŸtirme fırsatını elde etti.

AK Parti (yüzde 44 oy) ve MHP (1 büyükÅŸehir ve 10 il belediye baÅŸkanlığı) ittifak ederek seçimlerde kazanımlar saÄŸladı.

CHP-Ä°YÄ° Parti-HDP birlikteliÄŸi ise büyük ölçüde CHP’nin lehine (11 büyükÅŸehir ve 10 il belediye baÅŸkanlığı) sonuç verdi.

HDP doÄŸu ve güneydoÄŸu illerinde kayıplar yaÅŸarken büyükÅŸehirlerde CHP’li adayların kazanmasına katkı veren konuma düÅŸtü.

Ä°YÄ° Parti de benzer bir fedakarlığa katlanmak durumunda kaldı. Hiçbir il belediyesini kazanamadı.

Bu yazıda ittifakların siyasetin merkezinde toplanmasına, seçmenin partilere verdiÄŸi ödevlere, yeni dönemin gündemine ve yeni bir sıçrama ihtiyacına odaklanılacaktır.

Merkez Henüz Oturmadı

Ä°ttifak tecrübesinin siyasi partileri merkezde toparlama trendini baÅŸlattığı söylenebilir.

Cumhur ve Millet ittifakları ÅŸeklindeki bloklaÅŸmanın seçimin kaderini tayin etmesine dikkat çekilerek bu argüman güçlendirilebilir.

Yerel seçim kampanyalarında CHP’nin Ä°stanbul ve Ankara büyükÅŸehir adaylarının söylemlerinde sergilediÄŸi “kapsayıcı” dil ve Cumhur Ä°ttifakı’nın seçmenin deÄŸerlerine saygılı argümanları merkeze toplanmaya örnek olarak verilebilir.

Ancak merkezde toparlanma sürecinin henüz başında olduÄŸumuzu ve zaman içerisinde deÄŸiÅŸimlere açık olduÄŸunu düÅŸünüyorum.

Zira söz konusu bloklaÅŸmanın temelinde partilerin ideolojileri, kimlikleri ve ekonomi programlarındaki benzerlik ya da karşıtlık bulunmamaktadır.

Cumhur Ä°ttifakı yerli-milli bir ideolojik çerçeve oluÅŸturarak güvenlik, yeni sistem ve dış politika konularında bir ortak zemine sahiptir.

Millet Ä°ttifakı içinse aynısı söylenemez. Birbiriyle çeliÅŸkili ideolojilere sahip partilerin taktik amaçlarla bir araya geldiÄŸi bir oluÅŸum durumundadır.

Bu itibarla mevcut Türkiye siyasetinin bloklaÅŸması partileri on yıllar boyunca taşıyabilecek bir zemine sahip deÄŸildir.

Zira CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’a karşıtlık üzerine oturmaktadır.

ErdoÄŸan karşıtlığı ise normal bir siyasi farklılık ve mücadeleden öte anlamlar içermektedir.

On yedi yıllık AK Parti iktidarına duyulan tepkiden ve bir dizi krizden ülkeyi çıkaran lidere duyulan husumetten beslenmektedir.

Sadece milliyetçilik açısından bakıldığında bile CHP ve Ä°YÄ° Parti’nin HDP ile aynı tarafta olmaları konjonktürel bir birliktelik olarak deÄŸerlendirilebilir.

Erdoğan karşıtlığı tutkalı olmaksızın bu partileri bir arada tutmak zor olacaktır.

Keskin ideolojik farklar ÅŸimdilik “hele kazanalım da” pragmatizmiyle örtülmektedir.

Ayrıca CHP’li belediye baÅŸkan adaylarının ortak deÄŸerlere saygılı söylemlerinin icraatta karşılık bulup bulmadığını görmek gerekecektir.

Ä°ÅŸte bu sebeplerle Türkiye siyasetinde merkezde toparlanma trendinin baÅŸladığını ancak henüz sürecin başında olduÄŸumuzu ve aktörlerin yer deÄŸiÅŸtirebileceklerini varsayıyorum.

Bir örnek vermek gerekirse Türk ve Kürt milliyetçiliklerinin kapışması bitmemiÅŸ bir süreçtir.

CHP-Ä°YÄ° Parti-HDP birlikteliÄŸinin sürdürülmesi için bu hesaplaÅŸma ertelenmektedir.

BloklaÅŸmanın merkeze kayma ile sonuçlanıp sonuçlanmayacağı partilerin seçmenin verdiÄŸi ödevlere yaklaşımıyla belirlenecektir.

BaÅŸkan ErdoÄŸan 31 Mart gecesi Ankara’da geleneksel balkon konuÅŸmasını yaptı.

 

Partilere Verilen Ödevler

Her seçim sonrası seçmenin mesajını doÄŸru okumak partilerin vazgeçilmez ve hayati görevidir.

Verilen ödevlere uymayan aktörler aslında tarihin sayfalarındaki yerlerini almayı kabul etmiÅŸ demektir.

Sonuçlardan çıkarılacak dersler seçmen tercihlerinin mimarideki deÄŸiÅŸim trendlerini yakalamak zorundadır.

Türkiye’nin her bölgesi için farklı seçmen mesajı belirlemek mümkünse de ikisi öne çıkmaktadır:

BüyükÅŸehirler ve DoÄŸu-GüneydoÄŸu Anadolu.

Bazı önemli büyükÅŸehir belediyelerinin muhalefetin eline geçmesi bir yönüyle ekonomik türbülansa verilen tepkiyi içermektedir.

DiÄŸer yönüyle ise AK Parti’nin büyükÅŸehirlerde saÄŸladığı dönüÅŸümün sonuçlarıyla yüzleÅŸmesinin zorlu bir sürece girdiÄŸini düÅŸündürmektedir.

Bu meydan okuma AK Parti’deki yorgunlukla sınırlı deÄŸildir.

Seçmenin beklenti standartları yükselmiÅŸtir.

Bunda AK Parti’nin geçmiÅŸ yıllardaki baÅŸarılı performansının etkisi büyüktür.

BüyükÅŸehir sosyolojisindeki dönüÅŸüm ve kentli yeni kuÅŸakların arayışları iktidarı yenilenmeye itmektedir.

Muhalefetin ÅŸimdilik ErdoÄŸan karşıtlığıyla daha fazla çektiÄŸi bu oylar kalıcı olmayabilir.

Gençlerin ve kadınların talepleri klasik saÄŸ siyasetin bazı baÅŸarılı iletiÅŸim taktiklerini kopyalayarak karşılanamaz.

Bu yüzden büyükÅŸehir sosyolojisindeki dönüÅŸüm merkezde yer alan bütün partiler için meydan okuma sunmaktadır.

Mikro politikalara ağırlık veren ve geleceği planlayan stratejik bir cevabı zorunlu kılmaktadır.

HDP siyaseti ise temsil ettiÄŸi Pan-Kürdist milliyetçilik ve PKK terörüne mesafe koyamamakla maluldür. Bu seçimlerde hendek siyaseti yürüten HDP’ye de bir ders verilmiÅŸtir. Kürt seçmen kaderini Türkiye ile birlikte görmektedir.

Ülkesinin bekasına öncelikle sahip çıkmaktadır.

Demokratik siyaseti ÅŸiddet ve teröre tercih etmektedir.

CHP ise kazanımlarına güvenecek bir yerde deÄŸildir. SaÄŸ siyaseti kopyalayan adaylar üzerinden elde ettiÄŸi kısmi baÅŸarı sahici bir ideolojik meydan okumaya dayanamayabilir.

“Kısa vadeli kapsayıcı kampanya dili” uzun vadede paylaşımın ve kimlik taleplerinin somut çeliÅŸkileriyle yüzleÅŸmek zorundadır.

Meydan Okumalar ve Yeni Bir Sıçrama Ä°htiyacı

Önümüzde dört yıllık bir istikrar dönemi görünüyorsa da seçim sonrası ülkemizi çok yoÄŸun bir gündem karşılamaktadır.

Yapısal ekonomik reformlar ilk öncelik olacaktır.

Stratejik sektörler etrafında üretime dayalı bir dönüÅŸüm gereklidir.

Ancak Türk-Amerikan iliÅŸkilerindeki yeni gerginlikler (S-400 meselesi, F-35 ve yaptırımlar gibi) dış politikanın ekonominin önüne geçebileceÄŸini düÅŸündürmektedir.

Küresel ve bölgesel türbülans yeni dönemde yönetilmesi gereken bir dizi meydan okumayı getirmektedir.

Büyük güçler (ABD, Çin ve Rusya) arasında sertleÅŸen iliÅŸkiler birçok stratejik dengenin ortasında olan Türkiye’yi yakından ilgilendirmektedir.

NATO’nun geleceÄŸi, ABD-Rusya gerilimleri, savunma sanayii alanındaki rekabet, Avrupa ve Karadeniz üzerindeki stratejik kapışma ilk akla gelenler…

Ayrıca bölgesel güçler (Ä°ran, Suudi Arabistan, Mısır ve Ä°srail) arasındaki kutuplaÅŸma ve yeni ortaklıklar Türk dış politikasında yeni bir deÄŸerlendirmeyi gerektirmektedir.

DoÄŸu Akdeniz ve Kuzey Afrika yeni güç mücadelesinin alanları olarak öne çıkmaktadır.

ABD’nin Ä°ran gündemi, Ä°srail yayılmacılığı ve enerji kapışmaları yeni kriz alanları olarak belirmektedir.

ABD ile iliÅŸkilerde S-400 ve güvenli bölge önümüzdeki dönemin en kritik konularıdır.

Washington-Ankara hattında büyüyen gerilimin iliÅŸkilerde kalıcı bir hasar ve tercih deÄŸiÅŸimi üretmeyecek ÅŸekilde yönetilmesi gerekmektedir.

Ä°ÅŸte Türkiye, iç istikrarına dayanarak bu meydan okumaları aşıp yeni fırsatlar ve ortaklıklar oluÅŸturabilecek bir sıçrama yapmak durumundadır.

Yeni bir sıçrama hamlesi iç ve dış politikada vizyon, söylem ve iletiÅŸim stratejisinin yenilenmesine dayanacaktır.

ErdoÄŸan’ın liderliÄŸiyle Türkiye bu yeni hamleyi yapacak güce ve azme sahiptir.

 


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası