Kriter > Dosya > Dosya / Yeni Medya ve Teknoloji |

Türkiye’nin Yapay Zekâ Destekli Diplomasi Vizyonu: Neredeyiz ve Strateji Belgeleri Neler Söylüyor?


Bugün maliyeti oldukça düşük bilgisayar ve yazılım programlarıyla inovasyon yarışında ön plana geçebilmek mümkün. Geriye tek bir ihtiyaç kalıyor: YZ çağında geçerli bir pozisyonu yakalayabilmek için bütünlüklü kurumsal bir çerçeve. Bu noktada Türkiye’nin ulusal yapay zekâ stratejisi ve dış politikada YZ vizyonu önemli bir gereklilik olarak öne çıkıyor.

Türkiye nin Yapay Zek Destekli Diplomasi Vizyonu Neredeyiz ve Strateji

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın Mayıs 2024’te San Fransisco’da yaptığı bir konuşma, küresel çapta tekno-politik rekabetin tırmanma hızının bir göstergesiydi.

Bazı stratejik rakiplerimiz çok farklı bir hedefe yönelik çalışıyorlar. Dijital teknolojileri ve gen verilerini kendi halklarını gözetlemek ve insan haklarını baskılamak için kullanıyorlar. Diğer hükümetleri zora düşürmek için kritik tedarik zincirlerindeki hakimiyetlerini silahlaştırıyorlar. Yapay zekâ (YZ) tabanlı araçları kutuplaşmayı derinleştirmek ve demokrasilerin altını oymak için kullanıyorlar. (…) Bizim işimiz, diplomasiyi “iyilik için teknoloji” vizyonumuzu uluslararasılaştırmak ve kurumsallaştırmak üzere kullanmaktır. Elbette YZ, dış politikamızın birçok hedefi için heyecan verici bir potansiyele sahiptir.

ABD ve Çin’in tekno-politik mücadelesi, YZ alanından başlayarak Sanayi 4.0’ın tüm alt dallarına sirayet etmiş durumda. Üretken YZ yarışından nesnelerin interneti destekli tedarik zincirleri hakimiyetine kadar birçok alanda henüz ismi konulmamış bir mücadele söz konusu.

 

Tekno-Politik Yarışta YZ ve Diplomasi

Bu doğrultuda başta ABD ve Çin olmak üzere birçok ülke YZ ve diplomasinin kesişiminde stratejik adımlar atıyor. ABD, 2022’de eski asker ve bir siber güvenlik firmasının CEO’su olan Nathaniel Fick’i ülkenin Siber Uzay ve Dijital Politika Elçisi olarak atadı. Kasım 2023’te ise Antony Blinken’in imzasını taşıyan tarihteki ilk Dışişleri Bakanlığı Kurumsal Yapay Zekâ Stratejisi’ni yayınladı. ABD’nin bu strateji belgesinde, diplomatik alanda; “güvenli YZ altyapısından yararlanmak”, “YZ teknolojisini benimseyen bir kültür inşa etmek”, “YZ’nin sorumlu kullanımını sağlamak” ve “inovasyona açık olmak” şeklinde dört ana hedef ortaya kondu.

Öte yandan Çin, 2017’de hazırladığı “Yeni Nesil YZ Kalkınma Planı” ile 2030’a kadar küresel bir YZ merkezi olma noktasında ulusal düzeyde adımlar atıyor. Bu plan kapsamında YZ, küresel rekabet ortamında Çin’i geliştirmek ve ulusal güvenliği sağlamak üzere majör bir strateji olarak kabul ediliyor. Böylelikle YZ ve ulusal güvenlik arasındaki stratejik bağlantı kuruluyor. Çin aynı zamanda 2015’ten beri Kuşak Yol Girişimi’ni Dijital İpek Yolu konseptiyle zenginleştiriyor. Dijital İpek Yolu, gelişmekte olan ülkelerdeki dijital teknolojileri hedefliyor ve batılı veri sistemlerine ucuz alternatifler sunuyor. Çin, YZ ve diplomasiyi, bu çabaları dış politika açısından desteklemek amaçlı bir kaldıraç olarak kurguluyor.

Diğer ülkeler de bu yarıştan azade değil. Birleşik Arap Emirlikleri’nde ai71, Fransa'da Mistral ve Hindistan'da Krutrim ve Sarvam gibi ulusal YZ şirketlerinin ortaya çıkışı, ülkelerin küresel olarak rekabet edebilmek için YZ liderleri geliştirmeyi hedefledikleri bir eğilimi yansıtıyor. Bu stratejik hamleler, ülkelere teknolojik egemenlik ve kültürel uygunluk sağlıyor. Hükümetler, yabancı teknolojiye bağımlılığı azaltmak için devlet destekli girişimler, girişimlere fon sağlama, GPU fabrikaları ve çip üretim tesisleri gibi altyapılar geliştirme yoluyla YZ'ye yoğun bir şekilde yatırım yapıyor.

YZ alanında küresel müzakere zemini de oluşuyor. Mayıs 2023’te G7 ülkelerinin Japonya’da başlattıkları “Hiroşima YZ Süreci” ve Kasım 2023’te ABD, Çin, AB üye ülkeleri ve Türkiye’nin de içinde bulunduğu 29 ülkenin katılımıyla yayınlanan “Bletchley Deklarasyonu” bu girişimlerden bazıları. Geçtiğimiz Haziran ayında İtalya’nın ev sahipliğinde toplanan G7 Zirvesi’nde de YZ üzerine kurulabilecek uluslararası anlayış, en önemli gündem başlıklarından birisini oluşturdu. Bu girişimler, diplomasi de dahil olmak üzere YZ’nin güvenli kullanımına yönelik bir niyet beyanı ortaya koysa da pratikte bir rekabet söz konusu.

Küresel jeopolitik mücadele tekno-politik zeminde de yürütülürken, yeni teknoloji sıçraması, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin arasındaki açığı kapatan birçok fırsata gebe. Bugün maliyeti oldukça düşük bilgisayar ve yazılım programlarıyla inovasyon yarışında ön plana geçebilmek mümkün. Geriye tek bir ihtiyaç kalıyor: YZ çağında geçerli bir pozisyonu yakalayabilmek için bütünlüklü kurumsal bir çerçeve. Bu noktada Türkiye’nin ulusal yapay zekâ stratejisi ve dış politikada YZ vizyonu, önemli bir gereklilik olarak öne çıkıyor.

 

YZ-Destekli Diplomasi Nedir?

YZ-Destekli Diplomasi geleneksel sınır anlayışının yanına siber egemenlik gibi kavramların da girmesiyle jeopolitik mücadelenin öne çıkan göstergelerinden birisi haline geldi. YZ ile beslenen diplomasi anlayışı, YZ teknolojilerini uluslararası ilişkiler uygulamalarına ve diplomatik faaliyetlere entegre eden bir çerçeveye karşılık geliyor. Gelişmekte olan bu alan, büyük miktarda veriyi analiz etmek, sonuçları tahmin etmek ve karar alma süreçlerini desteklemek için YZ’den yararlanarak diplomatların ve politika yapıcıların yeteneklerini geliştiriyor.

YZ-Destekli Diplomasinin ana karakteristiği veri analizi, tahmine dayalı analitik, gelişmiş iletişim, geliştirilmiş karar alma, risk değerlendirmesi ve kriz yönetimi, rutin görevlerin otomasyonu başlıklarında şekilleniyor. YZ, büyük veri kümelerini analiz ederek diplomatlara eyleme geçirilebilir içgörüler sağlıyor ve bu sayede strateji oluşturma ve potansiyel sonuçları öngörme konusunda yardımcı oluyor. Karar alma süreçlerinde kapsamlı analiz ve tahminler sunarak bilgiye dayalı kararlar alınmasını desteklerken, risk değerlendirmesi yaparak kriz yönetimi stratejilerini geliştiriyor. Ayrıca, rutin idari görevleri otomatikleştirerek diplomatların daha stratejik faaliyetlere odaklanmasını sağlıyor.

Kocaeli'de düzenlenen "TEKNOFEST Türkçe Doğal Dil İşleme Yarışması" finali, 163 takım ve 531 yarışmacının katılımıyla Bilişim Vadisi'nde başladı. "Türkçe Doğal Dil İşleme" alanında uluslararası teknoloji markaları oluşturulması amaçlanan yarışmada, Türkçe metinlerin işlenmesi için kullanıcı dostu ve yüksek performanslı kütüphaneler ile veri kümeleri geliştirmeye katkı sağlayacak çalışmalarla teknoloji farkındalığı artırılıyor. Öğrenciler veri üretme, açık kaynak araçları kullanma, veri saatleri geliştirme ve işaretsiz verileri işaretli hale getirme konularında proje geliştiriyor. (Cem Ali Kuş / AA, 8 Ağustos 2024)

 

Türkiye’nin YZ-Destekli Diplomasi Vizyonu

Türkiye, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi’nin (DDO) 2021 tarihinde duyurulan “Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi 2021-2025” belgesi ile tekno-politik yarışta geri kalmama iradesini beyan etmiş durumda. Strateji belgesi sırasıyla “YZ uzmanları yetiştirmek”, “araştırma, girişimcilik ve yenilikçiliği desteklemek”, “kaliteli veriye ve teknik altyapıya erişim imkanlarını genişletmek”, “sosyoekonomik uyumu hızlandıracak düzenlemeleri yapmak”, “uluslararası düzeyde iş birliklerini güçlendirmek” ve “yapısal ve iş gücü dönüşümünü hızlandırmak” hedeflerini taşıyor. Kısaca YZ çağına uyumlu bir beşeri sermayenin inşasına odaklanıldığını söylemek mümkün. Geçtiğimiz haftalarda da yine DDO tarafından “Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi 2024-2025 Eylem Planı” duyuruldu.

Peki strateji belgesi ve ilgili eylem planında dış politikayı ve diplomasiyi ilgilendiren noktalar hangileri? Eylem Planı stratejik öncelikleri Türkiye’nin kurumlarıyla ilişkilendirmesi açısından oldukça önemli. Planda Dışişleri Bakanlığı sekiz noktada sorumlu tutuluyor. Bakanlık bunlardan yalnızca birinde eylem sorumlusu kurum olarak belirlenirken, yedi noktada gereken eylemi destekleyecek ilgili kurum olarak yer alıyor. Dışişleri Bakanlığı “Uluslararası düzeyde iş birliklerini güçlendirmek” hedefi doğrultusunda birincil kurumlar arasında yer alıyor. Bir diğer dış politika kurumu hüviyetindeki AB Başkanlığı da bu noktada sorumluluk yüklenen kurumlar arasında.

Dışişleri Bakanlığı’nı ilgilendiren diğer eylemler ise şu şekilde: TechVisa Programı kapsamında YZ alanındaki yeteneklerin ülkemize çekilmesine yönelik mekanizmaların hayata geçirilmesi, küresel teknoloji firmalarının YZ alanındaki AR-GE faaliyetlerini Türkiye’de yürütmesine yönelik özel bir mekanizma kurgulanması, Türkçe Büyük Dil Modelleri’nin geliştirilmesinde Türki Cumhuriyetlerden veri temin edilmesi ve geliştirilen modelin Türki Cumhuriyetlerde kullanımı için iş birliği mekanizmaları geliştirilmesi, kendi büyük dil modelini geliştiren ülkeler veya bu konudaki küresel firmalarla bilgi ve tecrübe paylaşımına yönelik iş birlikleri geliştirilmesi, verinin güven içerisinde serbest dolaşımına ilişkin çalışmaların takip edilmesi, YZ alanında yükseköğretim öğrenci ve personel değişim faaliyetlerinin desteklenmesi. Eylem planında Yurtdışı Türkler Başkanlığı’na (YTB) da yer verildiğini belirtmek gerekiyor. YTB diplomasi faaliyetlerinin dışında başta Türk dünyası olmak üzere uluslararası zeminden YZ yeteneklerini ülkemize çekmek ve beşeri sermaye inşası üzerine sorumlu kılınıyor

Türkiye’nin YZ-Destekli Diplomasi Vizyonu’nu anlamak için “Dışişleri Bakanlığı 2024-2028 Stratejik Planı”na da göz atmak gerekiyor. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan döneminde ortaya konan strateji belgesi “temel değerler” listesinde “küresel gelişmeleri takip etmek, dijital dönüşüm dahil yenilikçi olmak” değerini vurguluyor. Bakanlığın strateji belgesinde belirlediği altı amaçtan birisi “kurumsal kapasitenin gelişmelerle uyumlu ve yenilikçi bir anlayışla güçlendirilmesi” üzerine. Bu amaç doğrultusunda “dijital dönüşüme uyum sağlanması” ve “siber güvenlik tehditleriyle mücadelede dinamik ve etkili stratejiler izlenmesi” hedefleri belirleniyor.

Strateji belgesinin teknoloji ve bilişim altyapısı analizi kısmında, kurum arşivinin dijital tasnifinin tamamlanması hedefleniyor. Bu hedefin gerçekleşmesi durumunda kurumun YZ-destekli karar alma stratejileri geliştirebilmesi mümkün görünüyor. Bakanlık, ayrıca küresel veri yönetişimi ile güvenilir ve sorumlu YZ çalışmalarına aktif katılım sağlayacağını beyan ediyor. Son olarak, strateji belgesinde YZ ifadesi, yapılan PESTLE analizinin teknoloji kısmında kendisini gösteriyor. Bakanlık, hızla gelişen teknolojilerden dış politika ve diplomaside de yararlanılmasına vurgu yapıyor. YZ, idareye etki bağlamında hem fırsat hem tehdit olarak değerlendiriliyor. Büyük veri ve YZ dış politika karar alma süreci açısından bir fırsat olarak görülürken, YZ destekli yazılımların oluşturabileceği güvenlik ve gizliliğe yönelik riskler tehdit olarak kabul ediliyor.

Türkiye’nin, YZ çağına hazırlıkta niyet beyanı açısından önemli adımlar attığı görülüyor. Ancak, Dışişleri Bakanlığı’nın daha etkin ve stratejik bir yaklaşım geliştirebilmesi için müstakil bir YZ stratejisi oluşturması gerekiyor. Muhtemel bir Dışişleri Bakanlığı YZ Stratejisi, Türkiye'nin diplomatik çabalarını güçlendirme ve küresel düzeydeki YZ gelişmelerine uyum sağlamasına katkıda bulunma potansiyeli taşıyor.

 


Etiketler »  

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz. Daha fazlası