Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısının ardından, "Avrupa Birliği'ni ekonomiden savunmaya, siyasetten uluslararası itibara içine düştüğü çıkmazdan sadece Türkiye kurtarabilir" açıklamasını yaptı. Önümüzdeki dönemde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu tespiti, Avrupa'da daha fazla gündem olacak. Avrupalı siyasetçiler, bir türlü bu gerçeklikle sahici bir şekilde yüzleşmediler.
Kalkınma Yolu Projesinin detaylarını ve kazanımlarını açıklayan Uraloğlu; hızlı tren hatları, hava yolu gelişmeleri, deniz yolu rotaları gibi çalışmaları Kriter okuyucuları için açıkladı. Yoğun programında bizlere vakit ayırdığı için kendilerine teşekkür ediyoruz.
Ticaret yollarının verimli ve sürdürülebilir olması, ülkelerin küresel ticaretten daha fazla pay almalarını sağlarken, bu durum ülkeleri, rekabet avantajlarını geliştirebilmek için ulaşım altyapılarını güçlendirmeye ve lojistik maliyetleri düşürmeye yönlendiriyor. Türkiye’de de bu bakış açısı ile ulaştırma altyapılarına son dönemde yaklaşık 280 milyar dolar tutarında yatırım yapıldı. Bu yatırımların yaklaşık 60 milyar doları, demir yolu sektörünün geliştirilmesi için kullanıldı.
Yapılan akademik çalışmalar, altının jeopolitik riskler ve ekonomik belirsizlik dönemlerinde güvenli liman statüsünü koruduğunu, bu tür dönemlerde volatilitenin artmasına rağmen genellikle pozitif getiri sağladığını ortaya koyuyor. Gelen son veriler, altın talebinin 2025’te de hız kesmeyeceğine işaret ediyor. Merkez bankalarının astronomik altın alımlarıyla üst üste üçüncü yıl bin tonu aşan bir alım çılgınlığı oluşmuş durumda. Dünya Altın Konseyi, bu talebin 2025’te de süreceğini öngörüyor.
2024’e ait nüfus verileri çarpıcı bir gerçeği gözler önüne sermektedir. O da 2023’te 10 ilin nüfusunda azalma yaşanmışken, 2024’te nüfusu azalan il sayısı 40’a yükselmiştir. Daha da ilginç olan husus ise bu illerin her coğrafi bölgeden olması Türkiye’deki demografik dönüşümün ve hareketliğinin ne kadar dinamik ve yayılımlı gerçekleştiğini göstermektedir.
Son günlerde tüm dünyada hızlanan dijitalleşme sürecini tanımlayacak güzel bir ifade var: “festina lante!”. Yani yavaşça, acele et. Teknolojik gelişmelerden geride kalmamak ne kadar gereklilikse, her teknolojiyi idari süreçlere temkinli bir şekilde dâhil etmek ve kullanıma sunmak o derecede gerekliliktir. O yüzden hızlı giderken tedbiri elden bırakmamak bir öncül zaruret. İşte değişen dünyanın dinamikleri içerisinde, Türkiye oldukça dengeli bir süreç izlemeye devam ediyor.
Batı, yıllardır yapay zekâ alanındaki üstünlüğünü devasa hesaplama gücü ve sınırsız araştırma fonlamasıyla garanti altına aldığını düşünmüştü. Ancak DeepSeek’in çıkışı bu varsayımı çürütmüştür. Çinli girişim, oyunun yalnızca veri ve donanım üstünlüğüyle kazanılmadığını, inovasyonun da belirleyici bir faktör olduğunu kanıtlamıştır. Bu gelişme, yalnızca bir teknoloji başarısı değil, küresel yapay zekâ dengelerinin kökten değişmekte olduğunun en somut kanıtıdır.
Şam’da toplanan Ulusal Diyalog Konferansı ülkenin dini ve etnik açıdan farklı unsurlarını bir araya getirdi. Kabul edilen bildiride geçiş sürecinin siyasi ve hukuki çerçevesini oluşturacak geçici bir anayasal metnin kabul edilmesi, temsilde adalete dayalı bir parlamento oluşturulması, kalıcı anayasayı hazırlayacak bir komisyonun kurulması ve ordu dışındaki tüm silahlı grupların lağvedilmesi esaslarında uzlaşıldığı duyuruldu. Uzun bir diktatörlük ve silahlı çatışma evresinden sonra artık Suriye’nin siyasi inşası ve bu bağlamda anayasa yapımı meselesinden bahsedebiliriz.
Hind Receb’in acı kaybının uluslararası toplumda uyandırdığı tepki, Eylül 2024’te Brüksel merkezli bir insan hakları kuruluşu olan HRF’nin kurulmasında en önemli etken. Vakfın amacı, özellikle Gazze’de yaşanan savaş suçlarını ve insan hakları ihlallerini kayıt altına almak ve sorumluların adalet önüne çıkarılmasını sağlamak. Ortadoğu’daki insan hakları ihlallerine karşı yürüttükleri kampanyalarla tanınan vakfın kurucuları, evrensel yargı ilkesine dayanan bir strateji geliştirerek suçların sadece işlendiği ülkede değil, uluslararası arenada da yargılanabilmesini amaçlıyorlar.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısının ardından, "Avrupa Birliği'ni ekonomiden savunmaya, siyasetten uluslararası itibara içine düştüğü çıkmazdan sadece Türkiye kurtarabilir" açıklamasını yaptı. Önümüzdeki dönemde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu tespiti, Avrupa'da daha fazla gündem olacak. Avrupalı siyasetçiler, bir türlü bu gerçeklikle sahici bir şekilde yüzleşmediler.
Kalkınma Yolu Projesinin detaylarını ve kazanımlarını açıklayan Uraloğlu; hızlı tren hatları, hava yolu gelişmeleri, deniz yolu rotaları gibi çalışmaları Kriter okuyucuları için açıkladı. Yoğun programında bizlere vakit ayırdığı için kendilerine teşekkür ediyoruz.
Yapılan akademik çalışmalar, altının jeopolitik riskler ve ekonomik belirsizlik dönemlerinde güvenli liman statüsünü koruduğunu, bu tür dönemlerde volatilitenin artmasına rağmen genellikle pozitif getiri sağladığını ortaya koyuyor. Gelen son veriler, altın talebinin 2025’te de hız kesmeyeceğine işaret ediyor. Merkez bankalarının astronomik altın alımlarıyla üst üste üçüncü yıl bin tonu aşan bir alım çılgınlığı oluşmuş durumda. Dünya Altın Konseyi, bu talebin 2025’te de süreceğini öngörüyor.
Yusuf Alpaydın ve Kürşat Kültür editörlüğünde, eğitim bilimleri alanında birçok farklı uzman ve akademisyen 28 yazarın katkılarıyla hazırlanan, toplamda 3 ana bölüm ve yaklaşık 550 sayfadan oluşan, eğitim alanında son yıllarda çıkmış en kapsamlı çalışmalardan biri olan Türk Eğitim Sisteminde Dönüşüm 2002-2024 adlı eser, Türkiye’nin son 22 yıldaki dinamik eğitim sisteminin gelişim sürecine değiniyor.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "veri politikamızı" inceleyebilirsiniz.
Daha fazlası